Arabanın klimaları bile serinletmeye yetmiyor... Sıcaktan bunalmışız... “Bu klimada mı bozukluk var” diye iç geçirirken bir yandan da elimdeki not kağıtlarıyla kendimi serinletmeye çalışıyorum. Bodrum’dan, haberden dönüyoruz. Önümdeki haber notlarıyla haşır neşirim bir taraftan. Yola pek bakmıyorum. Arada bir başımı kaldırdığımda, sıcaktan eriyen asfaltı görüyorum. Hatta bu sıcakta yolun bir bölümüne yeni asfalt dökülmüş, ölümlü kaza olmuş az önce bir de....
“Bu nasıl zihniyet” diye içimden söyleniyorum.
Birden araba duruyor... Başımı kaldırdığımda ne göreyim? Kilometrelerce uzunlukta bir konvoy... “Kaza mı oldu acaba” diye düşünüyoruz. Yok. Kaza değil! Sonradan aklımıza geliyor. Bir önceki gece Aydın tarafından geldiğimiz için rastlamadığımız yol çalışması bu. Nasıl olur da unuturum? Daha birkaç gün önce haber fotoğraflarına bakıp, “Tam da yaz dönemi olacak iş mi?” diye kızdığım yol çalışmasına denk gelmişiz. “Ne? Olamaz!” diyorum. Hemen haber geliyor gözümün önüne. Ne diyordu haberde?
“Hem Yatağan hem de Ortaklar -Söke -Milas yolunda genişletme çalışmaları kapsamında dinamit patlatılıyor. Bundan habersiz sürücüler en az iki saat beklemek zorunda kalıyor, araç kuyrukları uzadıkça uzuyor. Ortaklar -Söke -Milas arasının 14.00-16.00 saatleri arasında trafiğe kapatılacağı uyarısı, çalışma bölgesinden kilometrelerce öncesine konulmuş tek levhayla yapılıyor. Saatlere de uyulmuyor. Zaman zaman 13.00-18.00 arasında geçişe izin verilmiyor. Kötü sürprizle karşılaşanların tatil keyfi kaçıyor.”
Tam bombanın ortasında kaldık anlayacağınız. Etrafa sorduk “Ne zaman açılır” diye. Bazen 2 bazen 4 saat yanıtını alınca başladık mı kara kara düşünmeye. Sıcak bir yandan, telaş bir yandan, uzadıkça uzayan konvoy bir yandan... Sonunda karar verdik. Yatağan -Çine- Aydın üzerinden İzmir’e dönüyoruz. Yolumuz uzadı, zaten o yol da toz-toprak içinde. Orada da çalışma sürüyor.
İzmir’e girene kadar, saymadığım laf kalmıyor. Yaz günü olacak iş mi bu? Haydi biz iş için katlandık. Ya tatilciler, turistler? Güzel bir tatilin sonunda yaşanılacak bir işkence değil ki! Bu saçmalık da zaten bir bizde görülür.
Benim bu yol çalışmasından anladığım başka bir şey daha var. Ki o tarafta tatile giden birkaç arkadaşım da aynı düşüncedeydi. Bu çalışma bilinçli. Acaba insanlar o tarafa tatile gitmesin mi isteniyor? Ee bu işkencenin sebebi ancak bu olabilir. Turizm sezonunda, saatlerce yolda kalmayı kim göze alır? Kim bir daha o tarafa tatile gider?
Sanırım bunun adı; “Bodrum dolaylarına gitmeyin” den başka bir şey değil.