Memnunum, memnunsun, memnun

Almanya’da “Gelecekle İlgili Sorular Vakfı” diye bir kurum var mı?
Bilmiyorum.
(Not: Bilen varsa, lütfen haber versin!)
Varsa, ne denli ciddiye alınması gereken bir vakıftır?
Yine bilmiyorum.
Bu vakıf tarafından “Hayatınızdan memnun musunuz?” sorusuna yanıt bulma amacıyla, Avrupa’daki 13 ülkede, 14 yaş üstü 14 bin kişiyle bir kamuoyu araştırması yapıldı mı?
Onu da bilmiyorum.
Bildiğim şu:
Anadolu Ajansı’na göre, böyle bir vakıf, böyle bir araştırma yaptı.
“AA” dediğinizin, devletin haber ajansı.
Arada “Karayılan yakalandı” gibilerinden balonlar uçursa da, ciddiye almak lâzım.
Ben de aldım!
* * *
Efendim, sözünü ettiğim araştırma evvel emirde; kadınların erkeklerden, kırsal kesimlerde yaşayanların büyük şehirde yaşayanlardan, çiftlerin tek başına yaşayanlardan ve zenginlerin fakirlerden daha mutlu olduğunu ortaya koymuş.
Hoş.
Buna güzel Türkçemizde “malumun ilânı” derler ama...
Olsun!
* * *
Asıl önemli fasla gelinceÖ
“Hayatından en memnun olanlar” yüzde 96 ile Danimarka’da yaşayanlarmış.
Müthiş.
Fakat geri kalan yüzde 4’lük ahali, hayatından neden memnun değil?
Anlamadım.
Kim bilir.
Belki de rahat batmıştır!
* * *
Ve insanı şok eden bir sonuç.
Ekonomik krizin pençesinde inleyen, atalarından yadigâr adaları bile satılığa çıkaran Yunanlıların yüzde 80’i de “hayatından memnunmuş” ya...
Vallahi hayret.
Billahi hayret.
Bizim komşuda “mazoşizm oranı” fena halde yüksekmiş demek!
* * *
O nedenle bizim vatandaşlardan yüzde 61’inin “hayatından memnun olması” çok normal.
Bakmayın siz “öldük, bittik” çığlıklarına.
Biraz daha gayretle, bu oranın kısa zamanda çok daha yükseklere çıkacağını tahmin ediyorum!
Ne mutlu, hayatından memnun olana.

Ah Mehmet’im ah

Çukurca’dan Hakkari’ye giden askeri konvoya terör örgütü PKK’nın düzenlediği mayınlı ve roketatarlı saldırısında şehit olan Jandarma Onbaşı Vedat Gülder’in cenazesi memleketi Ardahan’ın Göle ilçesinde ağıtlarla toprağa verilirken; acılı baba Hüsamettin Güler, cenaze için evinin önüne toplananlara, “Oğlumun kanlı düğününe mi geldiniz?” dedi.
Adamın ciğeri yanıyor.
O böyle söylüyor olabilir hadi.
Diğer yanda Nurgül Yeşilçay...
Yeşil gözlerinden yaşlar akarken, dedi ki:
“Yukarıdakiler rahat, alt tabaka ezilip, şehit oluyor.”
Laf çok.
Ama...
Değişen bir şey yok.
Olan yine garip Memet’e oluyor.
Jandarma Onbaşı Vedat Güler, profesyonel bir asker değildi.
Belki bir fabrikada işçi olacaktı ya da tarlasında çiftçi.
Madem öyle...
Jandarma Onbaşı Vedat Güler’in Çukurca’da işi ne?


Tek karelik kalemlik!