Düzce depremi sonrası korkutan görüntü
24.11.2022 - 11:17 | Son Güncellenme:
DHA
Düzce'nin Gölyaka ilçesindeki 5,9 büyüklüğündeki depremin ardından yüzeyde korkutan bir görüntü ortaya çıktı. Öte yandan Düzce depreminin İstanbul depremini tetikleyip tetiklemeyeceği yönünde dikkat çeken bir değerlendirme geldi: İstanbul depremi için zaman doldu.
Düzce'nin Gölyaka ilçesinde meydana gelen ve çevre illerden de hissedilen 5,9 büyüklüğündeki depremde 93 kişi yaralandı. AFAD'dan yapılan açıklamaya göre, depremin ardından bölgede en büyüğü 4,3 olmak üzere toplam 218 artçı sarsıntı meydana geldi.
YÜZEYDE KORKUTAN ÇATLAKLAR
Düzce'nin Gölyaka ilçesinde, 5.9'luk depremde hasar gören ev ve iş yerlerinin yanı sıra Büyük Melen Çayı yakınlarında göletin etrafındaki toprak alanda çatlaklar oluştuğu gözlendi. Gölyaka'ya 8 kilometre uzaklıktaki alanda meydana gelen çatlakların yaklaşık 15 metre uzunluğunda ve 40 santimetre derinliğinde olduğu görüldü.
"MUTLAKA HARİTALARIZ"
Kocaeli Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nden Doç. Dr. Bülent Doğan, bu tür çatlakların, depremler sonrası görülmesinin normal olduğunu belirterek "Düzce'de gerçekleşen deprem sonrası yüzeyde birtakım çatlakların olduğu gözlemlenmiştir. Bu çatlak, deprem sonrası gelişebilen olağan yüzey deformasyonları şeklinde izlenir. Biz buna benzer çatlakları bütün depremlerde izleriz ve bunları mutlaka haritalarız. Burada izlenen çatlaklar da genellikle yüzeyden 0 ile 5 metre derinliğe kadar inen, oldukça sığ kesimlerde oluşmuş zemin yenilmeleri veya yüzey deformasyonları olarak adlandırılır" diye konuştu.
"4 FARKLI DALGA TÜRÜ"
Depremin oluşturduğu dalgaların ivme değerlerinin birbirlerinden farklı olabileceğini anlatan Doç. Dr. Doğan, "Depremler gerçekleşirken 4 farklı dalga türüyle gerçekleşir ve sonuçlanır. Bu 4 farklı dalga türünün de ortaya koyduğu yüzeyde farklı yerlerde izlenen örneğin; Düzce'nin güneyinde ve kuzeyinde farklı değerlerde izlenen ivme değerleri yaratır. Bu ivme değerleri de yüzeyde özellikle yer altı su seviyesinin yüksek olduğu ve zemin emniyet kat sayısının düşük olduğu alanlarda bu tarz çatlakların oluşmasına yol açar" dedi.
321 BİNADA HASARA TESPİTİ
Bölgedeki 321 binada hasar tespitleri yapılırken, Gölyaka'daki 5 bina ve 8 bağımsız bölümde ağır hasar tespit edildi. Cumayeri, Gümüşova ve merkezde ise 3 binanın ağır hasarlı olduğu belirlendi. Öğrenci yurtlarında ise herhangi bir hasar söz konusu değil.
EĞİTİME ARA
Düzce Valisi Cevdet Atay, deprem nedeniyle kentte eğitim öğretime iki gün daha ara verildiğini açıkladı.
AFAD 200 ÇADIR KURDU
AFAD, kentte yaşanan deprem nedeniyle bu geceyi evinde geçirmek istemeyen ve evleri hasar gören depremzedelerin barınma ihtiyacının karşılanması için bölgede çalışmalarını sürdürüyor.
Ekipler, ilk etapta Anıt Park Meydanı ile Millet Bahçesi'ne 5 kişilik 200 çadır kurdu. Çadırların kurulmasına Düzce Belediyesi, AFAD gönüllüleri, Düzce Arama Kurtarma Ekibi (DAKE) ve bazı sivil toplum kuruluşları da yardımcı oluyor.
Düzce'de incelemelerini sürdüren İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı ile Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Yunus Sezer, çalışmaları koordine ediyor.
PROVOKATİF PAYLAŞIMLAR HAKKINDA YASAL İŞLEM
Emniyet Genel Müdürlüğü, bazı sosyal medya hesaplarında yer alan "yeni bir deprem beklendiği" yönündeki dezenformasyon içerikli provokatif paylaşımlara itibar edilmemesi konusunda vatandaşları uyardı.
Emniyet'in Twitter hesabından yapılan paylaşımda, bu ve benzeri paylaşım yapan hesap yöneticileri hakkında yasal işlem başlatıldığını duyurdu.
"İSTANBUL DEPREMİ İÇİN ZAMAN DOLDU"
Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan da, Düzce'nin Gölyaka ilçesinde meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremin İstanbul depremini tetikleyip tetiklemeyeceği konusunda yorum yapmanın erken olduğunu belirtti. Prof. Dr. Arslan, "İstanbul depremi öyle ya da böyle olacak. İstatistik ve bilimsel olarak bakarsak İstanbul depremi için zaman doldu. Gözümüzü yummanın anlamı yok, gerçekle yüzleşmek lazım. İstanbul depremi dünden daha yakın" dedi.
Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan, Düzce Gölyaka'daki 5.9'luk depremin sıra dışı olmadığını, beklenen bir deprem olduğunu söyledi. Prof. Dr. Arslan, "Zamanlaması açısından bile neredeyse tahmini güç olmayan bir deprem. Arada kırılmamış bir bölge vardı, kırılması bekleniyordu ve kırıldı. Türkiye'nde 2 büyük fay hattından Kuzey Anadolu Fayı; yüzyıllardan beri Türkiye'de büyük depremlerin olduğu fay hattı. Bu hatların birbirlerine göre hareket hızları var. Kuzey Anadolu Fay Hattında ortada bulunan bölge İç Anadolu Bölgesi, batıya doğru her yıl hareket diyor. Bu hareket sırasında zaman zaman sıkışmalar meydana geliyor ve bir anda kırılmaya yol açıyor. Fayın her iki tarafında hareket meydana geliyor, sıkışıyor, dayanılmayacak noktaya geldiğinde bir anda kırılıyor, işte bu an deprem anı" dedi.
‘ŞİDDETLİ DEPREM HENÜZ OLMADI’
Prof. Dr. Arslan, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın, doğudan batıya doğru göçen, hareket eden bir deprem hattı olduğunu vurgulayarak, "Erzincan'da bir kırılma meydana geliyor, arkasından devam ederek kayıyor, Bolu'ya doğru kayıyor, Düzce'ye, Marmara'ya, Ege’ye arkasından da Yunanistan'a kayıyor. Büyük depremleri takip ettiğinizde bu sıralama vardır. Bilimsel olarak da bu var. Kuzey Anadolu Fay Hattındaki beklediğimiz o şiddetli deprem henüz olmadı" diye konuştu.
'İSTANBUL DEPREMİ DÜNDEN DAHA YAKIN'
Düzce depreminin İstanbul depremini tetikleyip tetiklemeyeceği konusunda yorum yapmanın erken olduğunu ifade eden Prof. Dr. Samet Arslan, "İstanbul depremi öyle ya da böyle olacak. İstatistik ve bilimsel olarak bakarsak İstanbul depremi için zaman doldu. Gözümüzü yummanın anlamı yok, gerçekle yüzleşmek lazım. İstanbul depremi dünden daha yakın. Yapılan çalışmaları üst üste koyduğumuzda İstanbul’da olacak deprem için bazı olasılıklar var, kırılmamış fayları hepsinin aynı anda kırılması veya sıralı olarak kırılması gibi opsiyon var. İstanbul'da 7'den aşağı, 7.3'ten yukarı olmayacak bir deprem bekleniyor" ifadelerini kullandı.
100 BİN CİVARINDA KİŞİ CİDDİ ETKİLENECEK
Prof. Dr. Arslan, böyle bir deprem olduğunda fay hattına yakın bölgelerin depremi daha şiddetli hissedeceğine işaret ederek, "İstanbul'un güney sahilinin 5 kilometrelik bir bandı, adaların karşısından başlayacak şekilde, Marmara Ereğlisi'ne kadar hatta o bölgenin depremden ciddi şekilde etkileneceği ortaya çıkıyor. Bu sonucu nereden çıkartıyoruz? Özellikle Avrupa yakasındaki zemin özellikleriyle ilgili bir durum bu. Zeminin yumuşak olduğu yerlerde; Düzce bunlardan biridir, buralarda depremin şiddeti çok daha yüksek hissediliyor. Zeminin kayalık olduğu yerlerde az hissedersiniz. Bu bölgelerde çok ciddi hissedilmesini bekliyoruz. Bu bölgede en az 30 bin binanın ciddi etkileneceği, 100 bin civarında vatandaşın da ciddi etkileneceği gözüküyor. Depremin kendisi felaket değil, içinde bulunduğunuz ortamın sağlam olması ya da olmaması asıl felaket" değerlendirmesinde bulundu.
