Banu Şen

Banu Şen

banu.sen@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

BİRBİRLERİNİ ilk gördükleri anda, o malum elektriğe kapılırlar... Erkeğin gözleri parlar, kadının elleri titrer. O andan itibaren daha çok görüşmek için fırsat arar, yaratırlar. Aşk bu... Yerinde durmaz, hızla ilerler. Engel de yoksa eğer; sonu çoğunlukla evliliğe gider.
Birbirini delice seven, sevdiceğine bir an önce kavuşmayı isteyen çift, sonunda nikah masasına oturur. Tam nikah kıyılacaktır ki, o da ne: “Durun, siz evlenemezsiniz!!!”...
Ya da...
Evlenirler... Hayatın bilindik akışının tersine; hiçbir terslik olmaz. Hep mutludurlar. Çocukları olur, hayatları bir çok insanın tersine hep mutlulukla doludur. Sonra bir gün, biri çıkar gelir. Anlattıklarıyla mutlu hikaye, kaderin fena bir cilvesiyle yüz yüze gelir, “Aslında, siz...!!”
Genelde Türk filmlerinde ya da romanlarda alışık olduğumuz bir sahnedir bu. Mutlu çiftin en mutlu anında, tam da “Evet” diyecekken: “Durun siz evlenemezsiniz. Çünkü kardeşsiniz” diye haykırır biri. Ya da en mutlu anlarında, “Aslında siz kardeştiniz” diye gerçeği anlatır, ortaya çıkıveren gizli tanık.
O filmleri seyrederken ya da o hikayeleri okurken, gerçek hayatta hiç karşımıza çıkmayacak sanırız. “Filmlerde ya da kitaplarda olur sadece” diye düşünürüz. Oysa gerçek hayatta da böyle bir trajedi herkesin karşısına çıkabilir.

Çıkmıyor da değil!
İrlanda’nın Leinster vilayetinde yaşayan bir çift birbirlerine aşık olup, yıllarca birlikte yaşayıp çocuk sahibi olduktan sonra kardeş olduklarını öğrenmiş. Oğullarının ileride zorluk yaşamasını istemedikleri için gerçek adlarını gizleyen çift, James ve Maura olarak anılıyor. Hikayeleri ise şöyle ortaya çıkmış:
Yıllardır annesiyle görüşmeyen James mutlu bir aile hayatı geçiren eşinin ısrarı üzerine annesini arar. Annesinin kız arkadaşının ailesini ve ne iş yaptıklarını sormasıyla gerçek ortaya çıkar.
James’in annesi 1980’li yıllarda James ve Maura’nın babası ile kısa bir ilişki yaşamış ve bu ilişkiden hamile kalmış. Bir süre sonra başkasıyla evlenen kadın James’in gerçek babasına çocuğun ondan olmadığını söylemiş. Bu durumdan şüphelenen James’in gerçek babası yıllarca oğlunu arayıp bulduktan sonra dava açmış. Ancak mahkeme sonucunda gerçeğin o sırada 5 yaşına gelmiş olan James’e söylenmemesi yönünde karar çıkmış.
DNA testiyle aynı babadan kardeş oldukları kanıtlanan James ve Maura, inanılmaz bir üzüntü ve şok yaşasa da çocukları olması nedeniyle ayrılmamaya karar verdiklerini de açıklamış.
Benim en çok aklımın takıldığı ilişkilerine devam etme kararı almaları... Bundan sonra mutlu olurlar mı dersiniz? Ya da bir çocuk daha isterler mi? İnsan böyle bir durumu öğrenince sizce ne yapar? Bana kalırsa bu çiftin yaptığını yapmaz, yapmamalı. Bağrına taş basmalı, aşkın çaktığını sandığı o elektriğin, yanlış alarm olduğunu farz etmeli.
Ama eğer bir de ortada çocukları varsa? İşte o zaman iş biraz karışık.
Amaaan benim bile aklım karıştı. Sahi, insan ne yapar?