Büyük Tarabya Oteli kapılarını yeniden açtı

Hizmete girmeden dünyanın en lüks yaklaşık 450 otelinin üye olduğu Leading Hotels of the World (LHW) platformuna katılan otel, basın mensuplarına tanıtıldı.

Sarıyer’deki otelde düzenlenen toplantıda konuşan Bayraktarlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Bayraktar, The Grand Tarabya’nın gurur verici bir proje olduğunu söyledi.

İstanbul’un simgesi yapılardan biri haline gelen Tarabya Oteli’ni tekrar İstanbul’a kazandırmanın onurunu yaşadıklarını belirten Bayraktar, ”Tarabya Otel’i, uzun tarihi boyunca çok önemli bir değer haline gelmiş olup, hem İstanbul’un hem Türkiye’nin hem de dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerine unutulmaz zamanlar yaşatan bir mekan haline gelmiştir” dedi.

Bayraktar, otelin geçmişte Türkiye’nin ilk 5 yıldızlı otelleri arasında bulunduğunu ve tarih boyunca adından söz ettirdiğini ifade etti.

Uzun süre hizmet dışı kalan otelin satışa sunulma haberinin kendisini heyecanlandırdığını anlatan İzzet Bayraktar, şunları kaydetti: ”Özelleştirme ihalesi sürecinde, 9 şirket arasından açık arttırmayla en yüksek teklifi vererek ihaleyi kazandım. Çocuklarımdan gizli katıldığım bu ihale benim için oldukça önemliydi. Eşimin ’İnşallah kazanamazsın’ diyerek beni yolcu ettiği ihaleye katılırken tek düşüncem vardı; bu kadar önemli bir kültürel miras olan bu otelin milli kalabilmesi. Bunu başarmış olmak benim için büyük bir gurur kaynağıdır. Uzun hazırlıklar ardından geriye dönüp baktığımızda iş hayatında en önemli yatırımlar arasında The Grand Tarabya Otel’i olduğunu söyleyebilirim.”

Bayraktar, otelin yeniden inşa sürecinde ilgisi devam eden yabancı otel zincirlerinin istekleriyle kendi misyon ve değerlerinin örtüşmediğini anlatarak, İstanbul için çok önemli bir yapının Türk gelenekleriyle beraber modern bir şekilde Bayraktar Grubu’nun öncülüğünde hayat bulduğunu söyledi.

İzzet Bayraktar, ”Bayraktarlar Holding olarak, üzerimize düşen tüm maddi ve manevi fedakarlığı yaparak bu değeri İstanbullulara kazandırmayı başardığımıza inanıyoruz” dedi.

Bayraktar, Sarıyer’de bir turizm meslek lisesi kurmak için de teşebbüste bulunduklarını dile getirerek, kısa zamanda projeyi hayata geçireceklerini ifade etti.

Otel yatırımlarına devam edeceklerini belirten Bayraktar, bir otel projesinin de Taksim’de hayat bulacağını sözlerine ekledi.

"Şehir içinde resort ortamı sunuyoruz"

The Grand Tarabya Otel Genel Müdürü Bora Göymen de otelde şehir içinde resort ortamı sunduklarını ifade ederek, otelin geçmişin anılarını yaşatmanın ötesinde çok özellikli bir proje olduğunu dile getirdi.

Oteli satın aldıklarında çok önemli bir tarihi mirası da satın aldıklarını belirten Göymen, şöyle devam etti: ”Buna yakışan yeni bir proje ile çıkmak da çok önemliydi. Otelde yenileme değil, yeniden inşa sürecine girdik. Geçmişten gelen mirası korurken, yapıya modern bir dokunuş kazandırmayı, günümüzün beklenti ve ihtiyaçlarına cevap verebilmesini göz önünde bulundurduk. 350 milyonluk yatırımla yeniden inşa ettiğimiz The Grand Tarabya’yı eşsiz manzaralı, 248 lüks odası, tasarımı, tarihi dokusu ve uluslararası hizmet standartlarıyla hizmete açtık. Şehir otelciliğinde çok ciddi bir rekabet başladı. Otel sayısı da gün geçtikçe artmakta. Bu rekabet ortamında kendimizi dünya standartlarında bir otel olarak tanımlıyoruz. Bu iddiamızı bir yandan İstanbulluların anılarını tazelerken, bir yandan da kusursuz hizmet anlayışımızla benzersiz bir deneyim sunarak gerçekleştireceğiz. İstanbul’un hem tatil hem iş için sunduğu fırsatları en iyi şekilde değerlendirip, otelimizde operasyonumuzu bu şekilde oluşturmuş bulunuyoruz.

Göymen, otelde çekilmek istenen dizi ve film projelerinin olup olmadığının sorulması üzerine, şu anda birkaç teklif geldiğini belirterek, bu tarz tekliflerin artacağını ve zamanı geldiğinde olumlu değerlendireceklerini kaydetti.