Roca’dan Banyolara Zamansız Dokunuş

Lavabo, klozet, banyo mobilyaları ve armatürlerin uyum içinde sergilendiği Carmen, banyoları birer yaşam alanına dönüştürme iddiasıyla öne çıkıyor. Victoria döneminin izlerini taşıyan zarif banyo bataryaları, yıldız şeklindeki klasik armatür kollarıyla geçmişin nostaljik dokusunu günümüzle buluşturuyor. Hem tek hem de çift kumandalı seçenekleriyle sunulan bu tasarımlar, banyolara görsel ve işlevsel bir zarafet katıyor. Koleksiyonun farklı boyut ve montaj alternatifleriyle tasarlanan lavaboları ise büyük ya da küçük tüm banyolarla uyum sağlayarak, her mekana işlevsel çözümler sunuyor. Carmen koleksiyonundaki her bir detay, banyoları sıradanlıktan çıkararak, kullanıcılarını tarihle iç içe ve geleceğe yönelik bir deneyime davet ediyor. 

Carmen koleksiyonu, sadece estetik bir deneyim sunmakla kalmıyor, geniş depolama seçenekleriyle banyolarda işlevselliği de ön plana çıkartıyor. Ahşabın sıcaklığını banyolarınıza yansıtan, 1.300 mm uzunluğundaki geniş banyo dolapları, iki çekmece ve iki kapaklı tasarımıyla hem zarif hem de pratik bir çözüm sunuyor.

Daha kompakt bir seçenek arayanlar için, 800 mm genişliğindeki lavabo üniteleri mükemmel bir alternatif oluşturuyor. Ayrıca, cam kapaklı ve LED aydınlatmalı raflara sahip şık kolon dolaplar, hem görselliği hem de fonksiyonelliği bir araya getirerek günümüz teknolojisini banyolarınıza taşıyor. Koleksiyondaki tüm mobilyalarda bulunan yavaş kapanma sistemi ve yönü değiştirilebilen kapaklar, kullanım konforunu ve ergonomiyi ön planda tutarak banyolarınızı daha keyifli bir yaşam alanına dönüştürüyor.

Carmen koleksiyonundaki tüm seramik ürünler, Roca’nın özel olarak geliştirdiği yüksek kaliteli vitrifiyelerden oluşuyor. Bu sayede, ürünler yüksek dayanıklılık sağlarken, zamana meydan okuyan bir parlaklığı da garanti ediyor.

Themore Concept'ten Ergonomik ve Şık Çözümler

Sade ve fonksiyonel tasarımlar, son dönemin dekorasyon trendlerinin başında geliyor. Mutfak alanlarında açık renkler ve ahşap malzemeleri daha çok tercih edilirken; ahşap ve doğal görünümlü yüzeyler, mutfakları yemek hazırlama alanın ötesine taşıyor. Minimalist tasarımların etkisinin daha da çok hissedileceği yeni yılda, Themore Concept’in Legolas Mutfak Modeli, ergonomik yapısı ve kullanışlı tasarımıyla mutfakları şık ve fonksiyonel hale getiriyor. Minimalist çizgiler ve doğal renk tonlarının hakim olduğu model, ferah bir atmosfer yaratırken, her detayı ile pratik kullanım sunuyor.

Legolas Mutfak Modeli’nin, boy dolapları ve tavana kadar uzanan üst dolap seçenekleri, kullanım alanını en verimli şekilde değerlendirirken, zarif çizgiler ve doğal renk tonlarıyla her türlü iç mekana uyum sağlıyor. Derin raylı şişelikler, geniş çekmeceler ve çizilmelere karşı dayanıklı tezgah, günlük kullanımda pratikliği ön planda tutuyor. Kulpsuz modern tasarımı, LED ışıklı vitrini ve ahşabın sıcak dokusu mutfak alanlarında daha fazla fonksiyonellik ve estetik bir görünüm elde edilmesini sağlıyor.

Modelin ergonomik yapısı, her şeyin elinizin altında olmasını sağlayarak yaşam alanlarını daha da işlevsel hale getiriyor. Minimalist çizgiler ve doğal renk tonlarıyla, ferah ve davetkar bir atmosfer yaratıyor.

Vitra Banyolarda Yer Açıyor

VitrA’nın şehirden ilham alan banyo mobilyası koleksiyonu Metropole, Edge serisiyle, tasarım detayları ve malzeme yapısı sayesinde, banyolardan daha fazlasını talep edenlere hitap ediyor. Ceviz, açık meşe ve siyah meşe seçenekleriyle gelen Metropole Edge, akıllı dokunuşlarla banyolarda geniş depolama alanları yaratıyor. Metropole Edge serisinde, MDF gövde ve çekmeceler, cam kapaklı modüller, boy dolapları ve dolaplı aynalar bulunuyor. Masif ahşap dokusuyla özel hissettiren zarif ve ince çerçeveler, doğal kaplamayla bütünleşiyor. Edge’in lavabo dolapları, banyo mekanını en verimli şekilde kullanmayı sağlıyor. Standart ve etajerli modüller iki çekmeceli, seramik tezgahlı modülleri ise tek çekmeceli olarak ve çeşitli ölçülerde sunuluyor. Bas-aç sistemi ve cam separatörleriyle pratik kullanım sağlayan çekmeceleri, iç aydınlatmaları ve antrasit renkli iç yüzeyleriyle banyolarda farklı bir hava yaratıyor.

Zivella ile Ofislere Sıcak Dokunuş

Yaşamı, doğayı, kültürü, insanı ve renkleri tasarımlarına yansıtan Zivella, 2025’in yeni ürünlerini ilk kez İstanbul Mobilya Fuarı’nda ziyaretçileri ile buluşturdu.  Zivella'nın Tasarım Direktörü, Tasarımcı/İç Mimar Selami Gündüzeri tarafından tasarlanan Oyster, Pebble ve Birdy markanın özgün tasarım anlayışını yansıtan ürünler olarak öne çıkıyor. Oyster, istiridyenin formundan, Pebble çakıl taşlarından, Birdy kuşların zarif ve özgür hareketlerinden ilham alıyor. Bu yeni tasarımlar, Zivella’nın 2025 koleksiyonunun önemli parçalarını oluşturuyor.

İstiridyenin zarif formundan ilham alınarak tasarlanan Oyster, denizin doğal güzelliğini ve zarafetini yansıtıyor. Koltuğun formuna yansıtılan istiridye kabuğunun sert dış yapısı ile yumuşak iç kısmının birleşimi, Oyster’da eşsiz bir konfor ve estetik sunuyor.

Çakıl taşlarından esinlenilen Pebble puf ailesinin her bir modülü, birbirinden farklı ama uyum içinde olacak şekilde tasarlandı. Pebble, tekli kullanıma uygun olduğu gibi, mekânın büyüklüğüne göre modüllerin bir araya getirilmesiyle farklı boyutlarda kombinasyon imkânı sunuyor. Farklı boyutlardaki puflar, çakıl taşlarının çeşitliliğini yansıtarak hem rahatlık hem de görsel bir zenginlik sağlıyor.

Birdy, kuşların zarif ve özgür hareketlerinden ilham alınarak tasarlandı. Kuşların hafifliği ve doğada sergiledikleri denge, bu tasarımın temelini oluşturdu. Oturma alanının ergonomik yapısı, rahat bir oturuş sağlarken; dış hatlardaki zarif eğriler, özgürlük ve dinamizm hissini artırıyor.

Enerji Tasarruflu Aydınlatma Ürünleri

Ürün ve çözümleriyle kullanıcılarına insan odaklı yaşam çözümleri sunan Panasonic Electric Works Türkiye, binaların klasik aydınlatmasının yanı sıra bahçeler, peyzaj aydınlatmaları, fabrika, depo ve açık otoparklardaki genel alan aydınlatmaları için uygun olan Panasonic

2 farklı güç ve lümen seçeneği sunan Panasonic Sensörlü LED Etanj Armatür serisi, IP65 koruması sayesinde üst düzey güvenlik sunuyor. Üç metre yükseklikteki kurulum ve 6,5 metre çapında algılama alanına sahip ürün, hareket algılamasından 30 saniye sonra kapanarak enerji tasarrufu sağlıyor.

Konut, ticari ve endüstriyel ortamlara uygun Panasonic Sensörlü LED Etanj Armatür, 4000K/6500K renk seçenekleri ve uzun ömürlü olma özelliğiyle alanında fark yaratıyor. Ürün, geleneksel floresan tip armatürlere kıyasla düşük bakım maliyetleriyle de alternatif çözümler sağlıyor.

Harekete ve gün ışığına duyarlı dahili sensörüyle üstün enerji verimliliği sağlayan Panasonic LED Projektör serisi, yüksek lümen değerleri sayesinde kompakt bir aydınlatma sunuyor. Bahçeler, peyzaj aydınlatmaları, fabrika, depo, açık otoparklardaki genel alan aydınlatmaları için ideal çözümler sunan ürün, IP65 koruması ve sağlam alüminyum gövdesi sayesinde özellikle dış mekanlarda güvenli bir çözüm olarak öne çıkıyor.

Panasonic LED Projektör, dört farklı güç seçeneğinin yanında 3000K/4000K/6500K olmak üzere üç farklı renk seçeneği sunuyor. Projektör, 6,5 metre yükseklikteki kurulum, beş metre çapında algılama alanı ve 120 derecelik açısıyla birlikte geniş bir aydınlatma imkânı sağlıyor. 30 saniye boyunca hareket algılanmadığında otomatik olarak kapanan ürün, 20 lüx altındaki ışık seviyelerinde ise otomatik olarak çalışabiliyor.

Bağcılar’da Çok Yönlü Sosyal Yaşam Merkezi

Yapılı çevre ve insan arasındaki ilişkiyi tasarlayarak bireyin kent yaşamına dahil edilmesini hedefledikleri ödüllü mimari ve kamusal alan projeleriyle tanınan Mimar Ahmet Mucip Ürger ve Mimar Ali Özer liderliğindeki Özer\Ürger Architects, İstanbul’da İBB Bağcılar Cüneyt Arkın Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu ve Gençlik Kompleksi’ni tasarladı. Bağcılar’da kalan son birkaç boş araziden birinde hayata geçirilen proje, ilçenin ihtiyaç duyduğu farklı işlevleri tek bir alanda buluşturmayı hedefliyor. Özer\Ürger Architects bu probleme çözüm üretebilmek için arazi kotunun 5 metre yukarısında arsanın kendi büyüklüğüne eş bir döşeme oluşturarak adeta 2 farklı zemin kat elde etmeyi tercih etmiş. Bu sayede gençlik merkezi ve yurt fonksiyonlarına hizmet verecek iki ayrı kamusal açık alan elde edilmiş ve bu alanlardan kaldırım kotunda olana gençlik merkezi işlevi yerleştirilmiş. Açılan derin kesikler sayesinde cephe uzunluğu arttırılan kompleksin mahalle ile etkileşimi ve aldığı ışık miktarı azami düzeye çekilmiş.

Açık plan olarak tasarlanan komplekste işlevler birbirine değmeyecek şekilde otonom olarak yerleştirilmiş. Bu sayede tüm işlevlerin her yönden algılanması ve aralarında oluşan boşluklarda ortaya çıkacak tesadüfi etkileşimlere olanak sağlanmış. Yapının önündeki alan ise mahallelinin kullanacağı yeşil bir park olarak terk edilmiş.

İBB Bağcılar Cüneyt Arkın Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu ve Gençlik Kompleksi’nin çatısı tümüyle yurt öğrencilerinin kullanımı için tasarlanmış. Hemen bu kata yerleştirilen kafe ve restoran önündeki açık spor ve dinlenme alanları ile bütünleşerek canlı bir sosyal kat oluşmasını sağlıyor. Kesme ve kaydırma stratejileri yurt blokları için de uygulanarak yapıların cephe uzunluğu arttırılmış; bu sayede ışık alan oda sayısı yükseltilmiş. Ayrıca bu stratejiler, yapının dışarıdan bakıldığında derinlik kazanmasına ve yurt tasarımlarının genel sorunu olan cephelerdeki iki boyutlu etkinin aşılmasına yardımcı olmuş.