Enflasyon yüzde 15’i aştı ama yeni yönetimde ekonomiye daha fazla ilgi gösterileceği konusunda “iyimser bekleyişler”, enflasyonun tırmandığı bu tepe noktadan inişe geçmesine imkân verebilir.
Enflasyonda “beklenti” çok önemli. Ekonomi denilen oyun, insan için oynanıyor, her aşamasında insan var. İnsan beklentileri ekonomide reel veriler kadar önemli. Türkiye’de enflasyon beklentisi son yıllarda, son aylarda öne çıktı. Genel olarak oluşan “enflasyon artacak” beklentisi, üreticisinden tüketicisine insanları etkiliyor. Tüketici, “enflasyon artacak” inancı ile harcama yapıyor. Üretici, “maliyetler nasıl olsa artacak” yaklaşımı ile fiyat belirliyor. İşte o zaman da enflasyon enflasyonu doğuruyor.
Ekonomideki fiyatlar, devam edecek enflasyona göre belirleniyor. Seçim öncesi dönemde faiz ve döviz fiyatındaki yüksek hareket “enflasyon beklentisini”ni körükledi. Yurtiçi üretici fiyatları ve tüketici fiyatları beklenmedik çizgiye yükseldi. Yeni yönetimde ekonomiye daha fazla ilgi gösterileceği konusunda “iyimser bekleyişler”, enflasyonun tırmandığı tepe noktadan inişe geçmesine imkan verecek.
‘Üretici’ye dikkat
Yurtiçi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE), haziranda; - Bir önceki aya göre %3,03, -
Gümrük ve Ticaret Bakan-lığı’nın açıkladığı 2018 yılı haziran ayı dış ticaret verilerine göre ithalatta (aylık olarak) gerileme başladı.
İthalattaki gerilemeyi uzun süredir bekliyorduk.
2018 yılı haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre;
- İhracat % 1.21 azalarak, 12 milyar 970 milyon dolar,
- İthalat % 3.62 azalarak, 18 milyar 480 milyon dolar,
- Dış ticaret hacmi % 2.64 azalarak, 31 milyar 451 milyon dolar,
- Dış ticaret açığı % 8.87 azalarak, 5 milyar 510 milyon dolar olarak gerçekleşti.
İhracatın ithalatı karşılama oranı 2017 yılı haziran ayında % 68.5 iken, bu oran 2018 yılı haziran ayında % 70.2 oldu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD’nin müttefiki ülkelerin İran’dan petrol alımlarını 4 Kasım’a kadar kesmelerini isteyeceği haberi bizi çok ilgilendiriyor. Çünkü biz petrol ithalatımızın büyük kısmını İran’dan yapıyoruz.
Bizim toplam enerji ihtiyacımız yılda yaklaşık 140 bin TAB (1 TAB bin ton eşdeğer petrol). Enerji ihtiyacımızın yaklaşık üçte birini, ham petrol veya petrol ürünü olarak yurt dışından temin ediyoruz.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 2017 verilerine göre, bir yıl boyunca 42.6 milyon ton petrol ithal ettik. Petrol ithalatının 25.7 milyon tonu ham petrol, 13.4 milyon tonu motorin, kalanı diğer petrol ürünleri.
EPDK verilerine göre 2017 yılında toplam 37.7 milyon ton olan iç talebin yüzde 65’i, 24.4 milyon tonunu motorin oluşturdu.
TÜPRAŞ rafinerilerinde yılda 9.6 milyon ton motorin üretiliyor. Yakında devreye girmesi beklenen SOCAR rafinerisinde yılda 5 milyon ton motorin üretilecek. Yeni rafineriler yapılıncaya kadar motorin ithal etmeye devam edeceğiz.
11.5 milyon ton geliyor
Geçen yıl ithal edilen toplam 25.7 milyon ton ham petrolün 11.5 milyon tonunu İran’dan ithal ettik. Irak’tan yapılan ithalat 7.0 milyon ton. Rusya’dan yapılan ithalat 2.0 milyon ton, Suudi
Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre 2017 yılında sinema ve tiyatro salonlarının sayıları da koltuklarının sayıları da arttı. Sinemalarda daha çok film gösterildi, tiyatrolarda daha çok oyun sahnelendi, halkımız daha çok sinema ve tiyatro seyretti.
Türkiye genelinde 2692 sinema salonu var. Bir yılda sinema salonu sayısında yüzde 8.4 artış oldu. Sinemalardaki koltuk sayısında da artış var. Koltuk sayıları bir yılda yüzde 7 artarak 328 bine ulaştı.
Hala 4 ilimizde sinema salonu yok. Bu iller, Ardahan, Bayburt, Şırnak ve Tunceli.
783 tiyatro salonu var
Türkiye genelinde 783 tiyatro salonu var. Tiyatro salonlarındaki koltuk sayısı 287 bin. Bir yılda tiyatro sayısı yüzde 8.6 artarken, tiyatro koltuk sayısı yüzde 9.7 oranında arttı.
Sinema ve tiyatronun televizyona yenik düşeceği beklentisi vardı. Gerçekten de bir ara sinema ve tiyatro seyircisi azalınca, işletmeciler sinema salonlarını ve tiyatro salonlarını başka amaçlarla değerlendirmek zorunda kaldılar.
Önemli değişim tiyatroların kendi salonlarına sahip olması. Bir dönemler tiyatro oyunları belli saatlerde sinema solanlarında sahnelenirdi. Tiyatro salonlarının artması, tiyatro sanatı bakımından da önemli.
Bir ara tiyatroya ilg
Uluslararası piyasalarda iş yapan yatırımcılar “TL ucuz, TL’ye yatırım yapın” diyorlar.
- TL’nin ucuzluğu nasıl hesaplanıyor?
- TL’ye kim yatırım yapacak?
- TL’ye yatırım yapan nasıl kazanacak?
TL’nin ucuz veya pahalı olup olmadığı Merkez Bankası’nın reel efektif döviz kuru endeksinden izleniyor.
Türkiye’nin dış ticaretinde önemli paya sahip 36 ülkenin para birimlerinden oluşan sepete göre TL’nin ağırlıklı ortalama değerine “nominal efektif döviz kuru” deniliyor.
Nominal efektif döviz kurundaki nispi fiyat etkilerinin arındırılmasıyla oluşturulan ortalamaya da “reel efektif döviz kuru” adı veriliyor.
TÜFE Bazlı Reel Efektif Döviz Kuru Türkiye’deki fiyat düzeyinin dış ticaret yapılan 36 ülkenin fiyat düzeylerine oranının ağırlıklı ortalaması alınarak hesaplanıyor. Ülkelere verilen ağırlıklar Türkiye ile olan dış ticaretine göre.
Başkan Trump’ın çelik ve alüminyum ithalatına getirdiği kısıtlamalar küresel ticaret savaşlarını başlattı.
Ticaret savaşlarına mecburen biz de girdik.
ABD ile ticari ilişkilerimiz azımsanamayacak boyutta.
Geçen yıl ABD’ye 8.6 milyar dolarlık ihracat yaptık. Almanya, İngiltere, İtalya ve Irak’tan sonra ABD ihracatta 5. pazarımızdı. Buna karşılık ABD’den geçen yıl 11.9 milyar dolarlık ithalat yaptık. Çin ve Rusya’dan sonra ABD en fazla ithalat yaptığımız 3. ülke.
ABD’nin Türkiye’den ithal ettiği çelik ve alüminyum ürünlerine ek vergi uygulaması Türkiye’nin de bu ticaret savaşına katılmasına yol açtı.
ABD’nin Türkiye’den ithal ettiği çelik ve alüminyum ürünlerine ek vergi uygulamasının ardından Türkiye Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) başvurarak 21 Haziran tarihine kadar vergilerin kaldırılmaması halinde ABD’nin ek vergilerine eş değerde ilave gümrük vergisi uygulayacağını bildirdi.
22 mala ek vergi
Türkiye’nin DTÖ’ye gönderdiği deklarasyona ABD’nin vergi artırımından vazgeçmemesi halinde Türkiye’nin ek gümrük vergisi koyacağı, ABD menşeli 22 malın da listesi eklendi.
Ekonomide bütünlük önemli. Ekonomi yönetiminde yetkilerin ve sorumlulukların kontrol edilemeyecek şekilde dağılımı başarıyı engeller.
Yeni sistemde ekonomiyle ilgili bakanlık sayısı azaltıldı ama, ekonomi politikalarını oluşturacak, uygulayacak birim sayısı artırıldı.
Bakanlıkların ve sorumlu birimlerin faaliyetlerinde bütünlük sağlanması çok önemli.
Yeni sistemde ekonomiyle doğrudan veya dolaylı ilgili bazı bakanlıklarda yeni yapılanmaya gidiliyor.
- Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı “Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı” olacak.
- Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Kalkınma Bakanlığı “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı” olacak.
- Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı “Tarım ve Orman Bakanlığı” olacak.
- Dışişleri Bakanlığı ile Avrupa Birliği Bakanlığı ise “Dışişleri Bakanlığı” adıyla birleştirilecek.
Yeni yönetim ekonomide istikrarın devamını sağlayacak. İstikrar, ekonomide sorunların çözülmesi ve büyümenin sürdürülmesi bakımından çok önemli.
AKP iktidarı döneminde ekonomi politikalarında belli bir denge sağlandı. Sayın Erdoğan’ın oluşturduğu yönetim kadroları bu dengeyi korudu.
Sayın Erdoğan’ın tercihleri ve direktifleri doğrultusunda bugüne kadar oluşan ve uygulanan ekonomi politikalarının neden olduğu istikrar, önümüzdeki dönemde devam edecek.
Mevcut ekonomik yapıdan yeni sistemdeki ekonomik yapıya geçişte de istikrarın devam etmesi çok önemli.
Sayın Erdoğan’ın ekonomi konusundaki öncelikleri biliniyor: Faizin düşürülmesi, dövizdeki artışın önlenmesi, enflasyonun kontrol altına alınması ve büyümenin sürdürülmesi...
Büyük projeler sürecek
Sayın Erdoğan Kanal İstanbul, savunma sanayii ve yerli otomobil gibi büyük kamu projelerine sahip çıkmaya devam edecek. Yeni sistemde ekonomi yönetiminin önceliği dış finansman kanallarının açılmasını sağlamak olacak. Ekonomideki istikrar, tablosu dış finansman ihtiyacının karşılanmasında kolaylık sağlayacak.
Cari açığın büyüklüğü zorunlu olarak dış finansman konusunu öne çıkarıyor. Burada ithalatı sınırlayacak, yerli üretimi artırarak ihracatın b