Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kaddafi’yi hiç sevmedim. Aksine... Hayatımın her döneminde ve gayet istikrarlı biçimde ondan hep nefret ettim.
Başbakan olsaydım da, sanmam ki; çadırında iki büklüm vaziyette pusup kalmayı içime sindirmem mümkün olsun.
Veya çalgılı çengili Libya gecelerinde arz-ı endam etmeyi marifet saymak, meşrebime uysun.
Ama bütün bunlar...
Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil’in, “Muammer Kaddafi’yi yakalayan veya öldüren her kim olursa olsun affedileceğini, Kaddafi’yi ölü ya da diri getirenlere 1.3 milyon dolar ödül verileceğini” açıklaması karşısında dehşete düşmeme engel değil.
* * *
Vaziyet mühim.
Vaziyet “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” metnini yayımlama sözümü ertelemeyi gerektirecek kadar insani!
Çünkü 21. yüzyılın dünyasında “Vahşi Batı” döneminden beter bir trajedi yaşanmakta.
Yeni Libya devletinin temeli bir “kelle avı” çağrısıyla atılmakta.
Abdülcelil efendi ilân ediyor:
“Kaddafi’nin kellesini getirene 1.3 milyon dolar ödül vereceğiz.”
* * *
Haydi millet.
Libya’ya.
Koparın Kaddafi’nin kafasını.
Kapın milyon doları.
Üstelik o para, bizim.
Yani ananızın ak sütü kadar helâldir size.
* * *
Hatırlayın. Bu açıklamadan sadece bir gün önce, ne vardı manşetlerde?
Aynı Abdülcelil’in, şu açıklaması:
“Bugün Davutoğlu’nun ziyaretinden büyük mutluluk duymaktayız. Bir ay içinde yapılmakta olan ikinci ziyaret bu. Böylece de bu ziyaret, Türkiye ‘nin devrime verdiği desteği etkinleştirmektedir. Türk yetkililer, bürokratik engelleri aşarak, Libya halkına taahhüt ettikleri maddi yardımları ulaştırdılar. Bu meblağların transferi için yeni bir örnek oluşturdu. Buna da Türk örneği adını verdik.”
* * *
Bu durumda Kaddafi’nin kellesini getirene 1,3 milyon dolar ödül vermek yetmez.
Kelle avcılarına, Kaddafi’nin elinden aldığımız “Barış Ödülünü” vermek de şart oldu artık!
Çünkü yaşanan bu “örnek” ayıp...
Bize yeter!


Koltukların meraklısı çok

EXPO sürecinde görev yapacak “yönlendirme ve yürütme” kurullarında yer almak çok mu önemli?
Öyle olmalı ki...
Meraklısı çok!
Üzgünüm.
Herkese bir koltuk vermek imkânı maalesef yok.
Çünkü...
Yürütme Kurulu, sağdan say 5 kişi.
Yönlendirme Kurulu, soldan say 20 kişi.
İyisi mi, ne kadar aday varsa hepsinin adını yazın kâğıda, atın torbaya.
Kurullarda kimlerin yer alacağına Bakanlar Kurulu vereceğine göre, kurayı da Sayın Başbakan çeksin.
Böylece herkes kaderine razı olur.
Hır gür çıkmaz.
Alınan darılan olmaz.
Ayrıca şu da var.
İktidar tüm gücü ve kudreti ile işin içinde yoksa, EXPO 2020’yi İzmir’in kazanması için gereken her şeyi yapmaya kesin kararlı olmazsa...
Kurullarda Ahmet olmuş, Mehmet olmamış; inanın, hiç fark etmez.

Tek karelik kutlama!

Türk parasıyla kelle avı