Hasan Mert Kaya

Hasan Mert Kaya

Tüm Yazıları

Sikkeler yalnızca ekonomik bir değer unsuru olmanın ötesinde, medeniyet anlayışını yansıtan birer irfan kaynağı olarak görülmeli. Koleksiyoner Bahadır Kalaycı İslam ve Anadolu Türk uygarlıklarının sikkelerini bir araya getiriyor.

Sikkeler küçük olmalarına rağmen ait oldukları dönemlerin en değerli bilgi kaynakları ve zamanlarının tanıkları. 2.500 yıldan fazla geçmişi olan madeni paralar aslında dönemlerinin küçük birer gazeteleri. Her biri önemli bir sikkede savaşların, zaferlerin, barış ve inançların, mimari ve kültürel unsurların bilgileri madenlere işlenerek geçmişten bugüne, bugünden de geleceğe taşınır. Dolayısıyla madeni paralar aslında veri yüklediğimiz birer hafıza alanı oluşturur. Antalya’da yaşamakta olan ve yine Antalya Müzesi’ne kayıtlı koleksiyoner Avukat Bahadır Kalaycı ait olduğumuz toprakların birer tapu senedi niteliğinde olan İslam ve Anadolu Türk uygarlıklarının sikkelerini bir araya getiriyor.

Haberin Devamı

Koleksiyona adanan bir ömür

Kalaycı ilk koleksiyonerliğe başladığında hatırı sayılır, Türk milleti için önem arz edecek bir koleksiyonun oluşturulmasının zor olmayacağını, hızlı bir şekilde ilerleyeceğini düşünerek ilerlediğini ama 2016 yılına geldiğinde ise bu düşüncelerinin gerçekleşmesinin bir hayal olduğunu, önemli bir koleksiyonu oluşturmanın çok uzun zaman alacağını ve bunun için de bir ömrün yetmeyeceğini anladığını belirtiyor.

Kalaycı, bu nedenle radikal bir karar alarak, başka koleksiyonerlerin uzun yıllar içince oluşturdukları koleksiyonları kendi koleksiyonuna katmak suretiyle amacına ulaşabileceğini anladığını ve bunun için de 70-80 yıllık 3 adet, 50-60 yıllık 3 adet 30-40 yıllık 6 adet ve 10-20 yıllık bir çok koleksiyonu, kendi koleksiyonuna dahil ettiğini belirtmekte.

Böylece hayalini kurduğu ve bir ömürde gerçekleşemeyecek olan bir koleksiyonu oluşturduğunu, hala da koleksiyonunu genişletmek için çalıştığını ifade ediyor.

Paranın Çok Ötesi

Sikkeler yalnızca ekonomik bir değer unsuru olmanın ötesinde, medeniyet anlayışını yansıtan fiziken küçük ama temsil değerleri yüksek birer irfan kaynağı olarak görülmeli. Sikkelerde yer alan dua ve ibareler, inancın, ahlak ve estetik anlayışının en özlü mesajlarını içerir. Öyle ki, İslam fetihleriyle beraber Müslüman uygarlıkların ürettiği sikkeler, Avrupa’daki Hristiyan krallıklarınca da taklit edildi ve İslam finans ve sikke sistemi bir üst kültür olarak rol model oluşturdu. Endülüs coğrafyasından Hint kıtasına uzanan eski dünyanın yüzlerce şehrinde 14 yüzyıl boyunca basılan İslam sikkeleri, içerdikleri kesinlik taşıyan bilgilerle birçok bilimsel disipline eşsiz veri sağlayan çok önemli bir alan. Ne yazık ki İslam dünyasında bu alanda kurulmuş bir ihtisas müzesi ya da araştırma enstitüsü bulunmuyor. 

Haberin Devamı

Koleksiyona adanan bir ömür

Selçuklu’dan Cumhuriyete

Bahadır Kalaycı yaklaşık 13 yıl önce başladığı sikke koleksiyonerliğinde hızla ilerledi ve bugün dünya ölçeğinde tanınan çok değerli koleksiyonlar oluşturmayı başardı. Dünyanın hemen her yerinde binlerce yıldır kullanılan paranın köklerinin uzandığı Anadolu’da böyle bir hafızanın ortaya çıkmış olması Türkiye adına gurur verici ve çok değerli bir gelişme. Kalaycı’nın eski paralara olan ilgisi çocukluk yıllarına dayanıyor. İlkokul döneminde izlediği Malazgirt ve Kurtuluş savaşı konulu filmlerden etkilenerek geçmişe ilgi duyan ve bulduğu eski paralarla küçük koleksiyonlar oluşturmaya başlamış. İlerleyen yıllarda Selçuklu, Osmanlı ve beylikler dönemini kapsayan paralarla koleksiyonunu genişletip hatırı sayılır bir noktaya gelmiş.

Haberin Devamı

Tarihin Sessiz Tanıkları

Bahadır Kalaycı Koleksiyonu’nun ana başlıklarını Selçuklu, Osmanlı ve harf devrimi öncesi Türkiye Cumhuriyeti sikkeleri oluşturuyor. Koleksiyonda hatırı sayılır miktarda Cumhuriyet dönemi madalyaları da bulunuyor. Koleksiyon aynı zamanda Osmanlı ve Anadolu Selçuklu sikkeleri dışında kalan Anadolu dışı kadim Türk İslam coğrafyalarını da kapsaya n bir zenginlik sunuyor. Emevi ve Abbasi gibi erken dönem sikke örnekleri, Büyük Selçuklu, İlhanlı, Timur Hanlığı, Anadolu Türk Beylikleri, Artuklu, Danişment, Mengücek ve Saltuklular dönemi figürlü Türkmen sikkeleri Bahadır Kalaycı koleksiyonunun bilimsel ve tarihi değerini artıran başlıklar. Ayrıca az da olsa İslam öncesi Türk topluluklarından Batı Göktürklere ait bir kısım paralar da koleksiyonunda yer almakta.  Alanında Türkiye’nin en geniş, dünyanın da sayılı koleksiyon ları arasında yer alan koleksiyon; tarih, sanat tarihi, dinler tarihi ve kent araştırmacıları için çok değerli bir başvuru kaynağı niteliğinde.

Devam eden sergiler

Bahadır Kalaycı’nın Antalya Valiliği ile Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleri sayesinde 01.03.2019 ile 30.09.2021 tarihleri arasında Anadolu Selçuklu Sikkeleri Sergisinin sona ermesinden sonra, Cumhuriyetimizin 100. Yılına girerken ilk Cumhuriyet Sergisi olarak 28.10.2022 tarihinde başlayıp Antalya Arkeoloji Müzesi’nde sürmekte olan harf devrimi öncesinde basılan Türkiye Cumhuriyeti Sikkeleri, cumhuriyetin ilk dönem madalya, bayrak ve Nutuk’ların yer aldığı sergisi cumhuriyet tarihimizin dönüm noktalarına ışık tutuyor. Kalaycı’nın Konya’da bulunan Darülmülk Sergi Sarayı’nda, Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Konya Büyükşehir Belediyesi ile birlikte açmış olduğu Anadolu Selçuklu Sikkeleri Sergisi, Anadolu Selçuklu sultanlarının her biri birbirinden farklı toplam 2764 sikkesinin bulunduğu geniş bir seçki ile hazırlanmış. Kalaycı, Ahlat Müzesinde Sultan Alparslan’a ait bir sikkenin kalıcı olarak sergilenmesi amacıyla Türk milleti için çok değerli bir sikkeyi de bağışlamış. 26.08.2022 tarihinden beri Ahlat Müzesinde sergilenmekte.

Koleksiyona adanan bir ömür

Antalya Arkeoloji Müzesi’ne kayıtlı Bahadır Kalaycı koleksiyonuna sürekli olarak yeni sikkeler eklenerek güncellenen www.bahadircoins.com internet adresinden kolayca ulaşılabiliyor. Siteye ücretsiz kayıt olduktan sonra tüm koleksiyona erişebilir ve araştırmalarınızda kaynak göstererek yararlanabilirsiniz. 

Koleksiyona adanan bir ömür

Hedefi Türkiye’nin ilk Nümismatik Müzesi’ni oluşturmak

Eski bir parayı eline aldığında farklı bir duygu yaşadığını ifade eden Kalaycı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Elime bir Roma parası aldığımda duyduğum his ile bir Selçuklu parası aldığımda duyduğum his arasında o kadar büyük fark var ki, o nedenle Türk paralarını biriktirmeye karar verdim. Hayalim Alparslan’ın altın parasına dokunmak, sahip olmak ve Atatürk’ün dokunduğu Cumhuriyet’in ilk altın parasına dokunabilmekti. Bu paraları buldum, onlara dokundum ve ne mutlu ki Alparslan ve babası Çağrı Beye ait ortak bir sikkeyi ve Cumhuriyetin ilk altın parası ile birlikte Cumhuriyet’in ilk dönemine ait olan 1925 ile 1929 yılları arasında basılan, bilinen 27 çeşit altın paradan oluşan ilk ve tek koleksiyonu Antalya Arkeoloji Müzesi’nde sergileyebildim. Büyük hayalim ise Türk milletlerinin kurduğu devletlerin paralarının yer aldığı ve Anadolu’da basılan en eski Türk parasının da içinde bulunduğu Nümismatik Müzesi’ni devlet, millet işbirliğiyle ülkeme kazandırmak. İnşallah bunu da Allah’ın izniyle başaracağımıza inanıyorum.”