Hatay, her daim onurlu, her daim çalışkan...

25 Ekim 2020

Adana ile başlayan ‘Anadolu Kaplanları 2020’ yazı dizimiz, geçtiğimiz hafta boyunca Bursa, Konya, Van, Gaziantep, Kocaeli ve Malatya ile devam etti. Her biri farklı tarihi, coğrafi ve demografik özelliklere sahip ve yıllardır bıkmadan, usanmadan ülkemiz ekonomisine katkı, vatandaşa umut vermekte olan bu iller, aynı zamanda dünya çapında birer turizm yıldızı esasında...

Zengin tarih, kültür ve hoşgörü...

Hristiyanlığın ilk yayıldığı, Hristiyan adının ilk kullanıldığı, ilk kilisenin kurulduğu topraklar burası. Hatay’da hiçbir şey ve hiç kimse sıradan değil esasında. Hoşgörülü, ama çılgın, bir o kadar da öz güvenli insanların şehri burası.
Bugün Hatay’ı ve turizm yatırımlarını yazmaya karar verince, hem başarılı bir turizmci hem de iflah olmaz bir Antakya sevdalısı sevgili arkadaşım Lamia Öğütmen’i aradım. O kadar çok şey anlattı ki, hepsini bu haftaya sığdırmak mümkün değil. Dolayısıyla ilerleyen haftalarda bir başka Hatay yazısı yazmak şart oldu.
The Museum Hotel Antakya

Turizmci olmanın sanırım ilk şartı, biraz çılgın olmak.

Yazının Devamı

ANADOLU’NUN TURİZM KAPLANLARI

18 Ekim 2020

Geçtiğimiz hafta bizim gazetede ‘Anadolu Kaplanları 2020’ isimli yeni bir yazı dizisi başladı. Aynı isimli yazı dizisinin ilk sürümünü bundan tam 24 yıl önce, turizmde kariyer planları yapan genç bir yönetici olarak heyecanla okumuş, sonrasında da o yıl toplam 24 milyar dolar civarı ihracat gelirimiz varken, tek başına bunun dörtte biri kadar, yani 6 milyara yakın, gelir getiren turizmden neden hiç bahsedilmediğini merak etmiştim. 24 yıl sonra Milliyet, Anadolu Kaplanları’nı bir kez daha konuk eylerken, o yıllarda eksik kaldığını düşündüğüm turizmle ilgili yazmamak olmazdı.

Turizmin Kaplanları

1996’da ele aldığımız illere şöyle bir bakarsanız, pek çoğunun aynı zamanda ülkemizin önemli turizm merkezleri de olduğunu, yani Turizmin Kaplanları da olduklarını göreceksiniz. Hepsini bu sınırlı alana konuk etmek mümkün değil. Ama birkaç tanesi var ki gerçekten inanılmaz başarılara imza atmış durumdalar. Bunlardan biri de özel sektör, devlet ve yerel yönetimlerin yaptığı turizm yatırımlarının gerçekten herkesi

Yazının Devamı

ARABA KULLANMANIN EN KEYİFLİ OLDUĞU MEVSİM

11 Ekim 2020

Sonbahar özellikle araba kullanmayı seven ve aynı zamanda tarihe meraklı olanlar için yılın en güzel zamanı. Hafta sonları hem şehir içinde keyfini çıkaramadığınız otomobilinizle zaman geçirebilir hem de tarih kokan antik kentleri keşfedebilirsiniz. Yurdum toprakları tarih konusunda o kadar zengin ki neredeyse adım başı ya bir antik kent ya da muhteşem bir müze var.
Hafta sonu programınızı yapmaya rotanızı belirleyerek başlayın. Bir gün için toplam sürüş 300 km.’yi/ 4-5 saati geçmesin ve teker en geç sabah 07.00 gibi dönsün. Hiçbir yere yetişmeye çalışmıyoruz, dolayısıyla mutlaka 1.5-2 saatte bir kısa bir mola verin. Bir antik kent için ortalama iki saat, müzeler için ise iki saat ayırın derim.

Gezmeyi bitirir bitirmez araca atmayın kendinizi. Eğer varsa çıkışta bir mekan, çekin bir iskemle altınıza bir de kahve söyleyin, yoksa kendiniz yapın bir kahve, bulun bir taş çökün üzerine, ödüllendirin kendinizi.

Unutmamanız gerekenler

Unutmadan bir ufak araç içi buzdolabı, bir araç içi

Yazının Devamı

Güzel şeyler de oluyor hayatta

4 Ekim 2020

Aylardır Covid-19 ve hayatımıza etkilerini konuşuyor, pek çok yeni kavramla uygulamaya alışmaya, her şeye rağmen normal bir yaşam sürmeye çalışıyoruz. Her ne kadar tüm sektörler bir şekilde etkilendiyse de, en büyük kayıp turizmde... Mesela İstanbul otellerinin yüzde 80’i kapalı. Dünyanın önde gelen veri ve analiz şirketlerinden STR’ın hazırladığı raporlara bakıldığında ise ülkemiz otellerinin doluluk oranı yüzde 34.7’de kalırken, İstanbul’da bu oran yüzde 29.5.
Sektör temsilcilerine göre kaybın yüzde 99’u bulduğu seyahat acentelerinin durumu ise çok daha vahim. En köklü ve kurumsal olanları dahil yaklaşık 10 bin acente hiçbir destek alamadan ayakta kalma savaşında. Merak edenlerin, sevgili Abbas Güçlü’nün 12 Temmuz’da ‘Acentalar zora girerse turizm de zora girer’ başlıklı yazısını okumasını tavsiye ederim.
Tam içimi karartan verileri inceliyordum ki, üyesi olduğum turizm STK’larından SITE Türkiye grubuna birbiri ardına düşen iki mesaj her şeye rağmen geleceğe umutla bakmak

Yazının Devamı

SONBAHARDA İSTANBUL’DA SANAT

27 Eylül 2020

Bu hafta yurdun her köşesinde birbirinden çekici programlar ve aktiviteler sanatseverleri beklemekte. Gerekli önlemler alındığında ve kurallara uyulduğunda, küresel salgına rağmen, güven içinde yapılacak birbirinden farklı pek çok güzel program sizleri çağırmakta. Tüm bunlara bir de çevrim içi program ve gezileri eklersek, esasında seçenekler eskiye göre çok daha fazla. Sadece yeni şekil ve şartlara uyum sağlamak gerekiyor. Geçtiğimiz hafta başladığımız İstanbul ve sanat konusuna bu hafta İstanbul Modern’den iki yeni proje ve muhteşem bir filmle devam ediyoruz.

Perşembeleri ücretsiz

Bildiğiniz gibi Galataport inşaatı nedeniyle İstanbul Modern, Beyoğlu’ndaki geçici mekanında. Ve bu muhteşem müze 22 Eylül’den bu yana perşembeleri
11.00-17.00 saatleri arasında tüm sanatseverlere, salıları ise 14.00-17.00 saatleri arasında 18-25 yaş arası gençlere ücretsiz. Bu projenin arkasında ise Borsa İstanbul var.
Sanatseverler İstanbul Modern’deki tüm sergileri ücretsiz gezip ayda bir kez gerçekleştirilecek etkinlik,

Yazının Devamı

ŞEHR-İ İSTANBUL SANAT VE KÜLTÜR DOLU GÜNLERİ ÖZLEDİ

20 Eylül 2020

Bu hafta eylül ayının ikinci yarısı için Şehr-i İstanbul’da yapmayı planladıklarımın listesini çıkarırken fark ettim ki, sanat ve eğlence çoktan yeni normale uyum sağlamış durumda... Yaz yavaş yavaş veda etmeye hazırlanırken, sanat merkezleri, tiyatrolar, sergi salonları da yeniden sanat severleri ağırlamaya başlamış.

Aylardır yorulan ruhunuzu dinlendirmenin, yaşamın güzelliklerinin farkına varmanın en güzel yolu olan sanat ve kültür etkinliklerinden seçtiklerim aşağıda...

Eylül ayı başka güzel...

İstanbul Modern, sinemaseverleri  27 Eylül’e dek Modern Çin Sineması’nın en güncel filmlerinden bir seçki sunduğu ‘Hikâye Çin’de Geçiyor’ programıyla ağırlıyor.

Programda Cannes’da Altın Palmiye’ye  aday olan ‘Güney İstasyonu’nda Randevu’, Zu Feng’in polis dramı ‘Changsha,’ Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan için yarışan ‘Tehlikeli Oyun’, Tibetli yönetmen Pema Tseden’in yeni eseri ‘Balon’ gibi önemli filmler yer alıyor.


Yazının Devamı

BODRUM YOLUNDA KÜLTÜR MOLASI: EUROMOS

13 Eylül 2020

Bu hafta konuk edeceğimiz Euromos, önemi fark edilemeyen antik yerleşimlerimizden... Anadolu’daki en güzel tapınaklarından birine ve harika bir agoraya ev sahipliği yapmasına, en yoğun trafiğe sahip şehirlerarası yollardan birinin hemen kenarında olmasına rağmen, yıllardır gözardı edilmekte nedense. Antik Çağ’da ‘Karya’ diye anılan coğrafyada yer alan kentin Yunanca adı Euromos. Karya dilinde Kyromos ya da Hyromos diye anıldığı ve komşusu
Mylasa’dan sonra Karya’nın en önemli ikinci kenti olduğu söyleniyor. Roma İmparatorluğu, Rodos, komşu şehirler Mylasa ve Iasos ile güçlü ilişkileri sayesinde gelişen ve zenginleşen kent, MÖ 5’inci yüzyılda Attika-Delos Deniz Birliği’nin de önemli bir üyesi.

Nerede?

İzmir’e iki saat, Bodrum’a ise bir saat uzaklıkta bu küçük ama önemi büyük kent. Bodrum’a doğru yoldaysanız eğer Bafa Gölü’nü solunuzda gördükten yaklaşık 20 dakika sonra Selimiye’ye varacaksınız. Euromos, köyden çıkınca yaklaşık 3 km. sonra solunuzda.
Yok eğer İzmir’e

Yazının Devamı

İSTANBUL-KUŞADASI HATTI

6 Eylül 2020

Aylar sonra zorunlu birkaç işi halletmek için yine Şehr-i İstanbul’daydım ve muhtemelen sizler bu satırları okurken, ben kasabama dönüş yolunda olacağım. Yıllardır haftanın yarısını İstanbul, yarısını Kuşadası’nda geçirirken, mart ayında pandemi nedeniyle önce şehirlerarası seyahat yasağı, sonrasında üniversitedeki derslerimin çevrim içi olmasıyla, bu gidiş-gelişler yerini ‘Kuşadası’nda yaşam’a bırakmıştı.
Marttan beri bu İstanbul’a ikinci gelişim ama gelmemi zorunlu kılacak bir şey çıkmazsa, bu yıl üçüncüsü olmayacak kesinlikle. İstanbul’da kurumsal yapıya sahip şirketler ve işletmeler dışında kimsenin pandemi önemlerine uyduğu yok, trafik her zaman olduğu gibi çıldırtıcı ve hayat çok pahalı.

Güzel ama bahtsız

Şimdi dostlar soracak, ‘Kuşadası daha mı iyi?’ diye... Seyahat yasağı kalkmadan önce pek bir rahattık. Hastalık burayı teğet geçti derken, bayramla birlikte yurdumun her köşesinden kopup gelen yüz binlerle nüfusu bir anda 7-8 katına çıkınca, doğal olarak hasta sayısı da artmaya

Yazının Devamı