Kış aylarında giderek soğuyan havalar, rüzgar, hava kirliliği ve su tüketiminin azalması gibi bazı faktörler nedeniyle cildiniz olumsuz yönde etkileniyor olabilir. Konu cilt sağlığı olunca genellikle cilt bakımı rutinleri, kremler ilk akla gelenlerden oluyor fakat sağlıklı bir cilt için cildinizi içerden beslemenin ne kadar kıymetli olduğunu hatırlayın. Öyle ki yeterli ve dengeli beslenme birçok sağlık durumunda olduğu gibi cildiniz üzerinde olumlu etkilere sahip. Bazı besinler sağlıklı bir cilt için size yardımcı olurken bazı besinler ise inflamasyonu arttırarak akne gibi cilt problemlerine sebep olabilir.
Her şey bağırsaklara iyi bakmakla başlıyor
En büyük organımız cilt ve ikinci beynimiz olarak da tanımlanan bağırsakların ‘cilt-bağırsak aksı’ ile birbirlerine bağlı olduğunu biliyor muydunuz? Bağırsak-cilt ekseni, bağırsak mikrobiyomu ile cilt sağlığı arasındaki çift yönlü ilişkiyi ifade ediyor. Araştırmalar bağırsak ve cildin sürekli olarak bağırsak cilt ekseni aracılığıyla iletişim halinde olduğunu gösteriyor. Yani bağırsaklarınızdaki bakterilerin dengesinin bozulması, kötü bakterilerin sayısının artması; akne, cilt kuruluğu ve kızarıklık gibi bazı sorunlarla kendini gösterebiliyor. International Journal of Molecular Sciences dergisinde yayımlanan bir çalışmada, araştırmacılar bağırsak mikrobiyomu ile dermatolojik hastalıklar arasındaki ilişkiyi değerlendirmiş, sonuçlar ise probiyotik ve prebiyotik tüketiminin önemini bir kez daha vurguluyor. Özellikle lif oranı yüksek besinlerin prebiyotik açısından zengin olduğunu hatırlatmak istiyorum. Prebiyotik besinlere baklagiller, yulaf, muz, enginar ve soğan-sarımsak gibi gıdaları örnek verebilirim.
Güzellik uykusu gerçeği
Günlük hayatta pek çok kez kullanılan ‘güzellik uykusu’ terimini bilimsel bakış açısıyla değerlendirmeye ne dersiniz? Kaliteli uykunun cilt sağlığınız üzerinde olan etkisine dair pek çok araştırma var. Araştırmalar yetersiz uykununu çizgi ve kırışıklıkların artmasına, cilt tonu düzensizliklerinin oluşmasına ve hatta sivilce problemlerinin artmasına neden olabileceğini belirtiyor. Yani ‘güzellik uykusu’ terimi aslında uyku ve cilt ilişkisini çok iyi tanımlayan bir terim. Derin uykudayken vücudumuz hücre ve doku onarımına yardımcı olan büyüme hormonu üretiyor, ayrıca uyurken vücudunuzda cildin daha güçlü ve esnek olmasına yardımcı olan bir protein olan kolajen sentezleniyor.
Uyku esnasında vücudunuz metabolik olarak dinlenirken, cilt de yenilenmeye ve onarımına başlıyor. Dinlenmiş bir cilt ise daha canlı, parlak görünüyor. Gün içerisinde 7-8 saat uyuyor olmaya özen gösterin, karanlık bir ortamda uyumaya ve uyku hormonu melatonin sentezini desteklemek için 23.00-05.00 saatleri arasında uykuda olmaya özen gösterin.
Cildin iki düşmanı tuz ve şeker
JAMA Dermatology dergisinde yayımlanan araştırmada, cilt sağlığı ve sodyum arasındaki ilişki incelenmiş ve atopik dermatit (AD) üzerinde durulmuş. Araştırmada yüksek sodyum alımının egzama teşhisi ve şiddeti ile ilişkili olduğu bulunmuş. Tuz miktarınızı gözden geçirip yerine şifalı baharatlardan zencefil ve zerdeçal gibi baharatları arttırabilirsiniz. Zerdeçal, egzama ve sedef hastalığı gibi hastalıklarda cilt dostu olarak rol oynar. Antioksidan, anti-mikrobiyal ve anti-inflamatuvar etkisi ile cilt sağlığınızı destekler.
Gelelim şeker tüketimine. Yapılan bazı araştırmalar, yüksek miktarda işlenmiş, şekerli gıda içeren bir beslenme programının vücutta insülin benzeri büyüme faktörü (IGF) adı verilen bir hormonda artışa neden olabileceğini gösteriyor. Yüksek IGF seviyeleri, inflamasyonu arttırarak, akne oluşumu ile ilişkilendiriliyor.
Doğal nemlendirici: Yeterli su tüketimi
Yeterli su tüketimi başta toksinlerin dışarı atılmasını sağlaması olmak üzere vücutta pek çok olumlu etkisi gösterir. Bunlardan biri ise cildin nem dengesine katkıda bulunmasıdır. Sıvı tüketiminin yeterli ve dengeli bir biçimde olması hem soğuk kış aylarını daha rahat atlatmanız hem de cilt sağlığınız için önemli. Sıvı kaybıyla birlikte cilt elastikiyetini kaybederek bazı cilt problemlerine davetiye çıkarabilir. Günlük minimum ihtiyacınız olan su miktarını vücut ağırlığınızı 30 ml. ile çarparak pratik bir şekilde hesaplayabilirsiniz.