Tayyip ve milletvekilliği

Tayyip'in siyaset yazgısı hep kelimelere bağlı...
Önce "minareler süngü, gubbeler kalkan" sözcükleri ile siyasal yaşamına parantez açılmıştı... Şimdi de milletvekilliğinde "erteleme" ya da "örtülü af" sözcükleri belirleyici olabilir.
Şöyle ki...
Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi parti başkanı, yöneticisi ve üyesi olma yolu, Anayasa Mahkemesi kararıyla açıldı.
Ya milletvekilliği?
Şimdi tartışılan bu.
Konunun çerçevesini çizelim...
Önce... Recep Tayyip'in siyaset yasağı nasıl kalktı?..
Başsavcılık, Recep Tayyip gibi gene TCK 312.maddeden mahkum olmuş ve hapis süresini tamamlamış ama 5 yıllık siyaset yasağının hala sürüp sürmediği kuşkulu "Hasan Celal Güzel'in Yeni Demokrasi Partisi'nden ayrılması, aksi halde bu partiye ihtar verilmesi" için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu.
Oysa... Genel kanı; "Son Şartlı Salıverme ve Erteleme Yasası'yla hapis cezasının uzantısı olan 5 yıl süreyle seçme - seçilme ve siyasi partilere üye olma yasağının da kalkmış olduğuydu."
Anayasa Mahkemesi, Başsavcılığın başvurusunu inceledi ve "ihtar verme" istemini reddetti.
"İhtar istemi" reddedilince "Hasan Celal Güzel'in Yeni Demokrasi Partisi'nde aktif siyaset yapabileceği" Anayasa Mahkemesi'nce kararlaştırılmış oldu.

Bu karar emsal alınarak, Recep Tayyip Erdoğan'a da aktif siyaset yolu açıldı.
Artık yenilikçilerin lideri olmak için Recep Tayyip Erdoğan'ın önünde hukuki bir engel yok.
Milletvekilliğine gelince...
Siyasi Partiler Kanunu, Milletvekili Kanunu ve Mahalli İdareler Kanunu "affa uğrasalar bile TCK 312'den mahkum olanların milletvekili ve mahalli idareler yöneticisi seçilemeyeceklerini" öngörüyor.
Bir görüşe göre; Bu nedenle Erdoğan parti genel başkanı, yöneticisi ve üyesi olabilir... Milletvekili olmak gerekmediği için dışarıdan bakan da atanabilir.
Ama... Milletvekili seçilemeyeceği için Başbakan olamaz.

Eğer son "Şartlı Salıverme ve Erteleme Yasası" çıkmamış olsaydı... Recep Tayyip Erdoğan hapis cezasını tamamladıktan sonra iyi halini öne sürerek, cezayı veren mahkemeden "siyaset yapma yasağının kalkmasını" isteyebilirdi.
Mahkeme uygun görürse yasak kalkacaktı.
Ama... Son Şartlı Salıverme ve Erteleme Yasası yeni bir durum yarattı.
Bu yasa hapis cezasını bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırdığına göre, uzantısı olan siyaset yapma ve seçilme yasağı için konulan sürenin de ortadan kalkması gerekir.
O nedenle... Milletvekili seçilmek için, artık yeniden cezayı veren mahkemeye başvurması gerekmez.
Buna karşılık... Kimilerine göre de; Ortada siyaseti düzenleyen 3 temel yasa var.
O yasalarda yer alan "affa uğrasa bile milletvekili seçilemeyeceği" yolundaki hüküm ne olacak?
Kararı kim verecek?

Şu aşamada artık kimse Tayyip Erdoğan için hiçbir mahkemeye başvuruda bulunamaz.
Yenilikçilerin hareketi "parti" haline gelecektir... Erdoğan, başkan seçilecektir...
Ancak... Genel seçimler yapılırken, Recep Tayyip milletvekili adayı olduğunda itiraz olanağı vardır.
Rakip partiler ya da herhangi bir aday, İlçe Seçim Kurulu'na, daha sonra İl Seçim Kurulu'na ve nihayet Yüksek Seçim Kurulu'na başvurarak Tayyip Erdoğan'ın milletvekili adaylığına itirazda bulunabilir.
Son karar yeri YSK'dır...
YSK bakacaktır.
Anayasa Mahkemesi, Tayyip Erdoğan'a aktif siyaset yolunu açan son yasayı, "örtülü af" diye mi, yoksa "erteleme" diye mi yorumladı?..
Bildiğimiz kadarıyla "ikincisi..."
YSK kararlarının temyizi yoktur.
O halde, şu andaki tartışmalar patinajdır.
Siyasette iddiası olanlar, Recep Tayyip'i tartışmaya yoğunlaşırlarsa, sadece onu daha da cilalamış, parlatmış olurlar.