Ümitlerimiz Mamut’la

İstanbul’un en kısa süreli ve en çok ilgi çeken sanat platformlarından Mamut Art Project önceki gün kalabalık bir açılışla başladı. Her yıl jüri tarafından seçilen genç sanatçıların kendilerine ayrılan birer bölümde eserlerini sergilediği Mamut Art Project, sanat izleyicileri için bir keşif alanı. Etkinlikte eserleri sergilenen sanatçılar, Mamut Art Project’e yalnızca bir kez katılabiliyor. Her yıl yeni isimlerle tanışacağınızı bilerek Mamut’un Küçükçiftlik Park’taki mekânına gidiyorsunuz. Bu yıl 50 genç sanatçının 400 eseri izleyicilerle buluşuyor.

Mamut’ta geçen yıl, katılımcılardan Mükerrem Baki’nin işlerinin asıllarının Zin Helena Song’a ait olduğu ortaya çıkmıştı. İzleyiciyi bu intihal meselesi nasıl etkileyecek merak konusu. Ama bu olay sonrası, yapılan bin adet başvurunun sanatçı Ayşe Erkmen, koleksiyoncu Ayşe Umur, eleştirmen ve yazar Evrim Altuğ, Galeri Nev’in kurucularından Haldun Dostoğlu ve küratör Selen Ansen’den oluşan jürinin ince elemelerinden geçtiği düşünülüyor.

Aslında Mamut’un ilgi çekici olmasını sağlayan önemli bir sebep de küratörlü bir sergi olmayan bu düzenlemede, sanatçılar arasında kendiliğinden gelişen ortak konuların, söylem şekillerinin ortaya çıkması. Aşağı yukarı aynı yaşlarda olan, kısmen aynı coğrafyadan beslenen isimler söz konusu olunca bu kaçınılmaz ve bugünün sanatını görebilmemize yarayan bir durum.

Gökhun Baltacı’nın eseri.

Örneğin Aslı Özyenginer’in ülkeden gidişi üzerine kurduğu küvette geçen ‘Suya Anlat’ videosu ve yerleştirmesi, sanki ‘kimselere söylenemeyecek şeyler’ saklayan bir genç göçmenin güvenli bir alan arayışını aktarıyor. Bu çalışma, “Kimseye anlatamadıklarımızı suya anlatabilir miyiz? Evimiz güvenli değil, göçtüğümüz yer de henüz güven vermek için çok yeniyse nereye güveniriz?” sorularını akla getiriyor. Bu soruların benzerleri ailesinin köyüne gidişini anlatan Abdulhenan Doğan’ın ‘Yüzleşme’ adlı video serisinde de ortaya çıkıyor. Mardin’in Arısu Köyünden Adana’ya göç etmiş ailenin oğlu olan sanatçı göç yolunun tersine giderek sanki eski güvenli alanı arıyor. Başak Cansu Güvenkaya’nın ‘Koruyucular’ serisindeki heykel ve çizimler de yine o güven meselesine dönüp getiriyor izleyiciyi. Bu kez dar bir alanda tehlikelere karşı koruyan ve karakterleşen heykeller güven inşasını inceliyor.

Konuşulmadan kurulan ortaklıklara başka bir örnekse izleyiciyi günlüklerine ve kişisel dünyalarına davet eden sanatçılar. Ece Öz’ün renkli kısa anlatılarını gösteren defter sayfalarında gezinirken kişisel dünyasını önünüze seren bir sanatçı izliyorsunuz. Berna Ay’ın ‘Benimle Evlenir misin?’ ve ‘Bir Sürü Gönül Var Gönlü Napayım Sen Olmadıkça’ eserlerinin aralarında bulunduğu resimleri de benzer bir samimiyete çağırıyor. Bu çalışmalar özgürlüklerini rahat, kolay affedilen, kolay affolunan bir dünya kurmaktan alıyor. Bunlar gençliğin hafifliğini ve gençliğin çarpıştığı meseleleri bir harita gibi okumamıza yarıyor. Mamut’ta tesadüfen yan yana gelmiş cesur bir dünya var. Küslüklerin uzun sürmediği, ya çok gençken ya da çok yaşlıyken, dünya telaşını bırakabilenlerin kuracağı bir dünya, sergileme alanlarında izleyicileri bekliyor.

Performans eseri nasıl satılır?

400 eserin yanı sıra bu yıl Mamut Performansları ve sanat kolektifi olan Krüw’ün Mamut’a özel Serigrafi Baskı Seçkisi ‘Mythz’ de Mamut 2018’de sanatseverlerin ilgisine sunuluyor. Serigrafi seçkisi; Krüw sanatçıları, Bertan Berkol, Burak Beceren Burak Şentürk, Bülent Gültek, Can Dağlı, Can Gürgül, Cins, Derin Çiler, Elif Cincinus, Elif Varol Ergen, Ham, Kaan Bağcı, Kaan Bilaloğlu, Moklich, Murat Kalkavan, Selin Çınar, Yavuz Öztürk ve Zez Eah imzasını taşıyor.

Seyhan Musaoğlu ve Simge Burhanoğlu’nun küratörlüğünde hazırlanan Mamut Performansları’nın bu seneki teması ‘Maddesiz?’. Bu kapsamda altı performans sergileniyor. Bu edisyonda ilk defa, sergilenen performansları tekrar gerçekleştirme hakkı da satışa sunuluyor. Böylece genelde fotoğrafı ya da videosu satılan performans eserlerin bu kez her biri özel sözleşmelerle koleksiyoncularla buluşacak.

Metinler üzerine

Mamut her açıdan özenilerek hazırlanmış bir etkinlik ama eksik taraflarından biri de belki, sanatçıların eserlerinin yanlarındaki bazı metinlerle ilgili. Bu metinlerin bir kısmının biraz editöryel müdahaleyle gayet etkileyici olabilecekken, bir makaleden alıntı gibi durduğu göze çarpıyor. Çoğu eseri üreten sanatçıların elinden çıkma olan bu kısa metinler sergiyi gezen izleyici için rehber görevi görüyor ve biraz farklı sorulara yanıt arayarak yazılsalar gelişebilecekleri kesin.

Akkök Holding sponsorluğundaki etkinlik 29 Nisan akşamına dek sürecek.

Çocuk Atölyeleri

Mamut’ta bu sene bir de ilk kez Mamut Çocuk Atölyeleri var. Atölye 5 ekibinin elinden çıkan bu kısımda çocuklar için Mamut’a özel bir mekân tasarlanmış. Çocuklar için bu alanda deneyime dayalı atölyeler yapılacak.