HDP önündeki eylemde 86'ncı gün
27.11.2019 - 11:47 | Son Güncellenme:
DHA
Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 57 ailenin, HDP il binası önündeki oturma eylemi 86'ncı günde de sürdü. Oğlu Roşat'ın 5 yıl önce PKK'lılar tarafından kaçırıldığını, büyük oğlu 4 çocuk babası Sami Çiftçi'nin (21) de terör örgütüne destek vermediği gerekçesiyle kaçırılarak şehit edildiğini anlatan Necibe Çiftçi, çocuğundan haber alana kadar oturma eylemine devam edeceğini söyledi. Çiftçi, oğluna, "Kaç gel, kardeşlerine sahip çık, kendine yuva kur" diye çağrıda bulundu.
Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı.
Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu.
Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Eylem, 86'ncı günde de 57 aile tarafından sürdürüldü.
'ÇOCUKLARIMI EVDE BIRAKIP GELDİM'
Oğlu Roşat Çiftçi, 5 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırılan, 4 çocuk babası büyük oğlu Sami Çiftçi (21) de kendilerine destek vermediği gerekçesiyle teröristlerce kaçırılarak şehit edilen Necibe Çiftçi, Hakkari'nin Şemdinli ilçesinden gelerek evlat nöbetine katıldı.
Çiftçi, oğluyla birlikte kaçırılıp dağa götürülen kuzeninin Şanlıurfa'da güvenlik güçlerine teslim olduğunu belirterek, oğlunun da kaçıp gelmesini istedi. Çifti şöyle konuştu:
''86 yıl da geçse bu çadırda oturacağız, çocuklarımızdan bir haber alana kadar gitmeyeceğiz. Benim çocuğum okul okuyordu, amcası, kendi oğlu ile oğlumu köyden alıp, Şemdinli'ye götürdü. Orada arkadaşları onları kandırıp, dağa kaçırdı. 2017 yılında da köye gelip, 4 çocuk babası diğer oğlumu evinden alıp, elini kolunu bağlayarak, şehit ettiler. Roşat'ın birlikte gittiği amcasısın oğlu kaçarak, Şanlıurfa'da teslim oldu. Benim çocuğumdan 5 yıldır haber yok. Çocuğum gelsin teslim olsun, gelsin evinde annesinin yanında otursun. Bize baksın, benim durumum kötü. Çocuklarıma bakamıyorum. Benim çocuğum gelsin bize yetişsin, annesine, kardeşlerine baksın. Gelsin kendisine bir hayat, yuva kursun, evlensin. Oranın sonu yalandır, orası insanlık yeri değil, kaç gel.''
