Rüzgarlı Alaçatı’da caz esintisi

19 Şubat 2012

Festivalin açılışını, buğulu sesi, iz bırakan yorumuyla sevilen Cristina Vilallonga yapacak; ardından sıra Kerem Görsev’de

Türkiye’de caz, cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana çok popüler olmadıysa da hep saygın yerini koruyan bir müzik türü. Çok partili döneme girilirken, Türk cazı kendi ustalarını yetiştirmeye başlıyor. Ayten Alpman, Selçuk Sun, Erol Pekcan, Hırant Lusigyan, Suheyl Denizci, İsmet Sıral, Sevinc Tevs ilk akla gelen isimler... İlk caz kulübü İstanbul Bebek’te 306 adıyla açılmış. İlk caz dergisini de 60’ların başında Duygu Sağıroğlu çıkarmış.
70’li yıllarda popüler kulüp Fuaye. Burada Emin Fındıkoğlu, Arto Tunç ve Neşet Ruacan gibi isimler sahne alıyor. İstanbul Müzik Festivali ile birlikte Miles Davis gibi önemli caz sanatçılarını ağırlıyor ülkemiz.. İlk caz festivali Bilsak. TRT 3’teki caz programları, başta ODTÜ olmak üzere üniversiteler ve dernekler, ardı ardına açılan caz kulüpleri ve uluslararası festivaller ile geniş kitlelere ulaşıyor caz.

Alaçatı’ya aşık bir insan

Yazının Devamı

Aşkın izi sonsuza dek silinmez

12 Şubat 2012

Kaybettiği eşini kendi adında yaşatacak kadar büyük bir aşkla bağlı olan Prof. Esin Emin Üstün, o büyük ve örnek aşkın mektuplarını yıllar sonra gün ışığına çıkardı

Dostluğun, aşkın, sevginin yazıya dökülmüş en temiz ve içten hali mektuplar. Bugün artık mektup olmadığı için beklemek, özlemek. İçten paylaşım da yok. Bu güzelliği ve doyuruculuğu hiç tatmamışlarda sözcükler de sınırlı ve sığ. Farkedilen bakışlar ise sevgi ve aşktan yoksun olduğu için donuk ve katı. Oysa aşk yeryüzünde en yüce, en güzel duygu. Yaşamın sonlanmasıyla ölmez aşk. Onlar sevgilerini en güzel satırlara dökmüşlerdi.
Bugün Emin Hoca yaşasaydı 50 yıllık evli olacaklardı; oysa sadece 12-13 seneleri geçti dolu dolu. Bu sevdadan geriye fotoğraflar, posta kartları ve de mektuplar kaldı. Mahkeme kararıyla ismine eşinin de ismini ekleten Prof. Esin Emin Üstün’ün ”Sonsuza Kadar“ adını taşıyan kitabını elinize aldığınızda “yok böyle bir sevgi” diyeceksiniz.

Yıldızlardaki anılar
42 senelik meslek yaşamı sonrası yaş haddi nedeniyle Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden emekli olunca önce anılarla ilgili kendine göre durum ve düşüncelerini içeren bir kitap yazdı Prof. Üstün: ”Anıları Yıldızlara Bıraktım”.

Yazının Devamı

Engelleri aşıyor, aştırıyor

29 Ocak 2012

Psikolog Cebrail Kartal, satranç gibi, öğrendikçe derinleşen ve zorlaşan bir alanda hizmet veriyor

Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) yeryüzünde beş yüz milyondan fazla insanın özürlü olduğunu, toplam nüfusun onda birini özürlülerin oluşturduğunu belirtmekte. Özürlülere ilişkin sayısal verilerin yetersizliği nedeniyle Dünya Sağlık Örgütünün yüzde 10‘luk oranına göre 6,5 milyon özürlünün olduğu tahmin
ediliyor. Bunun anlamı her on kişiden birinin özürlü olduğu.
Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı verilerine göre ülkemiz nüfusunun yüzde 12,29’unu engelliler oluşturuyor ve aileleriyle birlikte düşünüldüğünde yaklaşık 30 milyon vatandaşımız özürlülük olgusundan etkilenmekte.



Yazının Devamı

Hayatın akışını yemekle anlatıyor

22 Ocak 2012

Yeni kitabında, dostlarıyla birlikte yemek aracılığıyla hayatı tarif edenTartan, CNN Türk televizyonunda ise farklı yörelerin farklı kültürlerini ekrana taşıyor

Evin en özel yerinin, mutfağın yolunu tuttum. Zaman zaman kendinizle baş başa kaldığınız, yepyeni lezzetlere yelken açtığınız, birdenbire usta bir şefe dönüştüğünüz, stresinizden arınıp yenilendiğiniz büyülü bir sığınaktır mutfak. Tıpkı mutfak gibi yaşam da binlerce tadı içine hapsetmiştir. Kimi zaman acı, çok acı yemyeşil biberdir hayat; kimi zaman yaban mersinli dondurma gibi biraz mayhoş, biraz tatlı. Bazen tuzu fazla kaçar hayatın, o zaman da sizin tadınız kaçar. Ama sonra öyle bir an gelir ki en tatlı, en masum günaha kocaman bir dilim çikolatalı pastaya dönüşüverir hayat.”
Böyle anlatıyor mutfağı kitabında Aynur Tartan. Konak Belediye Başkanımız Hakan Tartan’ın eşi, dostlarının katkılarıyla hazırladığı “Bak Mutfakta Kim Var” ve “Bak Mutfakta Hayat Var” kitapları ile gazetecilikle aşçılığın sentezini yapmanın mutluluğu içinde. Kitaplarda iki önemli imza da var. Fotoğrafları çeken Yeşim Ersan ve illustrasyonları yapan M.Kutlukhan Peker. CNN Türk Televizyonu’nda farklı yörelerin kültürlerini beyaz cama taşıyan

Yazının Devamı

İzmir kanatlarının altında

15 Ocak 2012

Simite gevrek deriz biz. Çekirdeğe çiğdem. Kordon elektrik aleti değildir. Kumru da kuş değildir bizim için. Yengen’i yeriz. Sen sigorta dersin biz asfalya deriz. Uzatmayız. Gidiyom geliyom deriz. Domates dediğin domat işte. Evimiz isterse 800 m2 olsun balkonda otururuz, hıdrellez falan gibi mazeretler uydurur, sabahlara kadar sokaklarda içeriz. Bi oturuşta 60’ar 80’er midyeyi yeriz, cibese bayılırız. Gece 3-4 gibi boyoza dalmazsak kan şekerimiz düşer...”

Özdil’in cümlelerine ek
“Dağları yolları denize çıkar bu şehrin. Canın ne çekerse bulursun bu şehirde. Denizkızları vardır bu şehrin topuk seslerinde. Kahkahalar ulaşır kulaklarıma. Yolun düşerse birgün bu sıcak şehre işte o anlarsın her şey bir başkadır. Sen İzmir olmuşsun, İzmir sen. Ha unutmadan, yolda yürürken insanlar sebepsiz yere gülümseyip selam veriyorsa, cennette değil İzmir’desindir...”
Özdil’in cümlelerini tamamlayan Işıkkent Eğitim Kampüsü 6 A öğrencisi Tara Encü. ”İzmirli Öyküler” kitabına imza atan 51 yazardan biri.
İzmirli olmak kulağında hep bir ezgiyle yaşamak gibi.. İzmirli olmak hafif hafif esen meltem seni adamakıllı sarhoş ettiğinde körfeze şöyle bir bakıp “Dünya varmış İzmir’deyim” demek..

Yazının Devamı

Hedef ilk beş firma arasına girmek

8 Ocak 2012

Ortak olarak girdiği Termodinamik şirketini tümüyle alan Güran, ciroyu 42, çalışma alanını ise 8 kat büyütmüş

Termodinamik, 400 çalışanı 16 bin m2 üzerine kurulu modern tesisleri ile ülkemizin ısıtma ve soğutma üzerine önemli firmalarından biri. İklimlendirmede öncü olan firma, katı ve sıvı yakıtlı, doğal gazlı merkezi sistem kazanları, elle yüklemeli ve otomatik sürücülü katı yakıtlı kat kaloriferleri, şömine ve kuzine tipli kat kaloriferleri, konvansiyonel, yoğunlaşmalı ve elektrikli/radyofrekanslı uzaktan kumandalı kombiler, hermetik doğalgazlı şofben, klima ve panel radyatör gibi ürün çeşitleriyle hizmet veriyor.
Termodinamik 1992’de 4.sanayi sitesinde 11 ortak tarafından kurulmuş. Kurucu ortakların hiçbirisi şimdilerde şirkette değil. 2000 yılında Amerika’dan kesin dönüş yapan ve şirkete ortak olan Mehmet Güran tüm hisseleri toplayıp Termodinamik ve kardeş kuruluşu Akımsan’ın tek patronu olmuş. Şirketler topluluğu koşar adımlarla yürüyor. Geçen yıl Tüketici Akademisi Avrupa Birliği Kalite Ödülü almaları bunun sadece küçük bir göstergesi. Ciddi ArGe çalışmalarının sonucunu alıyorlar. 14 mühendis 1 milyon euro civarında maliyetle yenilenen laboratuvarda kafa

Yazının Devamı

Ruh ikizi genç yazarlar

1 Ocak 2012

Gülşah Elikbank ve Nuray Kaya’nın arkadaşlıkları üniversite yıllarından başlıyor. İkisi de yetenekli ama onları yazar olma yoluna iten hayat olmuş

İki kitap var elimde. İki roman. İzmir’den iki genç yazar. Her iki kitap da okudukça tokat gibi çarpıyor insanın yüzüne. Gülşah Elikbank “Aşkın Gölgesi”, Nuray Kaya “Bavul” ile. Bu iki yazar ruh ikizi gibi. Üniversite yıllarında başlayan arkadaşlıkları bugüne kadar geliyor. Her ikisinin de yeteneği var ama yazar olmak gibi bir düşünceleri yok. Hayat onları bu yola itiyor. Gördüklerini, gözlemlediklerini satırlara dökmeye karar veriyorlar.
Gülşah fantastik bir roman ile başlıyor. Hem de ‘Türkler fantastik yazamaz’ yargısını kırarcasına. Önce “Siyah Nefes”, sonra “Mavi Dağ” geliyor. Günebakan Üçlemesi arasına bir de duyguyla yoğrulmuş “Aşkın Gölgesi’ni sıkıştırıyor. Sanatın her dalına aşık, doğaya, doğanın içindeki müthiş dengesine hayran biri. ”Dünya tozdur, öyleyse üfle gitsin mi yoksa dünya gerçektir öyleyse hiç bitmesin mi?” çelişkisinde tarafını bulmaya çalışan biri belki de.

Bavula sığan hayatlar
“Bavul” Nuray’ın ilk romanı. “Bir bavula kaç hayat sığar” diye soruyor satırlarında..”Bavul”, aşk, hüzün ve umut dolu

Yazının Devamı

Hedefi suyun akışını değiştirmek

25 Aralık 2011

Liyakat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı, kadınları ekonominin içine daha fazla katabilmek için mücadele veriyor

İzmir’de bir yıl önce kurulan bir dernek Liyakat Derneği. “Her Şey İnanmakla Başlar” sloganıyla yola çıkan dernek kurucularının amacı, suyun akışını değiştirecek ve fark yaratacak projeleri hayata geçirmek. Girişimciliği desteklemek için yeni kaynaklar yaratmak. Gençleri daha iyi şartlarda eğitim olanaklarına kavuşturmak.
11 öncü kadının başını çeken isim ise yıllardır koltuğunda birkaç karpuz taşıyan Berkay Eskinazi. Temposuna yetişmek için bir fırın ekmek yemek gereken Eskinazi, şu günlerde harıl harıl derneğin “Emek Pişti Haydi Sofraya” projesini hayata geçirmenin uğraşısında. Bu proje ile kadınların eğitim alması, meslek sahibi olması, üretkenliği, yaratıcılığı ve girişimciliğini ortaya koyması adına bir farkındalık yaratma hedefleniyor.

Sondan dördüncüyüz
Türkiye’de her 4 kadından sadece biri istihdam ediliyor. Bunlardan sadece yüzde 54’ü emeğinin karşılığında ücret alabiliyor. Çalışan kadınlarımızın da sadece yüzde 11’i kendi işlerini yapabiliyorlar. Kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 29. Üst düzey kadın yönetici oranı ise yüzde 10.

Yazının Devamı