Gösterge Hükümet diyor ki AKP iktidarından önce 10 yıl boyunca büyüme ortalama yüzde 2.6 oldu. Doğru. Fakat bunun içinde olan iki mali kriz çıkarılsa bu ortalama çok yükselir. Yani, karşılaştırma yapılan dönem yanlış. İkincisi, hükümet diyor ki Türkiye ekonomisi 20 çeyrektir aralıksız büyüyor. Gerçekten imrenilecek bir performans bu. Ama demek ki bunun başlangıcı kendilerinden önce olmuş. Bir diğeri 2003-2006 arası ekonominin yılda ortalama yüzde 7.3 büyüdüğü tezi. Bu da bir gerçek. Ancak biz bunun ne tek parti hükümetinin getirdiği istikrara, ne de ekonomi politikalarına bağlı olduğu kanısındayız.1988-1997 arası dünya ekonomisi yılda ortalama yüzde 3.4 büyüyordu. 1998-2007 arası ise 4.1 büyüyeceği tahmin ediliyor. Hatta bombayı patlatalım, AKP hükümetinin iktidarında ise dünya ekonomisi ortalama yüzde 4.9 büyümeye başlamış. Kısacası, tüm dünya çok hızlı büyümeye başlamış. Üstelik bunu aşağı çeken ülkeler var. Örneğin son 10 yılda ABD ortalama yüzde 3, Avrupa yüzde 2, Japonya da yüzde 1.3 büyüyor. Bunların da dünya ekonomisi içindeki ağırlığı yüzde 41. Yani bunlar çıkarılsa dünya ekonomisinin çok daha hızlı büyümeye başladığı anlaşılır.Yalnızca gelişmekte olan ülkelere bakıldığında durumun daha da çarpıcı olduğu görülüyor. Bu ülkeler 1988-1997 arası yılda ortalama 4.1 büyürken, daha sonra ortalama yüzde 5.9 büyümeye başlamış. AKP iktidardayken bu ortalama yüzde 7.3'e çıkmış.Şimdi bunu Çin'e bağlayanlar olabilir. Gerçekten gelişmekte olan ülkelerin ekonomisinin üçte birine sahip olan Çin yılda ortalama yüzde 10 hızla büyüyor. Ancak Çin dışarıda bırakılsa bile gelişmekte olan ülkeler 2006 yılında yüzde 6.2 büyüdü; yani Türkiye'den yüksek. Kaldı ki Afrika büyüme hızını ikiye katlarken, Doğu Avrupa'nın aynı dönemde büyüme hızını altıya katladığı görülüyor. Bize çok benzeyen Latin Amerika ise 1998-2002 arası ortalama yüzde 1.6 büyürken, AKP iktidara geldikten sonra yüzde 4.8 büyümeye başlamış. Herhalde bunların hepsine AKP iktidarının faydası olmadı!! Hükümet son üç yıldır inanılmaz boyutta bir büyüme elde edildiğini, bunu da elde edilen istikrarla, uyguladıkları politikalara bağlıyor. İş dünyası da buna kanıyor. Ya da kanmış görünüyor. Ne de olsa menfaatleri var. Oysa gerçek çok farklı. 1988-1997 2003-2006 Doğu Avrupa 0.9 5.5 Afrika 2.3 5.2 Yükselen Asya 7.9 7.4 Yani, tüm dünya son yıllarda dörtnala kalkmış gidiyor. Üstelik bunların hiçbiri AB'ye üyelik perspektifi içinde değil. Hiçbirinin etrafında dağ gibi birikmiş Arap sermayesi akacak yer aramıyor. Hiçbiri elindeki kamu varlıklarını satarak inanılmaz sermaye elde eden bir süreci yaşamıyor. Büyük bir kısmının da nüfus yapısı ve jeopolitik durumu Türkiye'ye göre çok daha az elverişli. Ama bir tek bizim ülkemizde iktidar bu kadar şakşak alıyor. hgunes@milliyet.com.tr