En uçlarda olan ikisini yansıtayım... "IMF'yi yeni bir anlaşmaya zaten zar zor razı etmiştik. Şimdi yumrukluyoruz.IMF, tıpkı daha "nce Çin'de ve Rusya'da yaptığı gibi 'ne haliniz varsa g"rün' deyip çekilebilir." Diğer uçtaki senaryo ise şuydu: "IMF kredi hacminin yüzde 25'ini Türkiye'ye ayırdı. Bu kadar büyük riski üstlenemez. Bir fiyaskoyu taşıyamaz." Ne o, ne bu...Doğru olan senaryo, zorlu süreçte birlikte yürümek zorunluğudur. IMF başarısız anlaşmalarla yıprandı. "Modası geçmiş y"ntemler kullanmak, ekonomileri batırmakla" suçlanıyor. Şubat krizinden sonra o nedenle Türkiye gibi bir sabıkalı ekonomiyle, ateş hattına bir kez daha çıkmak istemiyordu.šstelik... IMF' nin g"lgedeki patronu sayılabilecek ABD de Türkiye' ye yeniden kredi açılmasına sıcak bakmıyordu. Derviş, daha ilk günlerden bu manzarayı iyi yorumlamıştı. "Sorunu Almanya ve Fransa üzerinden ç"zebileceğini" sezmiş, o yoldan yürümüştü. ABD' yi razı eden, G - 7' ler toplantısında Almanya ve Fransa oldu. İngiltere de bastırdı. Türkiye ile IMF arasında bir buçuk ay en ince ayrıntılara kadar yol haritası saptandı.Sonunda 18.anlaşma imzalandı. Türkiye dosyası, b"ylece artık IMF için bir "itibar şansı" na d"nüştü. Bu şansı ıskalamamak için son derece katı davranıyor. Dün Ankara' da IMF senaryoları konuşuluyordu... Yol haritası Ecevit ve Hükümet ortakları, gemileri yakmışlardır.Geriye d"nüş şansları yok.Başarmaya mecburlar. IMF ile zorlu yolculuğu, 18.anlaşmada çizilen yol haritasına g"re yapacaklar.Epey yol alındı da gerçekten...Bu hükümet, "nümüzdeki 10 yıllara damgasını vuracak d"nüşümleri gerçekleştirmekte.™rneğin Merkez Bankası Yasası..."Hükümetlerin bol kepçe popülist savurganlıklarını Merkez Bankası kaynaklarıyla yapabilmeleri" artık imkansız. Bankalar Yasası' yla birlikte artık Ziraat Bankası ve diğer devlet bankaları, hükümetlerin partizan harcamalarının kasaları olmayacaklar.O delik de tamamen tıkandı. Meclis' e gelmek üzere olan Borçlanma Yasası da çok "nemli.Belediyeler ve devlet kurumları, akıllarına estiği gibi dış borç alamayacaklar.Çünkü dış borç faciasında onların günahı büyük.Bu yasalar, Türkiye' yi sağlam temeller üzerine oturtuyor.Siyasi intihar gibi sonuçları olabilecek kamu işçileri ücretlerinin, devlet memurları maaşlarının düşük tutulması g"zardı edilemez.Tarım desteği de eskisi gibi yüzde 100 üzerinden değil yüzde 25 üzerinden veriliyor, daha da inecek. Tütün Kanunu' yla birlikte, artık ekicinin tütünü yüksek fiyatla devlet tarafından alınmayacak. Tütünleri alıp 1 - 2 yıl depoda beklettikten sonra yakmak devri kapanmakta. Türkiye tarafına gelince... Faiz tekliyor Yani "yolculuğun sürmesi" aklın yolu...Ama... Deniz geçip sığ sularda boğulmak olasılığı gene de var.™rneğin Emlak Bankası için yasanın geç çıkarılması... Telekom' un y"netiminde parti kontenjanları gibi... Değer mi?Matematik olarak bütün g"stergeler - "rneğin cari işlemlerin artıya geçmesi gibi - olumlu g"ründüğü ve yasaların en "nemlileri çıktığı halde sigortaların b"yle küçük kontaklar nedeniyle atması, güvenirliği karanlık b"lgelere itiyor. "İstikrar programının arkasında 3 liderin sağlam durup durmadıkları" tereddütleri, "Derviş'in bıktırılıp g"nderileceği" kuşkuları, zaman zaman "DSP ya da MHP'nin bir erken seçim hazırlığında oldukları" yolunda - yeterince kesinlikte yalanlanmayan - haberlerle duyulan kaygılar... Ekonomi iyi de gitse, "ABD'nin, bazı siyasal nedenlerle IMF üzerinden Türkiye'ye dayatmalarda bulunduğu" yolundaki Başbakan s"ylemleri, karanlıktaki hayaletler gibi g"rünüyor.Korkutuyor. gcivaoglu@milliyet.com.tr IMF' de bu ciddi çizginin bilincinde.
Özay Şendir
New York Times’tan Erdoğan’a baskı çağrısı
28 Nisan 2025
Tunca Bengin
Varlığı da tehdit yokluğu da...
28 Nisan 2025
Cem Kılıç
‘Belirli süreli’ sözleşmeler hakkında her şey
28 Nisan 2025
Abdullah Karakuş
Depremin etkilerini nasıl azaltabiliriz?
28 Nisan 2025
Hakkı Öcal
Faşizm imkânsız diyorsanız, etrafınıza bakın ey ABD’liler
28 Nisan 2025