Benzeri çok sık bulunmayan bir grup, El Michaels Affair. Bir çok enstrüman çalabilen Brooklyn kökenli Leon Michels’in grubu ve müziği.
Tarzı soul, Groove funk, Afro-Beat, caz gibi üst başlıklarla geniş bir yelpaze.
Sinematik soul olarak da tanımlanıyor. Rap müziğin devrimcileri Wu Tang Clan ile 2005’ten itibaren ortak projelerde yer almışlar.
Bir çok parçada esintileri hissediliyor.
60’ların Saint Tropez kıyılarında üstü açık bir arabayla yapılan sürüşün müziğinden, Kung Fu filmlerine kadar uzanan bir sinematografik yayılım.
Arada şaşırtıcı ara ritimler.. 2017 tarihli “Retourn to the 37th Chamber” albümü tüm olarak dinlediğinde, ne anlatmak istediğim daha iyi anlaşılacaktır.
Oyuncu/Şarkıcı Piya Malik ile yaptığı iki şarkı onunla tanışmak için iyi bir fırsat.
---
Fransız şarkıcı ve müzisyen Melody Prochet’nin progressif pop ve folk karşımı müziği biraz Tame Impala, biraz Dungen sularında yüzüyor.
Her iki grupla da ortak çalışmaları zaten var. Parçalar birbirine bağlanıyor gibi akıyor albüm.
Önde hafif, uçan vokallere eşlik eden melodik bir kaos hakim.
Kaos, matematiği iyi ayarlanmış enstrüman zenginliği sonucu ortaya çıkmış.
Yazın sıcaklarında bol buzlu kokteylle iyi gidecek bir müzik.
---
Ontario kurtlarından sonra şöhret olmaya en büyük aday bence Billy Rafoul.
Jeff Buckley, Joe Cocker damarından gelme bir ses ve yorum.
Babası da Ontario yöresinin saygı duyulan rock/folk şarkıcısı Jody Raffoul.
Gitar çalmayı da babasını izleyerek öğrenmiş. Şimdilik 6 şarkılık bir EP çıkardı.
Her şarkı iyi damıtılmış, lezzetli içecek tadında. “I’m Not A Saint” ve “Could You Be Mine” bana bu yazı geçirtecek kalitede.
---
Geçen yılki Humanz’dan sonra hızlı davranan ve 11 parçalık yepyeni bir albümü daha hazır hale getiren sanal karakterlerin yeni çalışması, dijital platformlarda dinlemeye açıldı.
Damon Albarn & Jamie Hewlett ortaklığı sürpriz bir şekilde yeni albüm haberini geçen ay duyurmuş ve o tarihten bu yana her hafta yeni şarkılarla gündemde kalmayı başarmıştı.
Geçen yıl Humanz için Noel Gallagher, Vince Staples, Kali Uchis, Popcaan, De La Soul, Grace Jones ve Mavis Staples gibi birçok ismi stüdyoya sokmayı başaran Damon Albarn, yeni albümün çalışmaları sırasında bu defa da George Benson ve Snoop Dogg’un desteğini aldı.