Amerikan Emek Federasyonu, haftada altı gün, günde 12 saat çalışan işçilere insanca bir yaşam düzeni sağlamak amacıyla, büyük bir eyleme girişti 1 Mayıs 1886’da.
Hedeflerinde “günde sekiz saatlik çalışma süresinin” yasal güvenceye kavuşturulması vardı.
Ülke çapında genel greve gidildi.
Özellikle Chicago’da müthiş bir kalabalık toplanmıştı. Ama 3 ve 4 Mayıs’ta dramatik olaylar çıktı.
Ve “adet olduğu üzere” nereden atıldığı meçhul bir bomba kalabalığın ortasında patlayınca, çok sayıda polis ve işçi hayatını kaybetti.
Bunun üzerine işçi liderleri tutuklandı ve dördü “düzmece bir yargılama” sonucunda idam edildi.
Ne çare!
ABD’de yanan ateş dünyayı sarmıştı artık.
2. Enternasyonal 1 Mayıs 1889’da “o günün” bütün dünyada, “işçilerin birlik ve mücadele günü” olmasını kararlaştırdı.
İşte o gün...
Bugün.
* * *
Yine o günden beri, sözlerini 1870 yılında EugËne Pottier‘nin yazdığı, bestesi 1888 yılında Pierre Degeyter tarafından yapılan bir marş var dillerde:
“Uyan artık uykudan uyan
Uyan esirler dünyası
Zulme karşı hıncımız volkan
Kavgamız ölüm-dirim kavgası
* * *
Mazi ta kökünden silinsin
Biz başka âlem isteriz
Bizi hiçe sayanlar bilsin
Bundan sonra her şey biziz.
* * *
Bu kavga en sonuncu kavgamızdır artık
Enternasyonal’le kurtulur insanlık
* * *
Tanrı, patron, bey, ağa, sultan
Nasıl bizleri kurtarır
Bizleri kurtaracak olan
Kendi kollarımızdır
* * *
Bu kavga en sonuncu kavgamızdır artık
Enternasyonal’le kurtulur insanlık
* * *
Hem fabrikalar, hem de toprak
Her şey emekçinin malı
Asalaklara tanımayız hak
Her şey emeğin olmalı
* * *
Cellâtların döktüğü kan
Bir gün onları boğacak
Bu kan denizinin ufkundan
Kızıl bir güneş doğacak
* * *
Bu kavga en sonuncu kavgamızdır artık
Enternasyonal’le kurtulur insanlık.”
Tek karelik 1 Mayıs
Manzara vahim
Yine bugün, işçilere sordular:
“Çalıştığınız iş ile ilgili bir sosyal güvenceniz var mı?”
Yüzde 46,1’i şu cevabı verdi:
“Hayır.”
Vatan Gazetesi için yapılan araştırmada, yine soruldu:
“Çalıştığınız işten memnun musunuz?”
Yüzde 57,8’in cevabı yine aynıydı:
“Hayır.”
Bir soru daha:
“İşinizi kaybetme korkunuz var mı?”
Yüzde 65,5 bu kez “Evet” dedi.
Evet.
Başta Sosyal Güvenlik Bakanı olmak üzere memleketi yöneten zevatın haberi var mı bilmem ama...
İşçilerin yüzde 92,2’si sendika üyesi olmadığını; yüzde 95,4’ü iş güvenliği ve iş sağlığı eğitimi almadığını; yüzde 49,4’ü en az bir kere iş kazası geçirdiğini; yüzde 68,7’si iş yerinin çalışma koşullarının kötü olduğunu söylemiş ayrıca.
Bu durumda Enternasyonal’i tekrar ve çok güçlü biçimde hep bir ağızdan söylemek gerekiyor:
“Uyan artık uykudan uyan
Uyan esirler dünyası.”