Mustafa Kemal Ulusu - kulusu@hotmail.com
Her türk vatandaşı gibi ülkemizdeki bilhassa eğitim, kültür, tarım, hayvancılık, tabiat varlıklarının korunamaması vb. birçok konudaki eksikliklerimizi görerek üzülüyoruz, ayrıca her geçen yıl bunların düzeleceğine, biraz daha geriye gittiğini görmek de bizi ayrıca çok üzüyor.
Kurtuluş Savaşı’ndan çıkan Türkiye’miz bu günlerden çok daha kötü durumdaydı, ama Ulu Önder’imiz Atatürk, büyük askeri dehasının yanında, Cumhurbaşkanı olduktan sonra sivil hayatta da, ne denli büyük bir bilgiye, kültüre ve de vizyona sahip olduğunu gösteren çok büyük reformist hamleler yaptı, hem de bizzat bu işlerin başında olmak üzere. Ülkenin her bir köşesinde; tarım, hayvancılık, madencilik, sağlık, ulaşım, kültür, eğitim, iç ve dış ticaret, gençlik ve spor, turizm, uluslarası ilişkiler, din ve benzeri bir çok konuda Türkiye çağ atlattı. Bu reformları ve kalkınma projesini başlatırken Atatürk acaba nelerden faydalanmıştı, hiç düşündünüz mü? Kütüphanecisi babacığım Nuri Ulusu ‘Beyaz Zambaklar Ülkesinde’ adlı bir kitabın kütüphanenin en baş köşesinde olduğundan hep bahsederdi. O kadar ki, bu kitabı hep başucunda bulundurmuş ve zaman zamanda tekrar tekrar okurmuş. Zaten sizler de kitabı okuyunca Atatürk’ün ilk Cumhuriyet devrimlerinin birçoğunda ‘Beyaz Zambaklar Ülkesinde’ kitabından ne denli faydalandığını çok net olarak okuyacak ve de göreceksiniz.
Beni çok etkileyen konulardan biri ise, yazarın o devirlerde kitabında ‘Futbol’ diye bir başlıkla futbol konusunu işlemesi olmuştur ve inanın bu kitabı defalarca okuduktan sonra Snelman’a ben de çok hak verdim ve futbol hakkında müspet görüşlerim de biraz azalma olmadı değil, hele ülkemizdeki şu son ‘futbolun düştüğü perişanlığı’ gördükten sonra...
Bu eser Rus yazar Grigory Petrov tarafından 1923 yılında basılmıştır ve de Fin halkının bir bataklıktan müthiş bir kalkınma hareketiyle, sömürü ve esaretten de kurtularak nasıl medeni bir ülke haline geldiğini anlatan müthiş bir kitaptır ve milyonlarca okura ulaşmıştır. Bizde de 1928 yılında Ali Haydar Taner çevirisi ile Türkçeye kazandırılan bu kitap binlerce kişi tarafından okunmuş ve de okunmaktadır. Başta Johan Vilhelm Snelman olmak üzere bir avuç finlinin ülkeleri için nasıl büyük bir mücadele verdiklerini anlatan bu kitap için Atatürk askeri okullarda kesin okunması talimatını vermiş, diğer sivil okullarda da okunmasının önemini hep vurgulamıştır. Kitabın ana hatları 15 maddede toplanmıştır. özetle;
1 Halka güvenmek, eğitimi artırmak, milli ruhu, iradeyi güçlendirmek.
2 Tarihinden ibret almak.
3 Tarihinde milli kahramanların şart olması.
4 Kendi öz tarihinin iyi bilinmesi gerekliliği.
5 snelman’ın deyişiyle ülke yoksulu ve fakiriyle hep bir aile olarak kabul edilmeli ve bunları eğitmemenin çok büyük bir suç olduğunun vurgulanması.
6 Devlet memurlarının yasaları çok iyi bildiklerinden halkına bunları öğretmesi gerekliliğinin önemi.
7 Askerin kışlada insanca görev yapması ve kışlaları adeta birer üniversite haline getirmek lazım geldiğinin ne denli önemli olduğunun vurgulanması.
8 Gelelim ‘futbola’, evet futbol da var. bu sporu yaparken güçlü bacaklardan ziyade, güçlü kafaların olmasının şart olduğu ve tercihen bireysel sporlara ağırlık verilmesi gerekliliği ki bence de ülkemizi de çok ilgilendiren önemli konu başlığı da bu.
9 Ana ve babanın çocuk eğitimindeki önemi.
10 Halk üniversitelerinin yani özel sektör temsilcilerinin halka inip bilgilerini onlarla muhakkak paylaşılmasının gerekliliği.
11 Ülkesindeki ünlü reçel kralı Jarvin’in yükselmesindeki mucizevi hayatının ve başarısının çok güzel bir örneğinin verilmesi.
12 Bunun yanında yine Jarvin’in arkadaşı haydut Karokep’in, bir papaz vasıtasıyla nasıl namuslu yaşama dönmesini anlatan müthiş hikâyesi.
13 Jarvin’in sonradan nasıl kral olduğunun vurgulanıp, böylece her fin gencinin bir gün böyle mevkilere gelebileceğinin gerçek bir misalinin verilmesi.
14 Köylü, işçi ve imalatçıların bir ülke için ne denli önemli olduğunun vurgulanması.
15 Ülkedeki basının hele hele satılmış yazarların ülkeye ne denli zarar verebileceği konusu.
16 Halk sağlığı için doktorların ülke için ne kadar önemli olduğu gibi ana hatlarının çizildiği bu harika kitap, şimdi Avrupa’nın en zengin kaynaklarına, en güçlü eğitim sistemine ve de ne denli büyük bir huzuruna sahip Finlandiya’nın, bu hale nasıl geldiğini okurlarına harika bir akışla okutuyor ve anlatıyor.
Hep eğitim, eğitim deyip duruyoruz ki çok doğrudur, zira eğitim sıkıntısı büyük olan ülkemizdeki bu konu artık hat safhadadır.
Şimdi ben buradan Sayın Milli Eğitim ve Sayın Milli Savunma Bakanlarımıza sesleniyorum! Atatürk’ün tüm gençlere ve askerlere okumasını önerdiği bu kitabın, Milli Eğitim Müfredatı’na alınması ve de askeri okullarda okutulması için bir çalıştay yapıp gündeme getirseler, ülke gençliği ve gelecekleri için alınmış ne denli faydalı ve çok önemli bir karar olur.
Snelman nasıl Fin halkının geleceğini değiştirdiyse, onun bu kitabı Türk gençliğine neden yeni bir yol açmasın? Ve bu yol onların ışıklarla ve de çok aydınlık yarınlara yürüyecekleri bir yol neden olmasın?
Sağlık ve mutluluk dileklerimle...