Karaköy’de yepyeni bir lokanta:Peran
Karaköy’de yeni açılan butik otel The Galata’nın lokanta ve meyhanesi Peran nefis Haliç ve tarihi yarımada manzarasına sahip. Öğle ve akşam saatlerinde hizmet veren mekan, yaz aylarında Meyhane Peran adı verilen çatıda müşterilerini ağırlayacak.
Karaköy’de yeni açılan butik bir otelin The Galata’nın lokantası ve meyhanesi Peran’ı anlatacağım ama Karaköy’deki lokanta ve meyhaneler şimdilerde sadece mutfaklarıyla ilgi görmüyor. Bulundukları tarihi yapılar, gündüz ve gece manzaraları, mutfakları kadar öne çıkıyor. Peran’ın Karaköy’de, eski Voyvoda yeni Bankalar Caddesi üzerindeki binası Agopyan Han her bakımdan İstanbul’un tarihi yapılarından biri. Onun için önce Agopyan Han’ı anlatacağım.
Özelliği Tarihi Çeşme Hamamı’yla bağlantısı
Osmanlı döneminde Galata bir Voyvoda tarafından yönetiliyordu. Galata’nın en ünlü caddesi de Voyvoda (şimdilerde Bankalar Caddesi) idi. Bu cadde 1840’larda ünlenmeye başladı.1870’lerde en önemli günlerini yaşadı. Cumhuriyete kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun, 1930’lara kadar da Türkiye Cumhuriyeti’nin mali hayatında önemli rolü olan bir caddedir. Bölge 16-17. yüzyıllarda konutların çoğunlukta olduğu bir yerleşim bölgesi iken, 19. yüzyılın ilk yarısında bankerler Galata ve çevre sokakları içinde yeni bir ticari kolonisi oluşturmaya başladılar. 19. yüzyılın ikinci yarısında Voyvoda Caddesi yeni iş merkezleriyle doldu. Osmanlı Bankası (Bank-ı Osmani-i Şahane), 1 Haziran 1863’de, bu cadde üzerindeki binasında açıldı.
Banker A. Kamondo, caddeye inen Kamondo Merdivenleri’ni 1875 yılında yaptırdı. Osmanlı Bankası’nın ve Reji İdaresi’nin Voyvoda Caddesi’nde görkemli binalara taşınması sonrasında, Selanik Bankası (Banque de Salonique), Alman Bankası ( Deutsche Bank), Rus Dış Ticaret Bankası (Banque Russe pour le Commerce Etranger), Atina Bankası (Banque d’Athénes), Şark-ı Karip Ticaret Bankası Ltd., (Commercial Bank of the Near East Ltd), Hollantse Bank-Uni, Banco Di Roma, Banca Commerciale Italiana ve yabancı sigorta şirketleri caddede yer edindiler. Zamanla, bankaların cadde üzerindeki binaları terk etmeleri üzerine binalar ithalat, ihracat şirketleri, temsilcilikler tarafından kullanılmaya başladı. Dükkanların alt katları elektrik malzemesi satan dükkanlara kiralanır oldu. Şimdilerde Karaköy’e ilgi artınca, eski Voyvoda, yeni Bankalar Caddesi’nde binalar da yenilenmeye başladı.
Tarihi binalardan biri olan Agopyan Han da otele dönüştürüldü. Otel “The Galata İstanbul Hotel M Gallery by Sofitel” olarak Fransız Sofitel Otel Grubu tarafından işletiliyor. Agopyan Han’ı, 1800’lü yılların sonunda İstanbul’a göç eden Kayserili bir Ermeni vatandaşımız, Marten Agopyan iş yeri olarak inşa ettirmiş. Agopyan banker. Osmanlı devletine borç veren bankerlerden biri. Milli Emlak’a intikal eden Agopyan Han, Akbank Çalışanları Emekli Sandığı’na satılmıştı. İki yıl önce ihaleye çıkarılan binayı satın alan işadamı Abdülbaki Kent, uzun bir restorasyondan sonra binayı butik bir otel haline getirtti. Otelin bir özelliği, binanın hemen arkasında bulunan Tarihi Çeşme Hamamı ile kurulan bağlantı. Tarihi Çeşme Hamamı, 1720’lerde Lale Devri Kaptan-ı Deryası ve sarayın önde gelen isimlerinden olan Kaymak Mustafa Paşa tarafından yaptırılmış; yüksek tavanları, ihtişamlı kubbesi, ahşap detayları ve özgün motifleriyle bir butik hamam. Sıcaklık, ılıklık ve soğukluk bölümleriyle tarihi yapı aynen korunarak yenilenmiş ve otelin sağlık merkezi haline getirilmiş.
Manzaralı çatıda 22 çeşit meze
Karaköy’de yenilenen binalarda açılan otellerin lokantaları ilgi görüyor. Otel binalarının üst katlarındaki lokantalar, nefis Haliç ve tarihi yarımada manzaralarına sahip. Otoban Grubu çağdaş, yalın çizgilerle, sempatik bir otel ortaya çıkarmış. Sofitel Grubu’nun işlettiği otel, “The Galata” olarak adlandırılmış. Müdürlüğünü Volkan Öksüz’ün yaptığı otelin ikinci katında bulunan Peran ismi verilen lokanta, öğle ve akşam saatlerinde hizmet veriyor. Geniş yemek salonu, arkadan nefis Haliç ve tarihi yarımada manzarasına sahip. Çorbalar 20 lira. Ton, somon balıklı salatalar, ızgara bonfile ile hazırlanan salatalar 30-40 lira. Tavuk dürüm, burger gibi sandviçler 32 lira. Makarnalar 30-40 lira. Ana yemeklerden kuzu tandır, tavada kızartılmış dana madalyon, ızgara tavuk göğsü, ızgara köfte 40-50 lira. Lokantanın açık, tertemiz bir mutfağı var. Mutfak sorumlusu Taha Özçelik, yardımcısı Ali Karababa; Levent Ulak, Tolga Görür, lokantadan sorumlular. Bizim masamızla Onur Güven ve Fatih Kopuz ilgilendi. Başlangıçları, salataları paylaştık. Aşçı başının tavsiye ettiği dana yanağı pek beğenildi. Yemeğe gittiğimiz gece, beklenmedik bir meze tadım deneyimi yaşadık.
Otelin çok geniş bir çatı katı var. Yaz aylarında Meyhane Peran adı verilen çatıda müşteri ağırlayacaklarmış. Zengin bir içkili lokanta menüsü hazırlamışlar. 22 çeşit mezeleri var. Farklı ara sıcakları, ana yemek olarak balık ve et çeşitleriyle farklı olacaklarını söylüyorlar. Çatının özeliği, bir yanda Haliç ve tarihi yarımada manzarası varken öte yanda da Galata ve Pera manzarasına sahip olması...
