10.01.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Anayasa değişikliği teklifinin görüşmelerinde CHP adına “parlamenter demokrasi”yi, eski Genel Başkan, Antalya Milletvekili Deniz Baykal savundu. Baykal, özetle şunları kaydetti: “Türkiye’ye sahip çıkmak için geldim. TBMM’nin İstiklal madalyasıyla onurlandırılmış bir İstiklal gazisinin oğlu olarak babamın helalliğini kazanabilmek için konuşuyorum. Belki bir daha böyle bir şans hiçbirimiz için olmayacak. Ne yazık ki böyle bir tarihi karar anına bizi taşıyan, müellifi belli değilken boş kağıt imzalatılarak önümüze getirilen bir projedir. Bir asırlık siyasi geleneğimizi tahrip edecek, millet egemenliğinin yerine şahıs hegemonyasını ikame edecek bu tasarı, önümüzde duruyor.
Anayasa değişikliğini millete anlatmak için en küçük bir çaba sarfediyor musunuz? Meclis TV kapatılmış. Projesine güvenen insanlar, milletin gözü önünde bunu konuşmaktan niye kaçınır? İçinde bir Çapanoğlu var demektir.
‘Millet can derdinde’
OHAL’i üçüncü kez uzattınız. Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör saldırılarını yaşıyoruz, 1,5 yılda 38 terör saldırısında 516 kişi hayatını kaybetti. Suriye’de 47 askerimiz şehit düştü, ekonomi alarm veriyor, suikast timleri kentlerimizde yuvalanmış. Bu ortamda bu anayasa değişikliğini referandum yapma düşüncesini nasıl aklınızdan geçiriyorsunuz? Millet can derdinde, birileri et derdinde. Başbakan’ın OHAL altında referandum yapmanın doğru olmadığını söylediğini hatırlıyorum. Böyle olması başbakanın saygınlığına ağır bir darbe vurmuş, tasarının demokratik meşruiyetini tahrip etmiştir. Bu işten hayırlı bir sonuç çıkmaz, söz konusu olan dünyanın en şerefli milli kurtuluş mücadelesiyle kurulmuş meclis üstünlüğüne dayalı bir cumhuriyet rejiminin kaderidir.
‘Parti ülkesi’
Yüzde 51 ile cumhurbaşkanı seçeceğiz, bu milletin yüzde 100’ünü temsil eden organın yetkilerini alacak, feshedecek. Getirilen cumhurbaşkanı, dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde görülmeyen bir şekilde iktidar partisinin genel başkanı olacak. Bu, parti devletini oluşturmak demektir. Cumhurbaşkanı, Meclisi fesih yetkisine sahiptir, Esad sahip değildir.
Cumhurbaşkanı, AYM’nin 15 üyesinin 12’sini cumhurbaşkanı şapkasıyla, 3 tanesini de iktidar partisinin genel başkanı sıfatıyla atayacak. OHAL ilan etme, çıkaracağı kararnamelerle anayasayı değiştirme imkanı var. Bu büyük yanlışı önleyebilecek organ TBMM’dir. Egemenliği siz saraya emanet edebilirsiniz ama şunu herkesin bilmesini isterim ki biz kapıkulları değiliz. 15 Temmuz’da o pilotlar akıllarını birisine emanet etmişlerdi, siz aklınızı kimseye emanet etmeyin, kimseye kiralamayın.”
Bozdağ’dan ‘Atatürk anayasası’ savunması
Genel Kurul’da hükümet adına konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ “Güçlü devlet ancak güçlü yasama, yürütme, bağımsız ve tarafsız yargıyla oluşturulabilir. Milletten kaçırılan, saklanan herhangi bir şey yoktur” dedi. Bozdağ, şunları kaydetti:
“Mahkemelerin tarafsızlığı anayasal güvenceye kavuşturuluyor. Cumhurbaşkanı’nın tek başına yaptığı işlemlere yargı yolu açılıyor. Cumhurbaşkanı’na siyasi sorumluluk getiriliyor. İşlediği tüm suçlarla ilgili cezai sorumluluk getiriliyor. Yargı birliği tesis ediliyor” ifadelerini kullandı. Bozdağ, Cumhurbaşkanı’nın Meclis’i fesih yetkisine yönelik eleştirilere de, “Cumhurbaşkanı’nın bugünkü anayasaya göre belli şartlarda Meclis’i fesih yetkisi var mı, var. 7 Haziran seçimlerinden sonra yenilenme kararı verdi mi? Verdi. Şu anda Meclis’in Cumhurbaşkanlığı seçimini yenileme imkanı var mı? Yok. Şimdi parlamentoya belli şartlar altında bu imkan veriliyor. Şu anda Cumhurbaşkanlığı’na karşı korunaksız olan parlamentoyu korunaklı hale getiren bir düzenleme söz konusudur” karşılığını verdi.
‘Yeni bir şey değil’
Bozdağ, Cumhurbaşkanı’nın partili olmasına yönelik eleştirilere tepki gösterirken de şöyle konuştu: “Partili cumhurbaşkanı olması Türkiye’nin yeni tanıştığı bir şey değil. Cumhuriyetin kurucusu Atatürk partili mi, partili. Milletvekili mi milletvekili. Genel Başkan mı genel başkan. Cumhurbaşkanı mı Cumhurbaşkanı. İsmet İnönü aynı şekilde. Ne oldu? Tarafsızlığına helal mi geldi? Milletin tamamını temsil ediyor mu ediyor. Bakanlar partili. Milletin tamamının bakanı mı bakanı. Başbakan, Meclis başkanı böyle çalışabiliyor mu çalışabiliyor. Bakana, Başbakan’a, TBMM Başkanına, belediye meclis üyesine tanınan imkanı Cumhurbaşkanı’na niye tanımayalım. Bizim yaptığımız Atatürk anayasalarına dönmektir. 1921-1924 anayasalarına dönmektir.”
‘Rejim değil, sistem değişiyor’
Genel Kurul’da, MHP Grubu adına konuşan MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsak, anayasanın 19. kez değişitirilmekte olduğunu belirtirken, Cumhurbaşkanına sorumluluk ve yaptırım getirildiğini kaydetti.
Parsak, “Bakanlar Kurulu tüm sorumluluğu üzerinde taşıyor. Bu yapı 1982 yılından 2007 yılına kadar yürütmenin iki başı; sorumsuz cumhurbaşkanı, sorumlu bakanlar kurulu arasında ciddi tartışmaları beraberinde getirmiştir” diye konuştu. Parsak anayasa teklifindeki düzenlemelere değinirken, “Bu anayasa değişikliği teklifi ile rejim değişikliği değil, sadece hükümet sistemi değişikliği daha doğrusu bir hüküme sistemi netleştirmesi söz konusudur. 1982’den 2016’ya gelinceye kadar hükümet sisteminin ne olduğu konusunda bilim dünyasında ciddi tartışmalar vardır. Şu anda parlamenter mi, yarı başkanlık mıdır nedir bu konudu her düzeyde tartışılmıştır” dedi. Parsak, Anayasa’nın ilk 4 maddesinin değişmesinin söz konusu olmadığını belirtti.
NOTLAR:
TBMM TV yayın yapmadı, vekiller yayınladı
- TBMM Genel Kurulu, TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın rahatsızlığı nedeniyle TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın başkanlığında toplandı.
- CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, gündeme geçilmeden, gündem dışı söz verilmemesini eleştirdi ve usul tartışması açılmasını istedi. Kürsüye gelen AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, gündem dışı söz verilemeyeceğini savunurken, Altay, “Bu Türkiye durdukça bu Meclis aktif olarak olacak ve ‘egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ şiarı sonsuza kadar, sonsuza kadar yaşayacaktır. Yok öyle şey” dedi. Altay’ın sözlerini hem CHP’liler hem de AK Partililer alkışladı.
- MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da gündem dışı konuşma taleplerini saygıyla karşıladıklarını, bunun çok fazla zaman almayacağını kaydetti.
- HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ise HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın TBMM Başkanlığı’na gönderdiği mektubu okudu. HDP’li milletvekilleri Demirtaş’ın mektubunu uzun süre ayakta alkışladı.
- Tartışma sonunda yapılan oylamada Aydın’ın, gündem dışı söz vermeme tutumu kabul edildi.
- Genel Kurul’da yerinden konuşan AK Parti Milletvekili Fatma Benli, “Sistem değişikliğinin kabulüne nihai olarak millet karar verecektir” dedi. Bunun üzerine CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Rejim, rejim, sistem değil. Öyle sistem deyip kendinizi kandırmayın; rejim” diye bağırdı. Ak Parti Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu da Özel’e, “Kendi doğrularınızı dayatmayın” diye bağırdı.
Taktik toplantısı
- AK Parti grup yönetimi, Genel Kurul öncesinde anayasa görüşmeleri için son taktik-değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi. CHP de oturum öncesi kapalı grup toplantısı yaptı.
- Başbakan Binali Yıldırım’ın, CHP’nin anayasa görüşmelerinin TBMM TV’den canlı yayınlanması talebine “sıcak” baktığı belirtilmişti. Ancak parti kurmayları, bu imkanın sağlanmasının ileride muhalefetten kritik yasalar için benzer talep gelmesi halinde sıkıntı yaratacağı değerlendirmesi yapıldı. Bu çerçevede ileriye dönük “yol olmaması” için TBMM TV’nin yayın yapmaması görüşü benimsendi.
- CHP’li milletvekilleri, Meclis TV’nin görüşmelerini canlı olarak yayınlamamasına karşılık bir sistem geliştirdi. CHP’li bazı vekiller, iPad, iPhone kullanarak Genel Kurul salonundan sosyal medya aracılığıyla canlı yayın yaparak, görüşmeleri anlık olarak aktardı.
Teklif nasıl görüşülecek?
Anayasa değişikliği teklifi, Genel Kurul’da iki tur üzerinden ele alınacak. İlk turda teklifin tümü üzerine görüşmeler yapılacak, ardından maddelere geçilmesi oylanacak. 18 maddenin gizli yapılacak ilk tur oylamasının bitiminden itibaren 48 saat sonra da 2. tur görüşmelere başlanacak. İlk turda teklifin tümü ve maddeler üzerine siyasi parti gruplarına 20’şer dakika söz verilecek. Maddeler için değişiklik önergesi verilebilecek. Değişiklik önergelerinin oylaması da gizli olacak. İlk tur, “nabız yoklama” niteliği taşıyacak. Bu turda bir madde 330’un altında oy alsa bile 2. turda ele alınabilecek.
Teklifin akıbetini netleştirecek 2. tur ve bu turun sonunda teklifin tümü üzerine yapılacak oylama olacak. İkinci turda maddeler üzerine konuşma yapılmayacak ve sadece ilk turda üzerine değişiklik önergesi verilmiş maddeler için önerge verilebilecek.
2. turda 330’un altında oy çıkan madde tekliften düşmüş olacak. Tümünün oylamasında da kabul oylarının 330’un altında kalması halinde teklif tümden reddedilmiş sayılacak.
Perdeli oy kabini
Gizli oylamalar için Genel Kurul’da perdeli oy kabinleri kuruldu. Anayasa uyarınca Meclis’te 330-366 oy aralığında kabul edilen anayasa değişiklikleri otomatik olarak referanduma gidiyor. Ak Parti, teklif 367 ve üzeri oyla kabul edilse dahi referanduma gideceğini açıklamıştı. Meclis’çe kabul edilmesi halinde anayasa değişikliği Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulacak. Kulislerde 15 günlük inceleme süresi bulunsa da Cumhurbaşkanı’nın bu sürenin dolmasını beklemeden değişikliği referanduma sunulmak üzere onaylaması bekleniyor. Referandum ise Cumhurbaşkanı’nın onay tarihinden itibaren 60 gün sonraki ilk pazar gerçekleştirilecek.