20.11.2018 - 08:15 | Son Güncellenme:
Silahlı ve silahsız
İlk haftayı büyük ölçüde oryantasyon için gerekli bilgilendirmeler ve sağa, sola, geriye dönme, tekmil ve selam verme, hizaya gelme, yerinde sayma gibi silahsız yanaşık düzen eğitimi ile geçirdik. 41 maddelik Askeri Nezaket ve Terbiye Kurallarını da ilk hafta öğrendik. İkinci haftadan itibaren silahlı yanaşık düzen eğitimine geçtik. Silahlı esas duruş, silah yerinde dönüşler yapma, tüfek taşıma vaziyetleri, tüfek çatma… İkinci hafta silahın parçalarını takıp çıkarma, tüfek muayenesi ile bakımı, mekanik nişancılık eğitimi ve atış da yapıldı. Bunların yanı sıra Tek Er Muharebe Eğitimi aldık. Burada da araziden faydalanarak nasıl gizlenebileceğimiz ve arazide yön tayinini nasıl yapacağımız gibi bilgileri öğrendik. Her iki hafta da cumartesi spora ayrılmıştı. Pazar ise dinlenme günüydü. Eğitimler gözünüzü korkutmasın, komutanların çoğu ömrünüz boyunca masa başında çalıştığınızın farkında. Yani sağlığınızı zorlayacak bir hareketi rahatsızlığınız olduğunu belirttiğiniz sürece yapmıyorsunuz. Ama anlayışlı olmayan kişilerle de karşılaşabilirsiniz. O nedenle mevcut bir sağlık sorunuz varsa ve belirli hareketleri yapamayacak durumdaysanız, doktorunuzun yazdığı raporu yanınızda getirmeniz yararlı olabilir.
HAYATIMIN EN ZOR SUNUCULUK DENEYİMİ
Son hafta tören provası ile geçti. Ben yemin törenimizin sunuculuk görevini üstlendiğimden rahat bir hafta geçirmeyi umuyordum. Ama hiç öyle olmadı. Hayatımın en zor sunuculuk deneyimiydi. Tören provaları hafta boyunca açık alanda, doğa içinde yapıldı. Sürekli etrafımda dolaşan ve vücudumun bir yerlerine konan arılar, tam sunucu kürsüsünün olduğu alanı basan kanatlı karınca benzeri sinekler ve sürekli üzerimden atmama rağmen bir şekilde gözlüğümün üzerinden, yüzümden ağ atan örümcekler… Bunların varlığında hata kaldırmayan bir tören programı sunmayı başardığımdan, artık her koşulda sunuculuk yapmaya kendimi hazır hissediyorum.
MUTLU İNSANLAR KENTİNİ GÖRDÜM
Aranızda askerliğinizi yapacağınız il ile ilk defa tanışacaklar olabilir. Mesela ben Kırklareli’yle askerlik sayesinde tanıştım. İmkanları el verenlere, adaptasyon açısından tugaya katılacağı tarihten bir gün önce şehre gitmesini tavsiye ederim. Biz de ailecek böyle yaptık. Bu sayede “Mutlu İnsanlar Kenti” ile tanıştım. Şehrin birçok yerinde yer alan bu yazı, yazıdan ibaret de değildi. Caddeler yüzleri gülen insanlarla doluydu. Arabalar, yaya yoluna yaya adımını attığında duruyordu. İstiklal Marşı çalındığında; yayalar duruyor, kafelerde oturanlar ayağa kalkıyor, arabalar kenara çekip şoförler ve yolcular saygı duruşuna geçiyordu. Şehri gezeceklere “Atatürk Evi”ni gezmelerini tavsiye ederim.
SİGARA BELASI
Yemekhane dışında tek seçeneğimiz olan kantinde cips, bisküvi dışında pek alternatif yoktu. Askerde neredeyse her anı birlikte ve dip dibe geçiriyoruz. İçtima hazırlıkları, yemek sıraları, eğitim aralarındaki molalar… Bunların çoğunda sigara içilmesi sigara içmeyenleri çok rahatsız etti. Aramızda alerjisi olanlar hatta astımı olanlar da vardı. Ve bu kişiler sigaradan uzaklaşabileceği bir alan bulamadığından zoraki bir maruziyet yaşadı. Sigara içmeyenler olarak, askeriyede de dumansız hava sahası olması yönünde bir önerimiz var. Özellikle de yan yana olmak zorunda olduğumuz alanlar ve yerler için…
KADINA ŞİDDETE KARŞI MÜCADELE EĞİTİMİ
Biz takım olarak gerçekten çok şanslıydık. Takım komutanımız Asteğmen Utku Yıldız ve eğitim çavuşumuz Halil Demirbaş bizi sürekli motive ederek, yapamadığımız durumda bire bir ilgilenerek aldığımız eğitimin hakkını verdiler.
Bunun yanı sıra; bir sağlık sorunu yaşamamamız adına da sürekli çok dikkatli, hassas ve anlayışlı yaklaştılar. Her ikisi için de takım olarak “Ne kadar teşekkür etsek az” diye düşünüyoruz. Kırklareli’de bedelli askerliğini yapanlar olarak en büyük şanslarımızdan biriyse tabur komutanımız Yüzbaşı Özgür Özden oldu. Her türlü sorunumuzu dinleyip, sorunların anında çözülmesi için gerekenleri her zaman yaptı. Komutanlarımızdan aldığımız eğitimlerin yanı sıra; aile içi şiddete ve kadına şiddete dikkat çeken bir saatlik eğitime de katıldık. O kadar erkeği bir arada yakalamışken verilebilecek en güzel eğitimlerden biriydi. Örneğin bağırmanın “psikolojik şiddet” olarak adlandırılan bir şiddet türü olduğunu bile ilk defa orada öğrenen çok kişi oldu.
HARİKA ARKADAŞLIKLAR KURULUYOR
O kısacık sürede ömür boyu görüşmek isteyeceğimiz insanlar hayatımıza girdi. Çünkü benzer zorlukları yaşadık. O anlarda birbirimize daha az yetenekli olduğumuz konularda destek olduk. Mesela el becerileri çok da iyi olmayan benim gibi biri için yeni gelen çarşaflarla ranza altı yatağı yapmak oldukça zorlayıcı olabilecekken Murat Sırma sayesinde kolaylıkla halloldu. Bana denk gelen silahın birtakım özellikleri parçalarını söküp takmamı zorlaştırmasına rağmen silahlar konusunda müthiş bir beceriye sahip Burak Emre Yılmaz’ın desteğiyle “silah sök, silah tak” eğitimlerini başarıyla tamamladım. Her yeni güne mutlu başlamamız için tüm pozitif enerjisini ortama yayan Çağım Çağlayan Duran takımızın iyilik halini arttırma konusunda en büyük destekçimiz oldu. Murat Aslan, İhsan Bitirim ve Gökhan Gündoğdu, Erkan Arıca ve Ali Kuthan Hacıahmetoğlu olmasa yemek sıralarında ve serbest zamanlarda vakit nasıl bu kadar keyifli geçerdi, bu güzel anılar birikirdi bilmiyorum…
DENEYİMLEYEN BİRİNE ULAŞIN
Asker olacağınız yerde daha önce askerlik yapmış veya hali hazırda askerliğini yapıyor olan biriyle tanışmanız oradaki sürecinizi büyük ölçüde kolaylaştıracak ve beklenmedik bir durumla karşılaşma riskinizi azaltacak. Bu nedenle iyi bir araştırma ile gideceğiniz yer hakkında sizi bilgilendirecek tecrübeli birine ulaşmaya çalışın. Ben bu konuda şanslı olanlardanım çünkü bir arkadaşım hali hazırda gideceğim yerde askerliğini yapmaktaydı. Bu nedenle kendisinden tugayda nelere ihtiyacım olacağına dair her şeyi öğrendim. Ayrıca askere gideceğiniz şehirde bir tanıdık bulmak da epey işe yarayabiliyor. Çünkü bazen şehirden getirilmesi gereken ihtiyaçlarınız olabiliyor.
SULARDAN GEÇİŞ HAREKATI
Tugayda silahları ve araçları bir tatbikatta görme fırsatı yakaladık. Suyun bir tarafından diğer tarafına araçları taşımak için nasıl köprü kurulduğunu, araçların suda taşıma platformlarına dönüşerek tankları suyun diğer tarafına taşıdığını izlerken, Türk Silahlı Kuvvetleri’mizin gücüne tanıklık ettik.
BİTTİ