Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gösterge Yıllardır bütçedeki faiz dışı fazlanın nasıl elde edildiğinin analizi yapılmaksızın başarılı olarak niteleniyordu. Şimdi takke düşüp kel görünmeye başladı. Uzun zamandır maliye politikasının sıkılması gereğini yazıyoruz. Bu gereklilik son dört ayın verileriyle daha da belirgin hale geldi. Bütçe hedefleri zamanından önce tahsil edilen özelleştirme gelirleriyle bile tutmuyor. Son birkaç yıldır elde edilen faiz dışı fazla üç nedene dayanıyordu: Birincisi, dolaylı vergi gelirleri ekonomik konjonktürdeki canlılık nedeniyle artıyordu. Canlı iç talep tüketimi (yani KDV ve ÖTV gelirlerini) ve ithalatı yükseltiyordu.İkincisi, özelleştirme gelirleri ve TMSF satışları vergi dışı gelirleri artırıyordu. Nihayet, 2003-2005 döneminde kamu yatırımlarında herhangi bir artış yoktu. Buna rağmen faiz dışı kamu harcamaları (özellikle sosyal güvenlik açıkları nedeniyle) hızla artıyordu. Şimdi iç talep yavaşladıkça vergi gelirleri de hızla düşmeye başladı. Özelleştirme gelirleri eski hızında devam etse de kamu yatırımları hızlanıyor.Aslında yıllardır sorun gözden kaçıyordu. 2004 yılı haricinde faiz dışı kamu harcamaları sürekli enflasyondan çok daha artı geldi. Bunun da temel nedeni bir türlü çözülemeyen sosyal güvenlik açıkları.2007 yılının ilk 4 ayına bakalım. Harcamalar geçen yıla göre yüzde 21 artmış. Bu çok yüksek. Mal ve hizmet alımlarındaki artış da yüzde 38. Yatırımlar ise yüzde 55 artmış! Bunlar seçim nedeniyle kesenin ağzının açıldığını gösteriyor. Oysa hükümet yetkilileri seçim nedeniyle popülizm yapılmayacağını söylüyor. Personel harcamalarındaki artışın bile yüzde 22'yi aşması yeni personel alımının hızlandığına işaret ediyor. Geçen yıllarda faizlerin düşmesiyle bu tür harcamalar hep düşerdi. Bu yıl yüzde 24'e yakın artmış. Bu da geçen yıl uluslararası mali piyasalardaki dalgalanmanın ve MB'nin faiz artırımının kaçınılmaz sonucu. Bozulma gözden kaçtı Bu yılın en göze çarpan gelişmesi ise (büyümenin yavaşlaması nedeniyle) vergi gelirlerindeki artışın yüzde 7 oranında kalması. Bunun sonucu olarak bütçe açığı geçen yıla göre yüzde 34 büyümüş. Gerçi faiz dışı fazla yüzde 20 artmış. Telekom'un özelleştirmesinden gelen para olmasaydı, bütçe açığı yüzde 180 artmış, faiz dışı fazla da yüzde 47 azalmış olacaktı. Kısacası, çok güvendiğimiz bütçe dengeleri artık yok. Böyle sürerse oluk oluk akan sıcak para bırakın azalmayı, hızla çıkabilir. Açığı 3'e katlanacaktı hgunes@milliyet.com.tr