Çeşme Devlet Hastanesi’ne ad verildi, alındı derken, Emine Çizgenakat başkanlığındaki Hastane Gönüllüleri Derneği, işbaşında olmaya devam ediyor... Hastanenin ihtiyaçları, dernek üyeleri ve bazı gönüllüler tarafından karşılanmaya çalışılıyor. Alper Çizgenakat Hastane Gönüllüleri Derneği Başkanı Emine Çizgenakat, yoğun yaz döneminde tüm çalışanların gayretiyle başarılı bir dönem geçirildiğini ve 23 yıldır süregelen çalışmaların, isim ne olursa olsun sürdürüleceğini belirtiyor.
Bu gönüllü dernek, örnek bir sivil toplum örgütü çalışması yapıyor... Genel olarak gönüllülük ilkesiyle çalışan ve topluma yarar sağlayan insanları teşvik etmek için gönüllerini almak, onurlandırmak yeterli. Bir acı olay anısına, “Başka canlar kaybolmasın” ilkesiyle çalışmalarını sürdüren dernek üyelerinin ve toplumun arzusu, hastanenin adının Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi olması...
Obezite kliniği hizmette
Çeşme Devlet Hastanesi’nde, diyetisten Tuğba Özdemir’in atanmasıyla Obezite ve Diyet Polikliniği de hizmete girdi. Klinikte, sağlıklı beslenme ve beslenme hastalıkları, kilo problemleri, diyabet, hipertansiyon ve hamile beslenmesi gibi konularda tedaviler yapılıyor. Hastanenin ihtiyaçlarına yardım için
İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV), Dokuz Eylül Üniversitesi işbirliği ile 3. Uluslararası Çalgı Yapımı Atölyesi ve Sergisi düzenlendi.
İKSEV’in Karataş’taki binasında gerçekleşen atölye, MÜZİKSEV’deki sergi ve konserlerle sürdürüldü.
Ülkemizin batı tarzı ilk ve tek yay yapımcısı M. Ufuk Güler ve koleksiyoner/yayınevi sahibi Andy Lim öncülüğünde düzenlenen atölye çalışmasında bu yıl sırada viyola yapımı vardı.
Geçen iki yılda olduğu gibi bu yıl da pek çok ödül sahibi keman yapımcıları Nicolas Gilles (Montpellier-Fransa) ve Wolfram Neureither (Montpelier-Fransa), Ege, Bülent Ecevit, İstanbul Teknik ve Anadolu Üniversiteleri’nden gelen öğrenci ve koordinatör akademisyenlerle çalıştılar.
3. Uluslarası Çalgı Yapımı Atölyesi Sergisi’nde bu yıl atölye çalışmasında yer alan ustalar ve ülkemizin tanınmış 15 keman yapımcısı yer aldı.
Serginin özel konuğu, dünya çapında ünü olan keman yapımcımız Ecevit Tunalı yapımı bir keman da sergilendi.
Mimar Sinan Üniversitesi konservatuar öğretim görevlisi olarak uzun yıllar “Yaylı çalgılar Tarihi Ve Yapımı” dersleri vermiş olan Tunalı’nın yılda dört keman yaptığı biliniyor.
Tunalı, aynı zamanda dünyanın en iyi kemanları olarak bilinen Stradivarius v
Bu yıl Cumhuriyet Bayramı kutlamaları muhteşemdi.
Cumhuriyetimiz, giderek artan bir coşku ile kutlanıyor, değeri çok daha fazla biliniyor.
Cumhuriyet’e yakışan da budur. Bir öneride bulunmak isterim. Ulu önder Atatürk ülkemizde çok sesli müziği başlattı, Cumhuriyet döneminde çok değerli Türk bestecilerimiz yetişti. Meydan konserlerinde, bir senfoni orkestrası icraatı ile ilk senfonik eserleri besteleyen değerli bestecilerimizin eserlerinden seçkileri dinlemek anlamlı olur.
Kültürpark’a uğrayın
Kültürpark, hollerde gerçekleşen bir söyleşide ”sanat tasarım ilişkisi: mekân sanat ve mimari” başlığında faydalı bilgiler tartışıldı, aktarıldı. Hollerdeki sergiler de gezilmeli.
Sergilerden biri; 20.10-20.11.2017 tarihlerindeki, ”mezuniyet projeleri sergisi”.
İzmir’in üniversitelerinde yetişen gençlerin tasarım ve sanat projelerini ilgi ile izledim.
“İzmir, tasarım kenti olmalı”
Urla’da, Kapan Camii Sokağı’nda, 16. Yüzyıldan kalma, üzeri kubbeli, kâgir küçük bir yapıyı geziyoruz.
Verilere göre, binanın sokaktaki cami ile aynı yaşta, yaklaşık 450 yıllık olduğu tahmin ediliyor (1560).
Yapı; İki katlı ve kubbeli, 7.3x7.2 taban alanında ve 6 metre yüksekliğinde...
2005 yılında Prof. Tevfik Balcıoğlu tarafından satın alınmış ve proje çalışmalarına başlanmış.
Tevfik Balcıoğlu, öğretim üyesi...
Yapıyı gezerken, Osmanlı döneminde sıbyan mektebi olarak kullanıldığını öğreniyoruz.
Günümüz de belirli zamanlarda halka açık bir özel tasarım kütüphanesi olarak kullanım amacı ile düzenlenmiş.
Binanın kaderi güzelmiş, öyle ya insanların olduğu gibi binaların da kaderi var.
Sonbaharda neler moda? Ne giyelim, evimizi nasıl giydirelim, yanı sıra nasıl beslenelim, nerelere seyahat edelim e kadar her şeye moda karar veriyor.
”Moda bir rüzgâr” eserken kapılıp gidiyorsunuz, sevseniz de sevmesiniz de bir yerlerden sizi yakalıyor.
Muhafazakârlardan iseniz, istediğiniz kadar direnin işinize gelen bir parçası vardır elbet.
Mesela spor ayakkabı giymeyeniniz var mıdır? Moda, yaşantıya göre şekilleniyor artık.
Renkler: Bu yıl ne renk moda derseniz, siyah olmazsa olmazdır. Şarap içmek moda, şarap rengi giymek de moda.
Şarap kırmızısından pembeye kadar giden çeşitlemelerinde bu güzel ve sıcak sıcak kış rengine karşı koymak mümkün değil. Pembelerin yanına gri yakışıyor. Yeşil, başımızın tacı her anlamda, ördekbaşı, zümrüt, ıhlamur ve zeytin yeşilleri olmazsa olmazı sonbaharın...
Kış beyazları son birkaç yıldır hayatımızda, kar beyazı optik beyaz, fildişi derken soğuk ve karanlık kış günlerinde bizi bulutlara benzetiyor.
Griler nötr ve zamansız; dumanlı, lavanta, kurşun, karbon tonlarında. Yakanıza sarı ya da pembe ya da mor bir çiçek takmak ister misiniz?
İzmir’de sonbahar güzeldir, adeta yazın devamıdır. Deniz sıcak ve sakin, yazlıkları terk edenlere nispet yapar. Henüz sonbahar yaprakları yerlere düşmeyen İzmir’de her gece bir aktivite mevcut neredeyse... Kentin kültür ve sanat yaşamı memnuniyet verici, İzmir halkı sanatı seviyor. Sergiler, konserler, tiyatro ve paneller ilgi görüyor, salonlar izleyiciyle dolup taşıyor. Bazı sinemalarda sanat filmleri gösterimde ve ilgiyle takip ediliyor. Kent adına mutlu haberler...
Dalaras
3 Ekim akşamında, ünlü Yunan sanatçı George (Yorgo) Dalaras, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeydi (AASSM)... İzmir Büyükşehir-Nea Smyrni belediyeleri işbirliğiyle İzmir Yunanistan Başkonsolosluğu himayesindeki konser, olağanüstü ilgi gördü. Dalaras’a, şef Hakan Şensoy yönetiminde, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’yla birlikte Yunan sanatçılar eşlik etti. O gece, müziğin halkları birleştirici özelliğine bir kere daha tanık olduk. Her iki ülkenin insanları tarihte bir ‘mübadele’ yaşadı, anılar ağıta dönüştü... Hep birlikte şarkılar söylendi. Duygu yüklü bir gece yaşandı. Salonda yer bulamayanlar, konseri açık havada, barkovizyondan izledi.
Olten Filarmoni
4 Ekim akşamında, Şef İbrahim Yazıcı yönetiminde, yine
Her sabah gazeteleri okumak, güne mutsuz ve umutsuz bakmamıza neden oluyor.
İnsanlar giderek kaba ve mütecaviz oluyorlar.
Tabiata düşman gibiyiz, yaşayan toprakları betonlaştırıyoruz.
Verimli arkeolojik ve turizme elverişli yerler zarar görüyor.
Din, yaşamımıza daha çok hâkim olurken ahlak neden erozyona uğruyor?
Ülkeyi terk edip yeni bir vatan edinmek arzusundaki insanlar giderek artıyor.
Özetle insanlar mutsuz. Mutlu ülke mutlu kentlerden ve yerleşimlerden oluşur.
***
Okulların açıldığı günlerde konumuz okullar olsun.
Arkas Narlıdere Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi...
Bu yıl ilk mezunlarını verecek olan “Arkas Narlıdere Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi”nde öğrenciler, Arkas’ta staj imkanına sahip oluyor.
2014 yılında Arkas’ın hizmet verdiği alanda, Ulaştırma Hizmetleri/Lojistik Dalı’nda eğitim vermek üzere kurulan okulda üçüncü ders yılında 528 öğrenci öğrenim yılına başlıyor.
Bu yıl ilk mezunlarını verecek olan okul, teorinin yanı sıra pratik eğitimlerle de sektörde yeni yetişen gençlere yol çiziyor.
Mezun olan gençler uluslararsı ticarette çalışacaklar ve hizmet verecek olmaları nedeni ile iyi bir İngilizce eğitim alıyorlar. Okulda 24 derslik bulunuyor. Kütüphane ile beraber fizik, kimya, biyoloji, bilgisayar labaroratuvarı, teknik merkez, sığınak ve çok maksatlı bir salon bulunuyor.
TEOG puan ortalaması 400 ve üzeri olması kaydıyla, TEOG puan sıralamasına göre ilk 20’ye giren bu okulu tercih eden öğrenciler, 4 yıl boyunca Arkas Holding tarafından burs almaya hak kazanıyor.