05.07.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
AA
Sivil imamlara yeni iddianame
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 19 Ocak 2014’te Adana ve Hatay’da MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin, olayı organize ettikleri belirtilen Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) “sivil imamı” 11 kişi ile bir tuğgeneralin de aralarında bulunduğu 55 şüpheli hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede, bir tuğgeneral, 2 albay, 2 yarbay, 7 binbaşı, 11 yüzbaşı, 14 üsteğmen, bir teğmen, 3 asteğmen, 2 uzmançavuş, bir eski MİT mensubu, 5 öğretmen, bir RTÜK uzman yardımcısı, 2 doçent doktor, bir Sağlık Bakanlığı uzman yardımcısı, bir Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevlisi ve bir de Mersin Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) görevlisi şüpheli yer aldı.
Özel hat kurmuşlar
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen ve MİT tırlarının durdurulmasıyla ilgili 5. iddianame olan söz konusu dosyadaki şüpheliler hakkında, “cebir ve şiddet kullanarak anayasayı ihlal ve TBMM ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Fidan tarafından hazırlanan iddianamede, şüphelilerden “sivil imam” oldukları belirtilen 11 kişiden birinin tutuklandığı, diğer 10 şüphelinin ise firari olduğu kaydedildi. MİT tırlarının durdurulması eylemini gerçekleştiren jandarma görevlilerinin “imam”larına vurgu yapılan iddianamede, söz konusu 11 “sivil imam”ın, eylemi yöneten, organize eden ve görevlileri yönlendiren kişiler oldukları, 1 Ocak 2014 ve eylemin gerçekleştirildiği 19 Ocak 2014 arasında, bu olaya münhasıran operasyonel hat kullandıkları, bizzat olay yerine gittikleri, eylemin bitmesinin ardından 19 Ocak tarihinde bu hatları iptal ettikleri tespitlerine yer verildi.
Adana Hatay sorumlusu
Tespit edilen “sivil imam”lardan en önemlisinin, FETÖ’nün Adana, Hatay, Mersin ve Osmaniye bölgelerindeki, Tuğgeneral Hamza Celepoğlu da dahil bütün jandarma görevlilerinden sorumlu olan “Halil” kod adlı Hamza Ali Ece olduğuna işaret edilen iddianamede, eylemin diğer “imam”lar Bayram Andaç, Muharrem Gözüküçük, Mehmet Cevher Koyuncu ve Abdulkadir Akçay aracılığıyla da yürütüldüğü anlatıldı.
‘ABD Büyükelçiliği aranmış’
Fidan, MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin yeni iddianame kapsamında, FETÖ’nün “sivil imamı” olduğu belirtilen 2 şüphelinin olaydan sonra ABD Büyükelçiliği ve ABD İstanbul Başkonsolosluğu ile telefon irtibatları bulunduğunun tespit edildiği, bu kurumlara gönderilen yazılarla görüşme içeriklerinin ne olduğunun sorulduğunu bildirdi. Fidan, şöyle devam etti:”Akabinde, FETÖ yöneticisi Bayram Andaç, 20 Ocak 2014’te saat 11.02’de ABD Büyükelçiliği ile irtibata geçiyor ve 48 saniyelik bir görüşme gerçekleştiriyor. Saat 15.21’de ABD Büyükelçiliği ile 46 saniye, saat 15.22’de ABD İstanbul Başkonsolosluğu ile 36 saniye görüşme yapıyor. 24 Ocak 2014’te saat 09.04’de ABD Büyükelçiliği ile tekrar 102 saniye görüşüyor ve 21 Şubat 2014’te de saat 16.21’de de 101 saniye görüşmesi tespit ediliyor. FETÖ’den tutuklu olan dönemin Ankara Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Albay Erdal Turna’nın imamı olan, MİT personelinin telefonlarını dinleyen ve tırların durdurulmasıyla ilgili faaliyeti Ankara’da başlatan şüpheli Muharrem Gözüküçük de ilk olarak 6 Mart 2014’te ABD Büyükelçiliği ile saat 11.51’de 33 saniye, saat 14.48’de de 155 saniyelik görüşme gerçekleştiriyor.”
İşte Muratoğlu’na hapis cezasının gerekçesi
Doğan Holding Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu’nun, “FETÖ’ye üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan 25 ay hapisle cezalandırılmasının gerekçesi açıklandı: “Sanık Muratoğlu’nun vekalet verilmesi konusunda tanık avukatlarla bizzat görüşme yapması, bunun yanında halen FETÖ üyeliği iddiasıyla tutuklu olan ve örgütün hiyerarşik bağ kapsamında üyelerince kullanılan kriptolu haberleşme programı ‘ByLock and chat’ adlı programını kullanan kişilerle fazla sayıda ve açıklayamadığı şekilde görüşme yapması, 2012’de FETÖ liderini ziyarete giden grupta yer alması ve tanık avukatlarla vekalet ilişkilerinin bu görüşmeden sonra başlaması, tanıkların beyanlarının aksinin kanıtlanmamış olması, sanığın Ankara temsilcisi olduğu şirketin vergi davaları ve yüksek meblağlı para cezalarını konu alan davaları FETÖ yapılanmasına dahil avukatların takibi konusunda görüşmeler yaparak vekalet ilişkisi kurulmasını sağlaması değerlendirilmiştir.” l İSTANBUL AA