Dönüşü muhteşem oldu

11 Eylül 2018

Ay-yıldızlı ekibimiz, Uluslar B Ligi 2. Grup 2. maçında tarihi bir galibiyete imza attı. Thelin’in golü ev sahibini öne taşıdı. Claesson’un füzesi farkı artırdı. Ancak millilerimiz mücadeleyi bırakmadı. Önce Hakan Çalhanoğlu’yla umutlarımız arttı, daha sonra Emre sahne aldı, art arda İsveç filelerini iki kez sarsarak takımımızı zafere taşıdı.

İlk yarının istatistik bilgilerine bakıyoruz, topla oynama yüzdesi Türkiye 64, İsveç ise yüzde 36... Buraya kadar iyi, açıkcası rakibimize bu yarıda iyi de baskı yaptık, savunmalarına kapattık, gelin görün ki, yine golü kalemizde gördük! Thelin kafa şutunda top direkten dönüyor, savunmamızı adeta seyrediyor, inanılır gibi değil! Bu yarıda biz de fena pozisyonlar yakalamadık değil, ama atamıyoruz kardeşim, atmayı beceremiyoruz bir türlü!

Neyse ki, ikinci yarı Lucescu’nun da oyuncu hamleleriyle ayağa kalktık, iki kez geriye düşmemize karşın pes etmedik, rakibi sahasından çıkarmadık, Emre Akbaba’nın iki şık golüyle, İsveç’i evinde devirdik. Kazanma hırsımız ve oyun disiplinimizinden bir milim taviz vermedik, üç puanı kaptık. İşte biz böyle bir milli takımı özlüyoruz ve istiyoruz, aferin çocuklar.

Dakika 29...Rakibe baskıyı artırdığımız

Yazının Devamı

Üretiyoruz, atamıyoruz!

8 Eylül 2018

A Milli Takım’ımızla yeni bir başlangıca, yeni bir umuta yelken açtık... UEFA Uluslar Ligi 2020 Avrupa Şampiyonası’na katılma adına bir fırsat, yani kısa yoldan gitme şansı, belki çok zor, dedik ya bizimkisi umut, niye olmasın?

Teknik direktör Lucescu, A Milli Takım’daki değişim için aylar önce düğmeye bastı, yeni ve yarışmacı bir takım yaratmak için. Tabi ki, köklü değişim için zaman gerek, bu genç jenerasyonun aralarına tecrübeli oyuncuları serpiştirmekten daha doğal ne olabilir. Artı kadroda çok sayıda oyuncumuzun Avrupa’nın çeşitli takımlarında top koşturması bizim en büyük avantajımız, yeter ki orta alanda topa sahip olalım, savunmayı zor durumda bırakmayalım!

Rusya, Dünya Kupası’nda çeyrek finalde Hırvatistan’a elendi, dememiz o ki kolay bir rakip değil.. Nitekim, konuk takım, baskılı oyunun karşılığını 13. dakikada Cheryshev’in golüyle aldı. Ahhh şu takım savunması ahhh! Her nedense bunu bir türlü beceremiyoruz arkadaş... İyiler, hoşlar, ama tehlikeli bölgede elimizi ayağımıza dolaşıyor! Neyse ki, ilk yarının bitimine dört dakika kala, Serdar Aziz’in nefis golüyle soyunma odalarına moralli giderken, tecrübeli futbolcumuz nazara geldi, sakatlandı.

Orta alanda rakiple kora-kor

Yazının Devamı

Yılın en centilmeni

6 Eylül 2018

Sporun barış ve dostluk olduğunu yazmaktan, söylemekten dilimizde tüy bitti! Valla Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un bu doğrultuda attığı adımlar, kişisel olarak bana umut veriyor.
Rahmetli efsane Başkan Süleyman Seba’nın da farklı renklere olan saygısını anımsayın. Beşiktaş şampiyon oluyor, gelin görün ki, Seba rakibe olan saygısından futbolcuların sevinmesine bile izin vermediği dönemleri biliyorum. Düşünün koca Fenerbahçe takımı rakibine sahasında yeniliyor, Sayın Ali Koç, soyunma odalarına kadar giderek Kayserispor’lu futbolcuları kutluyor.
Sadece bu mu? Konuk takım Kayseri’ye sorunsuz ulaşıp, ulaşmadığını soruyor. Hiç böyle bir başkan fotoğrafıyla karşılaştınız mı eyyy diğer başkan ve yöneticiler? Pek de alışık olmadığımız bir tablo!
Dileriz Sayın Koç’un bu anlamlı davranışı, diğer kulüplere de örnek olur, o yanıp tutuştuğumuz barış ortamını hep birlikte yaratırız. Yeter ki, sporun, ülkeleri, insanları birbirine yaklaştıran dostluk köprüsü olduğunu bilelim, dilimize sahip çıkalım!
İnanın kavga ve gürültüden bıktık. Şu güzelim oyunu söylemlerinizle bozmayın, germeyin. Bir spor tutkunu olarak, Sayın Ali Koç’u kutluyor ve ayakta alkışlıyorum. Sayın Koç’u, şimdiden, yılın

Yazının Devamı

Sorun orta sahada!

3 Eylül 2018

Beşiktaş’ı rakiplerinden ayıran özellikleri var... Örneğin, baş döndüren pas trafiği... Güçlü bir orta sahası, ofansif kramponların fazla oluşu, üçüncü bölgede yaptığı baskı... Bunların hangisi var şu anda? Eee buna ilaveten takımın yaş ortalamasının yüksek olmasını da eklersek, ne dediğimiz anlaşılır. Kaldı ki orta sahanız güçlü değilse, sonuca gitmekte zorlanırsınız, işiniz şansa kalır! Orta saha benzetme yerindeyse dökülüyor! Golü zor buluyor, bırakın farka gitmeyi, golü kalesinde görüyor, üç puan kuş olup, uçuyor!

Şenol hoca, orta sahadaki sıkıntıyı biliyor, uyarıyor, ama görüyoruz ki olmuyor, hocam olmuyor! Medel tek başına ne yapsın, oraya koş, buraya koş, adam çırpınıyor! Tamam, Pepe ve Vida, uluslararası oyuncu, ama orta sahanın güçsüz oluşu, onları da zor duruma düşürüyor, bunu dün de gördük. Lima’nın 10. dakikada yakaladığı pozisyonu anımsayın. Ofansa çıkışları da sıkıntılı Kartal’ın malesef gerekli çoğunluğu bir türlü yakalayamıyor!

İşte bu faktörler Kartal’ın üç puana kanat çırptığı maçlarda bile göze çarpıyor! Koca bir ilk yarıda dişe dokunur, bir pozisyon var mı, ben göremedim! Oğuzhan ve Tolgay, gerçek performanslarının çok uzağında! Bu da pozisyon üretimlerine

Yazının Devamı

Pepe forvete!

31 Ağustos 2018

Beşiktaş ile Partizan’ı kantara koymanın yanlış olacağını savunmuştuk daha önce, yanılmadık. Deplasmandan avantajlı skorla dönen Kartal, UEFA Avrupa Ligi’ni ilk yarıda iki golle garantiye aldı. Haaa taraftarların elbette korkuları vardı, onlar da haklıydılar. İç hatlarda sıkıntılı maçlar ortaya koyan Beşiktaş’ın bu negatif tablosu, soru işaretleriyle doluydu.

İlk yarıya bakın, o takır-takır top oynayan, rakibini pas trafiği ile boğan Kartal’ın yerinde yeller esiyordu! Ne tempoyu yükseltebildiler, ne de rakibe baskı yapabildiler! Eeee bu tip maçlarda iyi oyundan çok, skor tabelasının önemi var. Kartal, bu anlamda becerikliydi. Önce Pepe, ardından da Necip’in yerine oyuna giren Oğuzhan, kalitesine yakışır bir gole imzasını atarken, moralini yeniden kazandı. Antalya maçındaki protestoların gölgesinde oyuna giren Oğuzhan’ın hâlâ o anın etkisinde, golü attıktan sonra aşırı sevinemeyişi de bundandır. Ne dersiniz sevgili taraftarlar?

Hazır Pepe’den söz açılmışken, valla tecrübeli futbolcunun burada olması büyük şanstır. Adam hem savunmayı toparlıyor, serbest atışlarda, ileri çıkıyor, pozisyon arıyor, gollerini de atıyor. Acaba, gol yollarında sıkıntı çeken Beşiktaş’ta Pepe forvete çekilse

Yazının Devamı

Beşiktaş çökmez!

30 Ağustos 2018

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’ı yıllardır tanırım, içinden geçenleri diline yansıtacak kadar cesur bir fotoğraftır. Yaptıkları, başarıları ortada... Hem stadı yıkacaksın, bir yandan yenisini yapacaksın, artı hep yarışın içinde olacaksınız. Bu zorlu süreçte iki sezon ipi göğüsleyeceksiniz, kolay bir iş mi Allah aşkına? Başkan Orman’ın yaptıkları ve başarıları küçümsenmeyecek kadar büyüktür. Stat ve transfer, başlı başına ekonomiyle paraleldir.
Lafı eğip-bükmeden, günümüze yani duayyen ağabeyimiz Şansal Büyüka’nın Başkan Fikret Orman ile yaptığı söyleşiye gelmek istiyorum. Başkan Orman, ‘kavga yok’ dese de, biliyoruz ki, yönetim içinde sıkıntılar var, olağanüstü kongre kararının temelinde de bu yatıyor zaten. Dememiz o ki, şurada olağan kongreye 9 ay kalmış, durup dururken niye bu kararı aldınız ki Sayın Başkan? Yeni bir seçim, zaman ve para kaybıdır, bunu bilir, bunu söyleriz. Yani Başkan Orman, kongreye her yönüyle değişime uğramış, yeni heyecan ve yeni fotoğraflarla katılacak. Böylesi fotoğrafları bulmak da şu ekonomik kriz ortamında çok zordur, zor! İşin özeti Başkan, yönetimde köklü bir değişikliğe giderken, diğer bir anlamda ‘güven’ tazelemeyi de hedefliyor, haklıdır.
Başka

Yazının Devamı

Terim zoru sever

28 Ağustos 2018

Ekonomik şartlar malum, yeni oyuncular almanın zorluğunu söylemeye gerek yok. Fatih hocamızı iyi tanırız, oyun felsefesini iyi biliriz, zor şartlarla boğuşmak onun işidir, sever.

Galatasaray, Devler Ligi’nde ülkemizi temsil edecek, haaa bu kadroyla başarıyı yakalar mı, şimdiden ahkam kesmek, pek de doğru olmaz. Ne var ki, Terim kadroyu verimli kullanmayı iyi bilir. Örneğin tecrübeli hoca, Sinan Gümüş’ü ideal kadroya monte etmek istiyor, o şansı da veriyor. Sürekliliği yakaladığı anda bunu başaracağından bir milim kuşkum yok. Attığı ikinci gol, bunun en büyük göstergesidir.

Şimdi, “Gomis gitti, niye gitti, neden gönderildi” tartışmalara girmenin kimseye yararı yok. Eldeki tek alternatif şimdilik Eren Derdiyok... Sorumluluğu yüksek, biraz özgüvene biraz da takım arkadaşlarının desteğine gereksinimi var.

Nereye varmak istiyorum, hafızalarını biraz zorlayın, Fatih Terim’in elinde becerisi yüksek, gol yollarında etkili bir oyuncu grubu varsa - ki var- gerekirse forvetsiz takımı sahaya sürer, farklı bir oyun sistemiyle o anki kadroya verimlilik kazandırır. Bunu bilir, bunu söyleriz. Dünkü farkın yaratıcılarına bakın, ne demek istediğimiz anlaşılır.

Oyundan önce Emre Akbaba’ya bir paragraf

Yazının Devamı

Ayağına kurşun sıkmak!

27 Ağustos 2018

Başarılı olmuş teknik direktörlerimizi eleştirmeye pek gönlüm razı olmuyor. Ne var ki, gözle görülür hatalar yapılırsa, bize de bu hak doğuyor! Örneğin Şenol hocamız, oturmuş kadronun temel taşlarıyla oynamak, ayağınıza kurşun sıkmaktır! Gökhan Gönül, sağlamsa niye yedek? Adriano’nun verimli olacağı yer belli, niye savunmanın sağında? Gökhan’ı yedek oturtmak, tehlikelere davetiye çıkarmaktır! Valla, Caner’e helal olsun, o nasıl bir ciğerdir, benzetme yerindeyse, sol tarafı koridoru çevirdi, orta yapıyor, fırsat buldukça şutunu atıyor, yüreğini ortaya koyuyor. Ancak onun çabaları yenilgiye engel olamıyor, bu kadar fırsatı harcarsanız, olacağı da budur!

İlk yarıda topla oynama yüzdesi 73’e 27 Beşiktaş lehine. Bu kadar topa sahip ol, dört şahane fırsat üret, golle taçlandırma! Ne oldu? Rakip üç kez geldi, üçünü de gol yaptı.Hele bir Oğuzhan’ın kaçırdığı iki fırsat var ki, gözlerime inanamadım arkadaş! 34’teki pozisyonu, inanın penaltıdan kolay, kaçarı yok! Haaa iki net fırsatı gole çeviremeyen Oğuzhan’a tepkiye de anlam veremedim, taraftara yakıştıramadım! Unutmayın ki, bu kadroyla Beşiktaş sezona devam edecek!

Utku Yuvakuran, 1.92 boyunda çok genç ve yetenekli, ilk kez bir lig

Yazının Devamı