FARKINDAYIM başlık tehlikeli. Üçyol -Üçkuyular hattını yarım bırakan Bozoğlu firması “hat çökebilir demişti” şimdi de bu başlık ‘gaz kaçağı tehlikesi mi başladı’ diye akıldan geçirtiyor.
Öncelikle rahat olun. Bu gazın kaçakla bir ilgisi yok. Metroyla dolaylı bağlantısı var.
Konuyu şöyle anlatalım...
Yarım kalan Üçyol -Üçkuyular hattını tamamlamak için yapılan ihalede Kolin İnşaat 69 milyon 923 bin 570 TL en düşük fiyatı vermişti. Geçmiş ihalelerdeki gibi bu ihalede en düşük fiyat öncelikli kriter alındığı takdirde, Kolin firmasının ihaleyi kazanma ihtimali yüksek görünüyor.
İhale bu şekilde sonuçlanırsa, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Kolin İnşaat adları ikinci kez bir araya gelecek. Çünkü Kolin, İzmir’in doğalgaz dağıtım lisansını alan İzmirgaz AŞ’nin büyük ortağı.
Kolin’in, İzmirgaz’ın işlerini kolaylaştırmak amacıyla bu ihaleyi ne olursa olsun almak istediği dile getiriliyor.
İzmirgaz yetkilileri ise ısrarla iki şirketin ayrı olduğunu, Kolin’in İzmirgaz’ı almasının kendilerini etkilemeyeceğini vurguluyor.
Peki o zaman, İzmirgaz AŞ yetkilileri, neden mekanik tesisat işleri için yetki belgesi verdikleri firmalarla yaptıkları toplantıda “metroyu biz alıyoruz” diye moral vermek istediler. Krizin etkileriyle geçmişteki yoğunluğu kaybeden firmalara daha ortada bir şey yokken, neden “Az kaldı metroyu alıyoruz bu sayede işlerimiz çoğalacak, yeni alanlara gireceğiz, hazırlıklı olun” mesajını verdiklerinin duyumunu aldık?
* * *
İzmir’de doğalgaz hala ilgi görse de eski ilgiden söz etmek zor. Doğalgazın diğer yakıt türlerine göre göreceli pahallılığı, kat kaloriferi tesisatı olmayan dairelerde 4 -5 bin liraya ulaşan maliyetler ve İzmir’in iklim koşulları yayılma hızını kesiyor. Bu nedenle daha çok, yeni semtlere açılma çabaları sürüyor. Firma, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden sürekli yeni kazı alanları istiyor. Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki AYKOME’ye başvuran firma, Mithatpaşa Bölgesi’ne kazı izni alamazken Bornova’da Mevlana, Konak’ta İnönü Caddesi; Karabağlar’da Basın Sitesi gibi alanlarda izin alarak çalışmalara başladı.
Özünde İzmirgaz, başarıyla yoluna devam eden bir firma. 2005 yılı Aralık ayından bu yana abone sayısını 80 bine ulaştıran İzmirgaz yılsonunda 100 bin aboneye ulaşmayı planlıyor. Yetkililer daha önce 2010 yılı sonunda toplam 200 bin abonenin doğalgaz arzının sağlanmış olacağını söylemişlerdi. Yani hedefleri büyük. ”İzmirgaz’ın önünün açılması için Kolin AŞ’nin metro ihalesini almasına ne kadar ihtiyacı var” sorusunun yanıtıyla dileriz Kolin’in ihalede verdiği düşük fiyat tamamen tesadüftür.
Ne de olsa sütten iki kere ağzı yanmışlar olarak bu soruları sormak doğal sayılmalı...
Hele, çekirgenin üçüncü sıçrayışında kaybedilecek bir gün bile kalmadığı daima akıldaysa...
Ege, sanayide kıpırdanmanın peşinde
TÜRKİYE genelinde sanayi üretimi bu yılın ağustos ayında, 2008’in aynı ayına oranla yüzde 6,3 düşüş gösterdi. Resmi rakamlara göre Türkiye’de en yüksek düşüş yüzde 15,8 ile sermaye malı imalatında oldu. Yani, açıklanan bu rakamlarda sürpriz yok, tahmin edilen gelişmelerin rakamlara dökülmüş hali.
Ege’deki durumu ise aynı rakamlardan göremiyoruz. Çünkü sanayi üretimi rakamlarını Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), bölgesel olarak takip etmiyor. Ülke genelinde ve sadecesektörel olarak verebiliyor.
Bölgelerdeki sanayi üretim rakamlarını ise ancak kapasite kullanım oranlarından görebiliyoruz. Bir de, ihracat rakamları yol gösterici olabiliyor. Bu bilgilerin üzerine yetkililerden aldığımız demeçlerle de iz sürmeye çalışıyoruz.
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) verilerine göre Ege’den eylül ayında 618 milyon dolarlık ihracat gerçekleşti. Bu rakam bir önceki aya göre yüzde 27’lik düşüşü gösteriyor. İlk dokuz aylık düşüşün etkisinin yüzde 28 olduğunu ve eylül ayında bayram tatilinin etkisini düşündüğümüzde hafif de olsa iyi yönlü bir gidiş sözkonusu.
İzmir’in en büyük organize sanayi bölgesi Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde (İAOSB) ise gelişimi daha çok elektrik kullanım oranlarından izleyebiliyoruz. Ocak 2009’da kullanılan elektrik oranlarındaki kayıp yüzde 25’ken Eylül ayında bu rakam yüzde 10 oldu. Bu iyi bir gelişme. Sanırız, Eylül ayı kapasite kullanım rakamlarına yansıyabilir.
İAOSB Başkanı Hilmi Uğurtaş, işsizlikte ise henüz kıpırdayamadıklarını belirtiyor. Atatürk OSB son bir yılda 7 bin işçisini yani çalışanlarının yüzde 20’sini kaybetti. Uğurtaş ”Size kıpırdanmayı sanki hissediyoruz diyeceğim ama bunu söyleyince bazı sanayici arkadaşlarım itiraz ediyor, Başkan biz niye hissedemiyoruz diye soruyorlar” diyor. Bir de Uğurtaş’ın dikkat çektiği önemli bir konu var. Daralma rakamları bir önceki yıla kıyaslanarak belirleniyor ama 2008’de de daralma yaşanmıştı. Son bir yılda 40 civarında orta ölçekli firmanın kapandığı Atatürk OSB’de Eylül ayı başından itibaren yeni firma açılım talepleri gelmeye başlamış. Bu da gelişmelerin diğer yönü.
Evet tablo bu...
Hani bir yerlerden zorlamaya çalışıp “Ege’de sanayi kıpırdıyor” demek istiyor insan ama bunu birkaç iyi gelişmeye dayandırarak söylemeyebilmek henüz zor görünüyor. Yürek ferahlamak istese de, rakamlar şimdilik yeterli gelmiyor.
