Geçen hafta Ulusal Kanal'da Sayın Sinem Fıstıkoğlu'nun konuğu oldum.
Sinem Fıstıkoğlu, doğru, tarafsız ve objektif sorular sordu. Süresiz nafakayı enine boyuna konuşma olanağı bulduk.
Bizim de istediğimiz tam da buydu; önce bu sorunun saptanması sonra da yeni mağduriyetler yaratmadan çözüm yollarının bulunması...
Bu nedenle hem Ulusal Kanal'a hem Sayın Fıstıkoğlu'na çok teşekkür ediyorum.
Aşama aşama sosyal medya mağduriyeti:
Bir:
Sosyal medyada zaman zaman öyle saldırılar oluyor ki; hayretler içinde kalıyorum. Biri bir düşüncesini paylaşıyor; "vay sen nasıl böyle dersin" diye saldırılar başlıyor. Bırakın başkasının düşüncesine saygı duymayı hakarete varan yorumlar birbirini izliyor.
İki:
Sonra tam bir linç başlıyor. "Sen kimsin? Ne demek istiyorsun?" gibi saldırılar çoğalarak devam ediyor. Hatta küfür ve hakaretler...
Bu haftanın ilk günü, NTV'de "Bana Söz Ver" programında Sayın Simge Fıstıkoğlu'nun konuğu oldum.
Süresiz nafaka ile ilgili olarak enine boyuna konuştuk. Objektif ve doğru sorular sorarak, bana, bu önemli sorunu ve çözüm yollarını açıklama olanağı sağlayan Sayın Simge Fıstıkoğlu'na çok teşekkür ediyorum.
***
Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü...
O halde bir durum değerlendirmesi yapalım.
***
*Kadın-Erkek eşitliği deyince fiziksel eşitlik anlayıp "Hadi canım, nasıl eşit olur?" diyenler; biz fiziksel eşitlikten, kas gücünden değil, yaşam koşullarındaki eşitlikten söz ediyoruz.
*Kadın haklarını savunuyorum, derken kadın- erkek düşmanlığı yaratanlara; bunun hiç kimseye yararı yok.
*TÜİK verilerine göre 2018 yılında evlenmeler yüzde 2,9 azalırken, boşanmalar yüzde 10,9 arttı.
***
Evliliklerin azalmasında yüzünü bile hatırlamadığı eşine nafaka ödeyenlerin çektiği dramın etkisi hiç mi yoktur?
*Hukuken, bir insan sebebiyet vermediği bir sonuçtan sorumlu olabilir mi? Kadın yoksulsa veya çalışmadığı için geçimini çıkaramıyorsa, bunun nedeni boşandığı eşi midir?
***
*Nafaka süresiz olarak devam etsin diyenler, kadınların; kendi ayakları üzerinde durmaları ve kendi başarı öykülerini yazmaları mı, yoksa 30 gün boyunca bitmiş bir evlilikten yasa zoruyla gelecek nafakayı beklemeleri mi daha doğrudur?
***
*Aslında nafaka süresiz değildir, sürelidir, diyenler;
*Süresiz nafaka mağdurlarını anlamak farkındalık, kendimizi onların yerine koymak öz farkındalıktır.
***
*Boşanırken bir günlük evli olsan da süresiz nafakadan sorumlusun.
*Hiç kusurum yok diye kurtulmazsın.
*Paran yoksa ve ödeyemiyorsan hapse girersin. Cezan paraya çevrilemez, hapis de yatsan yine de borcun borçtur.
*Engelli olman da seni kurtarmaz.
*Eski eşin asgari ücretle çalışıyorsa bile nafaka yükümlülüğün kalkmaz.
*Yeniden evlilik yapsan, giderlerin artsa da sorumluluğun devam eder. Evlendiğin eşin ve çocukların da hiç de içinde olmadıkları bu sorunun parçası haline gelirler.
Nafaka konusunda kısa notlar:
4 Tür nafaka var:
1)Tedbir nafakası: Evlilik birliği devam ederken ödenen nafaka
2) İştirak nafakası: Çocuklar için ödenen nafaka.
3) Yoksulluk nafakası: Eşe süresiz ödenmesine karar verilebilen ömür boyu nafaka.
4) Yardım nafakası: Yakın akrabalar, örneğin; yoksul olan anne ve babanın çocuğundan talep edebileceği nafaka.
***
*"Ömür boyu nafaka yeni başlamış gibi "Ne zamandan bu yana var?" diye soranlara;
Çocuğun velayeti annede ise baba, babada ise anne çocuğunu icra yoluyla almak zorundaysa hem maddi hem manevi büyük sıkıntılar yaşıyorlar.
Bu durum, çocuk için de hiç de kolay bir durum değil.
Mahkeme tarafından belirlenen günlerde çocuğunu görmek isteyen anne veya baba, maddi açıdan çok rahat değilse işi daha da zor.
Çocuğunu mahkeme kararıyla görmek isteyen ebeveynin öncelikle mahkeme kararını icraya koyması gerekiyor.
Değerli okurlarım, bana gelen maillerden internette şantaja uğrayan çok sayıda mağdurun olduğunu öğrenmiş bulunuyorum.
Mağdurlar özellikle genç kızlar ve genç kadınlar…
Önce bir sosyal paylaşım sitesinden tanışma, arkasından güven oluşturup gizlice çekilen resim veya videolarla şantaj…
“Resmini veya video görüntülerini internette yayınlarım” şantajıyla mağdur genç kız veya kadın ya birlikte olmaya zorlanıyor veya sürekli para isteniyormuş.
Bu durumun mağdurlarına önerilerim:
*Kendinizi sakın suçlamayın, siz bu olayın mağdurusunuz ve hukuk sizin yanınızda…
*Sakın şantaja boyun eğmeyin. Yaşadığınız sorunu yakınlarınızla paylaşın ve haklarınızı arayın.
*Şantaja boyun eğerek bu sorunu aşamazsınız. Bu şantajlar devam edebilir.