Banu Şen

Banu Şen

banu.sen@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları

Bu şehirler para basıyor



Madrid’de kısa bir gezinti için üstü açık turist otobüslerinin sırasına giriyoruz. Otobüsler dakika başı hareket ediyor ve biz sıra beklerken, “Bu şehir para basıyor” diye düşünüyoruz. Hatta büyüğünden küçüğüne tüm İspanya şehirleri...



Gijon’a alışmak, ısınmak kolay oldu... Bir günde neredeyse tüm kenti çözdük, çünkü öyle düzenli ki... Ancak “Turco” yani Türk lafını duyan çoğu Gijonlu bazen bizi güldüren bazen de biraz kızdıran tepkiler verdi. Çoğunun tepkisi Türkiye tatilinde kazıklandıklarını düşünmesiydi... Ee biz de onları ikna etmeye, Türkiye’yi İzmir’i anlatmaya çalıştık elbette (!)
Gijonlularla en sıcak kaynaşma ise temsillerin ardından, sokaklara karışan kutlamalardı. Gijon’da meydanlardaki kafe-barlar akşamları doluyor ve eğlence meydana taşıyor. İşte yine öyle bir akşam İZDOB sanatçıları Gijonluları öyle bir coşturdu ki... Gökhan Koç ve Fahri Önoğlu’nun sesini duyan meydandaki Gijonlular, bulunduğumuz köşeye toplandı. Yüzlerce kişi İZDOB sanatçılarının aryalarına, türkülerine tempo tuttu. İZDOB’un İspanya turnesinde bir hafta boyunca kaldığımız Gijon, Asturias Bölgesi’nin önemli merkezlerinden biri... Üstelik tren ve otobüsle etraftaki şehirlere, balıkçı kasabalarına en fazla birkaç saat mesafede. Oviedo ise bölgenin başkenti. 2006 Cervantes Ödülü’nü kazanan Antonio Gamoneda, popüler şarkıcı Melendi ve Formula 1 Dünya Şampiyonası 2005-2006 Şampiyonu Fernando Alonso’nun doğum yeri olmasının yanında eski binaları korunan, büyük katedralleri dikkat çeken Oviedo sokakları pek çok filmin de seti olmuş. 2016 Avrupa Kültür Başkenti adayı olan Oviedo sokakları, adaylık yarışındaki iddiasını gösteren afişlerle de süslü bugünlerde.
Gijon’a ve Oviedo’ya yakın ve bizi en çok etkileyen yer ise Luanco oldu. Luanco İspanya’nın en kuzeyi, en üst noktası... Atlantik Okyanusu bütün güzelliğiyle bu minik kasabayı çevreliyor. Daracık sokakları, kıyısındaki balıkçı lokantalarıyla Ege‘nin tatil kasabalarını anımsatıyor. Restoranlardaki balık çeşitleri lezzetleriyle birbiriyle yarışıyor ama buraya en büyük hayat veren insanları. Sakin, mutlu ve güleryüzlüler. Kasabadaki Denizcilik Müzesi de oldukça ilginç. Karşımıza çıkan her detay bu küçük kasabadan beklenmeyecek şekilde bizi şaşırtıyor. Geceyarısına doğru son otobüsü yakalayarak Luanco’dan ayrılmak açıkçası hepimize zor geliyor.

Prado Müzesi’nde hızlı tur
İspanya’ya gelmişken sadece Asturias bölgesiyle sınırlı kalmak istemeyenler için alternatif ararken, en kısa yolun Madrid’e gitmek olduğuna, son gün, sonunda karar veriyoruz. Gijon’dan trenle beş saatte Madrid’e ulaşmak mümkün. Sabah erken yola çıkıp 12.00’de Madrid’e varıyoruz. Uyku gözümüzden aksa da, İspanya’nın kuzeyinden güneye doğru inerken yaşadığımız gözle görülür değişimi kaçırmak istemiyoruz. Bölgeler arasındaki en büyük değişimi daha Madrid Tren Garı Atocha’ya iner inmez fark ediyoruz. Günde ortalama iki milyon kişiyi taşıyan metroda kullanacağımız hattı çözmek, bulmak ve ilk görmek istediğimiz yer olan Prado Müzesi’ne varmamız bir buçuk saatimizi alıyor. El Greco, Goya ve Velazquez gibi ünlü İspanyol ressamların eserlerinin sergilendiği müzede hızlı bir tur atıyoruz. Prado’yu gezmek için iki güne ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.

Son durak, Plaza Major
Prado’dan çıkar çıkmaz, Madrid’i kısa zamanda gezmeye uygun olacağına karar verdiğimiz “sightseeing” yani İzmir’de de yeni yeni kullanılmaya başlayan üstü açık turist otobüslerine binmek için sıraya giriyoruz. Otobüsler dakika başı hareket ediyor ve sıra beklerken, “Bu şehir para basıyor” diye düşünüyoruz. Hatta gezip gördüğümüz büyüğünden küçüğüne tüm İspanya şehirleri... Zengin tarihi mirasa sahip, canlı bir kültür sanat merkezi olan Madrid sokaklarını gezerken mimarisine de hayran kalıyoruz. “Görmeden dönmeyin” tavsiyelerine uyarak son durağımız Plaza Major’da iniyoruz. Meydan; kafeler, restoranlar, sokak sanatçılarıyla dolu. Saatlerin nasıl geçtiğini anlamadan otobüsümüze yetişmek için Madrid sokaklarında koşuşturuyoruz... Madrid’deki son günümüz İspanya’ya da veda oluyor. Ertesi gün İzmir’e dönmek için yola çıkıyoruz.. İZDOB sanatçılarının unutulmaz performansları ve Büyükşehir Belediyesi’nin herkesi rahat ettirmek için gösterdiği büyük gayretler sonrası tatlı anılarla güzel İzmir’e geliyoruz...

Haberin Devamı

BİTTİ