“Ev kadınıyım. Eşimle 10 yıllık evliyiz. Eşim çok iyi bir insan olmasına rağmen ben mutlu değilim.
Hiçbir şeyden keyif alamıyorum. Eşim akşam eve geldiğinde yemeğini yer, televizyon izler ve yatar.
Hayatım giderek daha sıkıcı hale gelmeye başladı. Evliliğim çok monoton ve sıkıcı… Bir boşlukta gibiyim.
Bu nedenle çocuklarımla da yeterince ilgilenemiyorum. Ne yapacağımı bilemiyorum.”
***
Değerli okurum, mailinize bu yanıtı eşinizle birlikte okumanızı öneriyorum.
Evliliğinizde sorunlar varsa, bazen durup evliliğinizin nasıl gittiğine bakmalısınız.
Her şeyi alışkanlıklarınızın akışına bırakmamalısınız.
“24 yaşında genç bir kadınım. Bundan bir yıl kadar önce internette bir gençle tanıştım. Üç ay arkadaşlık yaptıktan sonra ayrıldık.
Bir süre sonra tanıştığım başka bir çocukla iki aydan önce evlendik.
İnternetten tanıştığım eski sevgilim, bundan 15 gün kadar önce beni arayarak görüşmek istediğini söyledi.
Ben de evlendiğimi kendisiyle kesinlikle görüşemeyeceğimi söyledim. Ama ertesi gün yine aradı. İlk önce açmadım. Sonra mecbur kaldım.
Bu defa, ‘Benimle görüşmezsen, gerek webcam üzerinden gerekse bir araya geldiğimizde yaptığım kayıtları hem eşine hem ailene gönderirim,’ dedi. Meğer yakınlaşmalarımızı gizli kameraya kaydetmiş.
Ben telefonu yüzüne kapattım. Bir daha da açmadım. Bu defa telefonda söylediklerini mesaj olarak gönderdi.
Çok mutlu bir evliliğim var. Ne yapacağımı bilemiyorum. Yapacaklarından çok korkuyorum. Sabahlara kadar uyku uyuyamıyorum. Bana yol gösterin.”
***
“29 yaşında üniversite mezunu genç bir kadınım. İyi bir şirkette iyi bir aylıkla çalışıyorum.
Görüştüğüm ve çok sevdiğim bir de sevgilim var. O sürekli evlenmekten söz ediyor.
Ancak ben evlenmekten korkuyorum. Çünkü arkadaşlarımdan bazılarının evlilikleri gerçekten çok problemli… Boşananlar da var.
Ailem de bir an önce yuva kurmamı istiyor. Sevgilime çok güvenmeme rağmen bir türlü evlenmeye cesaret edemiyorum. Bu gidişle asla evlenemeyeceğim.
Bana bir yol göstermenizi rica ediyorum.”
***
Değerli okurum son zamanlarda gençlerden, çok sayıda benzer mail alıyorum. Aslında korkmanız gereken evlilik değil, yanlış evlilik yapmaktır.
Evlilik hakkında doğru bilgilere sahip olarak ve evleneceğiniz insanı yeterince tanıyarak evlenirseniz sorun yaşama ihtimaliniz azalır.
“Eşimle iki yıl süren arkadaşlıktan sonra evlendik. Evlendiğimizden bu yana 18 ay geçti. 7 aylık bir oğlumuz var.
Eşimle evlendikten sonra onu hiç sevmediğimi anladım. Ona dokunmak bile istemiyorum.
Yüzünü görmemek için, eve geceleri geç saatte gidiyorum.
Ne yazık ki geç de gitsem, yemek dahi yemeden beni beklediğini görüyorum. Bu da beni daha da sinir ediyor.
Geçen hafta karşıma alıp, ‘Sen iyi bir insansın, ama seni sevmiyorum. Senden boşanmak istiyorum. Oğluma bakacak ne evin ne de paran olmadığına göre velayeti de ben alacağım,’ dedim.
Ağlamaya başladı. ‘Ben sana ne yaptım? Ne hatam varsa söyle düzeltirim. Beni oğlumdan ayırma,’ dedi.
Gerçekten hiçbir hatası yok. Ama ben onun yüzünü bile görmek istemiyorum.
Üç gün önce bu boşanma konusunu tekrar açtım. Yine ağlamaya başlayınca çok kızdım. Bağırıp hakaret ettim. İstemeden bir de tokat atmak zorunda kaldım.
“23 yaşında genç bir kadınım. Eşimle, iki aylık arkadaşlıktan sonra, bundan 15 gün kadar önce evlendik.
İlk bir yıl eşimle ailesinin evinde kalacak, sonra ayrı bir eve çıkacaktık.
İlk geceden itibaren yaşamadığım sorun kalmadı. Meğer onu arkadaşlığım süresince hiç tanıyamamışım.
Daha düğün bitmeden bana hediye edilen altınlar yok oldu. ‘Altınlara ne oldu?’ diye sorduğumda ‘Bu seni ilgilendirmez,’ diye cevap verdi.
Evliliğimizin ilk gecesi ayakta duramayacak kadar sarhoştu ve sızıp kaldı.
Ertesi günden itibaren eşim, kayınpederim ve kayınvalidem bana emirler yağdırmaya başladılar.
Evdeki yemek, ütü, bulaşık, ev temizliği gibi bütün işler üzerime yıkıldı. Onların çayını doldurmaktan kahvaltımı bile yapamıyordum.
Eşim, bana hiçbir şey söylemeden evden çıkıyor ve her akşam geç saatlerde ve sarhoş geliyordu.
“Eşimle 10 yıllık evliyiz. Bu evliliğimizden iki çocuğumuz var.
Eşim devamlı kaygılı ve endişelidir.
Çocuklar okuldan eve gelirken biraz gecikseler, beni on defa arar. ‘Mutlaka başlarına bir şey gelmiştir,’ der. Bana da ‘okulu ve servisi aramamı,’ söyler.Ben, trafikten dolayı biraz geç kalsam, telefon açar ve ‘Neredesin? Hangi kadınlasın?’ diye bağırır.
Beni de kendisine benzetti. Artık ben de sürekli kaygı ve şüpheler içindeyim.
‘İşten kovulurum diye korkuyorum, işe geç kalacağım diye endişe ediyorum.
İkimiz de aşırı derecede kötümseriz. Hayatın tadını çıkartamıyoruz. Çocuklarımız da rahat değil. Ben bu sorunu çözemezsem boşanmayı düşünüyorum. Ne yapmalıyız?”
***
Değerli okurum, bir an önce bir uzmandan yardım almanız gerektiğini düşünüyorum.
“Eşimle 7 yıllık evliyiz. Biri 6, diğeri 3 yaşında, iki çocuk annesiyim.
Son birkaç yıldır, hayatım, eşimle tartışarak ve kavga yaparak geçti. Artık dayanamayacağım.
Onu çok sevmeme rağmen bu işi yürütemeyeceğimizi anladım.
En küçük hatamda bana bağırmaya başlıyor. Ben de karşılık verince olaylar büyüyor.
Kavgalarımız sonucu, iki veya üç ayda bir annemlere gidiyorum.
Tek derdim çocuklarım…
Bir hafta önce 6 yaşındaki kızımı karşıma alıp ‘Biz babanla ayrılmak zorundayız,’ deyince ‘Ben babasız kalmak istemiyorum,’ deyip ağlamaya başladı.
İnanın çok üzülüyorum. Oğlum da daha 3 yaşında…
“Eşimle 6 yıldan bu yana evliyiz. Ben, evlendiğimden beri ara sıra başka kadınlarla birlikte oldum. Ama ona karşı her zaman saygılı davrandım.
Bundan bir yıl kadar önce bir gün işyerimde, aniden gelip odama daldığında beni bir kadınla uygunsuz durumda yakaladı.
Bu olay onu çok üzdü. Bir süre annesine gitti. Sonra, ben özür dileyip kendisine bir de araba alınca bu sorun kapandı.
O da daha sonra bu konuyu hiç açmadı. Ben de daha dikkatli olmak üzere arada bir başka kadınlarla birlikte olmaya devam ettim.
Bundan 3 ay kadar önce bir akşam eve geldiğimde eşim uyumuştu. Alt kata indiğimde bilgisayar açıktı.
Bilgisayara baktığımda başıma kaynar sular döküldü. Eşimin, bir sosyal paylaşım sitesinde bir adamla chatleştiğini anladım.
Karşılıklı yazılanlardan beni aldattığı açık seçik anlaşılıyordu.
Ondan böyle bir şeyi asla beklemezdim.