Ege'nin nabzı

Türkiye'deki siyasi değişimlerin ilk işaretlerini İzmir verir.
İzmir'deki seçim sonuçları, Türkiye genel seçim sonuçlarına en yakın olanıdır.
Örneğin... Son seçimde ilk 3 parti bugün iktidarda olan partilerdi.
DSP birinciydi...
Öğle yemeğinde İzmir'in politika, ekonomi ve kadın hareketlerinin temsilcilerini biraraya getirdik.
Siyasetin yeniden planlanma sancıları geçirmekte olduğu şu günlerde, İzmir'in nabzını tuttuk.
Masadaki genel kanı "bu son ekonomik krizin Ege'yi kötü vurduğu..."
"200 bin kayıtlı, 200 bin kayıtsız olmak üzere 400 bin kişinin işine son verildiğini... 3700 işyerinin kapandığını" söylediler.
Bu korkunç bir rakkam...
Yaz nedeniyle pek çok işsiz Ege'nin tatil yörelerine gitmişler... Çadırda yaşıyorlar... Domates, biber, beyaz peynir, yumurtayla idare ediyorlarmış... Aldıkları kıdem tazminatlarını yiyorlarmış...
Fakat... "Eylül'den sonra manzaranın çok değişeceği ve işsiz selinin İzmir'e geri akacağı" kaygısı var.
İşçi - işveren, esnaf, çiftçi ortak kaderi paylaşıyorlar ve dayanışma halindeler.
O nedenle... Siyasetten ve siyasi değişimlerden bağımsız, ortak bir tavır benimsiyorlar.
1- Sosyal patlama tahriklerine karşılar.
2- "Demokrasinin tek çözüm olduğu"nda görüş birliği içindeler.
Ara rejim, teknokratlar hükümeti gibi önerilere "hayır" diyorlar.
3- Saadet Partisi temsilcisi dışında katılımcılar "erken seçimi çözüm olarak görmediklerini" belirtiyorlar.

Bu genellemenin yanı sıra kişisel söylemlere gelince...
İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş "bu son programın da yürüyemeyeceği" kaygısını dile getirdi.
Derviş'in "yılın ikinci yarısında ekonominin düzeleceğini" söylemesine karşın, "şimdi umudu sonbahara ertelediğini sonra da yılbaşı demesinden kuşku duyduğunu" söyledi.
"Şimdi de revizyondan sözediyorlar" dedi.
"Programa güven kalmamıştır. Hükümetin ya çok büyük bir revizyon yapması gerekir... Ya da seçime gidilse bile, bu haliyle devamdan daha kötü olamaz" görüşünü dile getirdi.
Anavatan İl Başkanı Bilal Doğan ise; "Nisan 1999 seçimlerinde Anavatan'ın İzmir'de yüzde 17 oy aldığını, Türkiye genelindeki yüzde 13 oy oranının üzerine çıktığını" belirtti.
"Gene seçim olsa barajı aşarız" iddiasını öne sürdü.
MHP İl Başkanı Hasan Ali Türkarslan "içerde ve özellikle dışarda MHP'yi sıkıntıya sokarak siyaset haritasını yeniden çizmek isteyenlerin olduğunu" söyledi.
Belki de IMF'yi kastediyordu.

DYP İl Başkanı Kani Aydoğdu'ya göre; "Ortalık toz duman olduğunda, hava kirlendiğinde yağmur her şeyi temizler. Erken seçimde Türkiye'yi öyle temizleyecektir."
Sanayi Odası Başkan Vekili Nezih Öztüre "Tayyip Erdoğan hareketinin yenilikçi olmadığını ama halkın yenilik istediğini" iddia etti.
"Derviş'e pas atıyor" izlenimini aldım.
CHP İl Başkanı Alaaddin Yüksel'in yerine Tayyip Erdoğan hareketinin temsilcisi tahmin yaptı; "Yüksek oy potansiyeli CHP'de..."
Yenilikçilerin temsilcisi olarak toplantıya katılan Kerem Sürekli; "Biz FP tabanından oy almayacağız. Diğerlerinden alacağız. Özellikle Anavatan ve DYP'den bize çok talep var. MHP'den tek tük" dedi.
Saadet Partisi'nin temsilcisi Şerafettin Kılıç, erken seçim istemekte.
Tayyip Erdoğan hareketine şöyle seslendi; "Anap - DYP politikası yapacak idiyseler bizim partide ne işleri vardı? Ya da niye parti kuruyorlar? Onlara gitsinler."
Borsa Başkanı Hasan Özmen "bu yaşanılan ekonomik kriz değil finans krizidir" dedi ve sonbahar alarmına dikkat çekti.
Ve Ege kadınının sesi KADER temsilcisi Gülden Özerdekli... "Politikada kadın etkeninin gereği" onun açısından belirleyici.
Ege sancılı, ama sağduyulu...