Dilek Gappi

Dilek Gappi

dilek.gappi@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İzmir’de yıllardır, kimilerine göre 30 -35 yıldır benzer şeyler söyleniyor... İzmir turizm kenti olsun, İzmir sanayi kenti olsun, İzmir tarım kenti olsun deniyor ama yol alınamıyor... Haklı yanları var, tüm bunların arasında ne olacağını bir türlü bilemeyen İzmir, sonunda hepsinden biraz ve bu alanlarda ülkenin çoğu şehrinden az gelişti.
Son zamanlarda ise şöyle bir umut doğdu.
Türkiye’nin ilk iki kalkınma ajansından biri İzmir’de oluştu. Yerelden Kalkınma modeli bu kentten başladı. Beklentileri yüksek olanların belki biraz daha beklemesi gerekiyor ama ajans ilk başta en azından şunu sağladı; şimdiye kadar ayrı telden çalan kurumlar bir masa etrafında buluştular.
* * *
Büyük projeler her kurumun, kendi algılamasının, reklamının ötesinde İzmir için masaya yatırıldı. Ajans 2010 yılından itibaren büyük bütçeli altyapı veya işletme desteklerini içeren güdümlü proje desteği de vermeye hazırlanıyor.
Güdümlü proje desteği için 2010 yılında 10 milyon TL ayrıldı. Yani kente vizyon kazandıracak önemli proje ya da projeler diğer desteklerden ayrı olarak verilecek. Ancak şimdi yeni bir gelişme var.
* * *
Ajans, 2009 -2013 İzmir Bölgesel Gelişme Planı hazırladı. Bunun için once “Mevcut Durum Analizi” gerçekleştirildi ve burada “İzmir için desteklenecek beş sektör” belirlendi.
Yıllar sonra nihayet herkesin üzerinde birleştiği, İzmir için potansiyel yaratması beklenen anahtar sektörler şu şekilde netleşti:
-İleri Teknolojiye Dayalı Sanayi
- Yenilenebilir Enerji
- Lojistik
- Turizm
- Tarım ve Tarıma Dayalı Sanayi (Bu, “Gıda ve İçecek Sanayi” ile “Tekstil ve Giyim Eşyası Sanayi” olmak üzere iki ayrı başlık yer alıyor)
Yıllardır da kentin farklı sektörlere odaklanıcağı belirtiliyordu, şimdi değişen ne olacak diye soranlar için açık yazayım. Öncelikle bu sektörler Yönetim Kurulu’ndan yani kentte önde gelen tüm resmi ve yarı resmi dinamiklerden onay aldı. Plan 100 kişilik Kalkınma Kurulu’nun de değerlendirilmesine sunuldu. Sözkonusu Bölgesel Gelişme Planı kağıt üstünde DPT’nin onayından sonra işlerlik kazanacak.
* * *
Peki sektörleri belirlemek ne işe yarayacak? Özünde, teşvik sistemini devlet belirliyor ve son teşvik sisteminde İzmir 1. Bölge yani teşviklerden kısıtlı şekilde yararlanılıyor. Ancak şehirlerin dışında genel teşvikler var. İleri teknoloji uygulamaları, yenilenebilir enerji, petrokimya gibi alanlar; global kriz nedeniyle açıklanan teşviklerden yararlanıyordu. Lojistikte ise lokomotif ve vagon imalatıı destekleniyor ki; lojistiğin bu alanı İzmir’de yok.
İzmir için seçilen lojistik, turizm, gıda sanayii ve tekstil ise bu kentte Ankara tarafından desteklenmiyor.
Demek ki İzmir kendi kaderiyle başbaşa. İzmir Valisi Cahit Kıraç, ilk etapta ajansın bu planı hazırladığını belirterek, tasdik süreci yaşadıklarını anlattı. İzmir’in gelişme endeksinde ister kamu, ister mahalli idareler olsun tüm kurum ve kuruluşların da bu alanlara yoğunlaşması gerektiğini belirten Kıraç, kararlı görünüyor. İl Özel İdaresi’nin çalışmalarında da sözkonusu sektörlerin özendirici hedef olacağını belirten Kıraç, dünyanın değişik gelişmiş kentlerinin bu yöntemleri kullanarak büyüdüklerine dikkat çekiyor. Vali Kıraç’a göre, öncelikle bu sektörlerin talepleri dikkate alınacak ve tüm kurum ile kuruluşlar da planlarını bu odaklanmaya adapte etmeli.
* * *
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise bu sektörlerin İZKA için belirlendiğini ancak Büyükşehir olarak hazırladıkları yol haritasına da uygun düştüğünü düşünüyor. Turizm ve ileri teknoloji başlıklarının İzmir’in gelecek vizyonuyla özellikle bağdaştığına dikkat çeken Başkan’ın yalnız bu konuda ilgi çekici bir uyarısı var. Kocaoğlu, “Sektör belirlemek yetersiz. Yatırımcılara yer de göstermek zorundasınız. İnciraltı’nı ve Salhane Turan Bölgesi’ni bunun için planladık. Toplam 10 bin dönüm alanın yatırım planlamasının yapılması gerekiyor ancak birçok sorunu aşmaya çalışıyoruz” uyarısında bulunuyor.
İnciraltı’nı Kültür ve Turizm Bakanlığı ile birlikte yürüttüklerini söyleyen Kocaoğlu, Salhane ve Turan Bölgesi konusunda ise özellikle dertli olduğunu sözleriyle ortaya koyuyor.
Elbette sektörel belirlemede somut gelişme, ajans desteklerinde yaşanacak. Önümüzdeki dönemde mali destek mekanizmalarıyla yalnızca bu sektörlere destek vereceklerini belirten Genel Sekreter Ergüder Can, finansal kaynak yaratarak sözkonusu sektörlerin öne çıkması için çalışacaklarını anlattı. Can “Burada İzmirlilere çok iş düşüyor. Çünkü bu plan İzmir’in planıdır. Bizim bütçemiz belli. Tüm kurum ve kuruluşların bu öncelikli sektörleri göz önüne alarak teşviklerini belirlemeleri gerekiyor” diyor.
* * *
Tabii sadece sektör seçmekle olmaz.
O sektörleri nasıl destekleyeceğinizi de iyi belirlemek, özel planlamalar yapmak durumundasınız. Yerel odakların gücü ne kadar yeter, göreceğiz. İzmir enine boyuna bunu tartışmalı.
Ancak bu konuda İzmir’in elinde bir hedef olması ve tüm kurumların da şimdiden bunun üzerinde anlaşması nihayet bizler için “az gittik, uz gittik, bir yere vardık” noktasıdır.
Umarım bu kez önem verilir, yatırımcılar açısından cazip sektörel fırsatlar oluşturulur ve “İzmir lobisi” nin elinde bir plan olur...