Brad Pitt’ten samimi itiraflar

Brad Pitt, ‘Kendimi şarj ettiğim yer’ dediği Miraval’de kozmetik markasını ve kendini anlattı.

Le Figaro’da “Brad Pitt’in Miraval’daki samimi itirafları” başlıklı uzun bir söyleşi yayınlandı. Brad Pitt’in Madame Figaro’nun Genel Yayın Yönetmeni Clara Dufour’a yaptığı açıklamaları merakla okudum. Çünkü, söyleşinin yapıldığı Provence’taki Miraval Şatosu, içinde Stüdyo Miraval, Tarkan’ın “Karma” albümünü kaydettiği stüdyo...

Pink Floyd, Telephone, The Cure, AC/DC, Sting ve Indochine gibi ünlülerin de çalıştığı stüdyoda şarkıcı ve arkadaşlarının yaşadıklarını “Bir Megastar Tarkan” kitabımda “Angelina Jolie ve Brad Pitt’in evlendiği şatoda albüm yapan son sanatçı Tarkan” diye yazdım. Tarkan’ın o zamanki sağ kolu Süheyl Atay, sanatçının ve ekibinin Miraval’deki anılarını anlatmıştı.

Bu söyleşide Brad Pitt, Angelina Jolie ile ortaklaşa satın aldıkları şatodaki stüdyoyu Emmy ödüllü Fransız yapımcı Damien Quintard ile yeniden müzisyenlerin hizmetine sunduğunu, ilk çalışanın da
şarkıcı Sade Adu olduğunu açıkladı.

‘Miraval sığınağım’

Söyleşide 14 yıldır Miraval’a gidip, geldiğini anlatan Brad Pitt, buraya olan bağlılığını şu sözlerle dile getirdi: “İlk fikir, Fransa’da vakit geçirmek ve çocuklarıma daha fazla Avrupa değeri aşılamak için
bir ev bulmaktı. Biraz Fransızca konuşsam, dil konusunda bir sıkıntıları olmaz ve bu da geri gelmemiz için iyi bir sebep... Hepimiz oraya aşık olduk. Bu bölgenin özel bir
aurası vardır. 14 yıldır buraya çok düzenli geliyorum, pillerimi şarj etmek istediğimde 1.5 ay orada kalıyorum.

Miraval benim sığınağım. Burası bana köklerime geri dönüş sağlıyor. Mark Twain’in kahramanı Huckleberry Finn’de bir çocukluk geçirdim, ormanda ve Ozarks Gölü’nün yanında çok zaman geçirdim. Ekolojiye olan bağlılığım oradan geliyor. Doğa benim ilk öğretmenim ve ilk rehberim. Çok erkenden, bu ortamın insan karşısındaki gücünü ve aynı zamanda kırılganlığını ölçtüm. Gezegenimizi ve kaynaklarını korumalıyız. Ekolojik mükemmellik örneği değilim ama elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Her ne pahasına olursa olsun israftan kaçınırım, Los Angeles’ta olduğu gibi Miraval’da da mümkün olduğunca geri dönüşüm yaparım. Çocuklarıma bu değerlerin aktarılması benim için hep önemli olmuştur. Genç nesil harekete geçiyor, müdahil oluyor, dünyayı değiştiriyor.”

 Şarap satıyor ama alkol kullanmıyor!

Angelina Jolie, 2011’de 35 milyon euro’ya satın alıp, 2014’te evlendikleri Miraval’deki yüzde 50 hissesini, boşandıktan bir süre sonra Rus bir oligarka sattı. Satışın iptali için dava açan Brad Pitt, Miraval’da ödüllü şaraplar üretip, satıyor, ama altı yıldır alkol almıyor. “Alkolle işim bitti” diyen ve kendini zanaatkar olarak tanımlayan oyuncu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üretmeyi, nesnelerle ve insanlarla iletişim halinde olmayı, yeni yetenekler ortaya çıkarmayı seviyorum. İnsani ve yaratıcı macera beni büyülüyor. Projeler bana hayati bir ivme kazandırıyor. 93 yaşında, ailesi ve arkadaşlarıyla çevrili, yaratmaya devam eden yorulmak bilmeyen vizyon sahibi mimar
Frank Gehry ile arkadaş olduğum için şanslıyım. Bana her gün ilham veriyor.”

‘Sabunla büyüyen taşra çocuğuyum’

Brad Pitt, sinemadan en çok kazanan oyunculardan biri... Kozmetik işine girmesinin altında paradan daha önemli şeyler olmalı... “Klinik deneylerden ikna olmasaydım ve cildimdeki etkilerini bir yıl boyunca görmeseydim bu projeye dahil olmazdım” diyen oyuncunun cilt bakımı konusunda söyledikleriyse şunlar:

“Yaşlanmak beni rahatsız etmiyor. Yaşlanma karşıtı kavramı sevmiyorum, mantıklı değil, saçma. Öte yandan, iyi, sakin bir şekilde yaşlanma fikri, cildinize iyi bakma fikri bence daha ilginç ve erişilebilir. Her sabah yüzümü duşta yıkarım, serumumu sonra nemlendiricimi uygularım ve gece yatmadan önce tekrar krem sürerim; bu kadar! Uzun zaman erkeklerin tek müttefikinin sabun olduğu bir taşra çocuğuydum, ama zihniyetler değişiyor. Bu yüzden uniseks bir kozmetik markası istedim. Erkekler kırılganlık paylarını göstermeye, güvenmeye, gardlarını düşürmeye ve kendilerine bakma konusunda daha cüretkâr. Sanırım kız arkadaşlarımız değişmemize yardımcı oldu.”

‘Denedim, ikna oldum ve kozmetik işine girdim’

Brad Pitt’in Le Figaro ekibiyle gizlilik sözleşmesi imzalayıp, şatodan tek kare fotoğraf çekmemek gibi şartlar koştuğu söyleşiyi yapma nedeni, Le Domaine adlı kozmetik markasının tanıtımı... O yüzden Pitt, Clara Dufour’a, “Bu projenin felsefesini anlamak için benim için çok özel olan bu yeri Miraval’ı kendiniz keşfetmenizi istedim. Doğaya ve yaratıcılığa adanmış bir yer, yüz bakımları bu hikâyenin bir parçası. O yüzden mülkü gezmekten çekinmeyin” dedi.

Şarap uzmanı ve sağlıkçı profesör Pierre-Louis Teissedre ve genetikçi profesör Nicolas Lévy ile üzüm bağlarını dolaşıp, bilgi aldıktan sonra Pitt’in yeni girdiği kozmetikle ilgili söylediği şu: “Şarap imalatında israf edilen üzümün çekirdekleri ve kabuklarının özellikle cilt yaşlanması açısından kanıtlanmış faydaları vardır. Yani bu zenginliği boşa harcamak yerine, onu sağlıklı ürünlere dönüştürmek lazım. Le Domaine böyle doğdu.”

GÜNÜN SÖZÜ

“Mutluluk, yaşadığın hayat tarzında değil, hayata bakış tarzındadır.” (Tolstoy)