13.07.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU Ankara
3. Yargı Paketi’ne cinayet hükümlüsü ülkücüleri cezaevinden kurtarmak amacıyla konulan düzenlemeden, Bahçelievler katliamı hükümlüleri Ünal Osmanağaoğlu ve Bünyamin Adanalı’nın ardından 12 Eylül öncesi 3 kişiyi öldürdüğü gerekçesiyle 3 kez idama mahkum edilen, cezaevinden iki kez firar edip, Almanya’da yakalandıktan sonra Türkiye’ye iade edilen Muhsin Kehya da yararlanarak Elbistan Cezaevi’nden serbest bırakıldı. Türkiye’de 1979’dan bu yana aralıklarla 22 yıl hapis yatan Kehya, yasa çıkmasaydı, 14 yıl daha cezaevinde kalacaktı.
Bahçelievler Katliamı hükümlülerini tahliye eden Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, dün de Kehya’nın avukatı Hasan İlter’in başvurusunu karara bağladı. Duruşmaya katılan İlter, ordunun içine sızan cuntacılarca yapılan 12 Eylül darbesi sonrasında sağdan ve soldan ülke meselelerine duyarlı gençlerin cezaevlerine doldurulduğunu, işkencelere tabi tutulduklarını ve suçlamaların kabul ettirildiğini anlattı. Müvekkilinin de emir komuta zinciri altında çalışan mahkemelerce mahkum edildiğini ileri süren İlter, müvekkilinin tahliseni istedi.
1980 öncesi
Mahkeme Başkanı Ali Altınkaya, dosyadaki belgelere göre hükümlünün 28 Ocak 1998’den bu yana cezaevinde olduğunu, öncesinde de 3 bin 117 gün tutuklu kaldığını ve halen cezaevinde bulunduğunu bildirdi. Kehya’nın işlediği suçların tarihlerinin 1978 ve 1979 olduğunu belirten Altınkaya, suçların, geçen hafta yasalaşan 6352 sayılı Kanun’un geçici 3. maddesinde belirtilen 12 Eylül 1980’e ait olduğuna dikkati çekti. Cumhuriyet Savcısı Halil Maçkaya, esas hakkındaki görüşünde, hükümlünün, 12 Eylül 1980 öncesinde birden fazla kişiyi öldürmek suçundan 765 sayılı TCK’nın ilgili maddeleri uyarınca idama mahkum edildiğini, idam cezasının kaldırılmasının ardından cezanın ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrildiğini ve ceza infazının buna göre yapıldığını anlattı. 6352 sayılı Kanun’un geçici 3. maddesinin birinci fıkrasına göre, hükümlünün lehine kanun belirlenerek, infazın ve hükmün buna göre yapılması gerektiğini kaydeden Maçkaya, infazın devamının ileride mağduriyetlerine neden olabileceği gerekçesiyle de öncelikle infazın durdurulmasına karar verilmesini istedi. Bahçelievler Katliamı hükümlülerinin tahliyesi kararının ardından “Vicdanım sızlıyor ama yasal zorunluluk var” açıklamasını yapan Mahkeme Başkanı Ali Altınkaya, Kehya hakkındaki cezanın infazının durdurulmasına karar verildiğini açıkladı. Altınkaya, Bahçelievler dosyasında olduğu gibi, firar olasılığına karşılık Anayasa Mahkemesi’ne yasayla ilgili yapılacak başvuru karara bağlanana ya da yapılacak infaz hesabıyla ilgili Yargıtay yorumu beklenene kadar hükümlünün tahliye edilmemesi yönündeki talepleri ise dikkate almadı. Kehya, kararın ardından kısa süre içerisinde tutulduğu Elbistan Cezaevi’nden tahliye oldu.
3 cinayet, 3 idam
Kehya, şu cinayetlerden dolayı cezaevinde tutuluyordu:
TESLİM TEMEL’İN ÖLDÜRÜLMESİ: Kehya, 12 Ocak 1978’de Elazığ’da çarşı içinde Mustafa Gülnar adlı ülkücü arkadaşı ile gezerken, Teslim Temel adlı genci gördü. “Bu Veteriner fakültesinde okuyor. Solcu” dedi. Gülnar, bunun üzerine Temel’i başından vurarak öldürdü, Kehya bu cinayette feri fail olarak idama mahkum oldu
MURAT AKIN’IN ÖLDÜRÜLMESİ: 2 Mayıs 1979’da öğretmen Murat Akın’ı öldürmek için plan yapıldı. Okul önünde Murat Akın’ı görünce Kehya silahını çekti 4 el ateş etti. Askeri Mahkeme de bu olaydan idam cezası aldı.
AVUKAT ÖMER YILMAZ’IN ÖLDÜRÜLMESİ: Avukat Yılmaz, CHP Kayseri Merkez İlçe başkanlığı yapıyorken, bürosuna gelen Kehya ve arkadaşları tarafından masasının başında öldürüldü. Kehya bu olaydan da idam aldı.
Kehya’nın ismi, iddiaların aksine Adana Emniyet Müdürü Cevat Yurdakul’un öldürülmesi davasında geçmiyor. O dönemde Adana’da bulunan Kehya, bu cinayetten dolayı da soruşturuldu ancak ilgisi bulunmadığı gerekçesiyle hakkında takipsizlik kararı verildi. Kehya’nın avukatı Hasan İlter ise bu bilgilerin aksine, Kehya’nın Kayseri’de Ömer Yılmaz ve Yusuf Aslan, Antalya’da Muharrem Erdoğan, Mehmet Dağdeviren ve Ali Manavcıoğlu ile Adana’da Fatih Kıral ve Cengiz Erdağ cinayetleri nedeniyle 3 kez idam ve 2 kez müebbet hapis cezası aldığını söyledi. Kehya’nın, CHP Kayseri İl Başkanı Mustafa Kulkuloğlu ve CHP Adana İl Başkanı Ahmet Albay’ı öldürdüğü de iddia ediliyor.
MHP’de çay içti
33 yıldır cezaevinde tutulan 52 yaşındaki Kehya, Elbistan Cezaevi’nden tahliye olduktan sonra götürüldüğü Elbistan Askerlik Şubesi’nde 1 saat kaldı. Hükümlü olduğu için askerlik yapmayan Kehya için burada işlem yapıldı. Kehya, ardından yakınlarıyla birlikte MHP Elbistan İlçe Başkanı Ali Demir’i makamında ziyaret ederek çay içti.