09.07.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
Selen Deniz - Marka Portresi
Başarılı eğitim hayatının ardından uluslararası şirketlerdeki kariyerini sonlandırıp tutkusunun peşinden koşan Selda Güner Poyraz, poşet filtre kahve fikriyle başarılı bir girişime imza attı
Kahve demlemek için ekipmanlarını yanından eksik etmeyen asker eşinin Suriye savaşındaki zorlu ortamda bu tutkusundan uzak kalması üzerine harekete geçen kimya mühendisi Selda Güner Poyraz, poşet filtre kahve fikriyle girişimcilik macerasına başladı. “Kulağa garip gelebilir ama eşim ve ben her ortamda istediğimiz zaman kaliteli kahve içmek istiyoruz” diyen başarılı girişimci, uluslararası firmalardaki sekiz yıllık kariyerinin ardından İzmir’e dönüp DaysOld Coffee’yi kurdu.
Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
1984 Tekirdağ doğumluyum. Lisans eğitimimi Kocaeli Üniversitesi Kimya Mühendisliği, yüksek lisans eğitimimi Beykent Üniversitesi İşletme Yönetimi bölümünde tamamladım. Yaklaşık 8 yıl, İstanbul’daki uluslararası firmaların satış departmanlarında görev aldım. Eylül 2017’de de İzmir’e taşınıp DaysOld Coffee’yi kurdum.
Her geçen gün sayıları artan ve giderek popülerleşen kahve dükkânlarından birini açmak varken DaysOld Coffee fikri nasıl doğdu?
2016 Eylül ayında doğum iznimin bitiminde çalıştığım şirket sözleşmemi bir telefonla fesh ettiğini bildirdi. Bu durumdan iki ay sonra asker olan eşim Suriye Elbab’da savaşa katıldı. Giderken orada kahve demleyebilmek için araç gereçlerini de almıştı. Ancak bir hafta bile geçmeden etrafta patlayan bombalardan dolayı tüm ekipmanları kırıldı. Kulağa çok enteresan geliyor ancak biz istediğimiz her an istediğimiz her yerde iyi kahve içmek istiyoruz. Eşim ve ben sıkı birer kahve severiz. Savaş esnasında yaralanınca görevi erken biten eşim eve döndüğünde, öylesine kötü bir ortamda bile iyi kahve içebilmenin büyük ihtiyaç olduğundan bahsetti. Böylece ‘Poşet Filtre Kahve’ fikri ortaya çıktı.
İyi kahveyi diğer kahvelerden ayıran şey nedir?
Öncelikle kaliteli çekirdek seçmek gerekiyor. Ardından doğru kavurma profili ve harmanı oluşturmak, doğru öğütme derecesi çok önemli. Çünkü poşet filtre kahve bugüne kadar yapılmış tüm demleme yöntemlerinden çok farklı bir sonuç veriyor. Her demlemede aynı tadı alabilmeniz için aynı miktar kahve kullanmanız da çok önemli. DaysOld Coffee Poşet Filtre Kahve her demlemede aynı sonucu almanızı sağlıyor. Her bir poşet tek tek paketlendiği için de her pakette taze kahve içmeniz mümkün oluyor.
Her seferinde aynı
Poşet filtre kahve ile demleme filtre kahve lezzeti yakalanabiliyor mu?
Bize ne çok gelen sorulardan bir tanesi de bu aslında: “Nasıl oluyor da makine veya diğer ekipmanlar ile aynı lezzeti alabiliyoruz?” Kahve çekirdeklerinin seçilip kavrulmasına, öğütülüp paketlenmesine kadar aylarca süren bir çalışma yürüttük ve genel damak tadımıza uygun harmanlar oluşturduk. Diğer önemli konu da kullandığımız filtre kağıdı. Ağartılmamış, hiçbir kimyasal içermeyen ve doğada çözünebilen bir filtre kağıdı kullanıyoruz. Böylelikle demleme esnasında kağıdın kokusu veya içeriği kahveyi etkilemiyor, filtre kağıdının gözenekli yapısı sayesinde de iyi bir demlenme sağlanıyor. Ayrıca filtre kağıdı sıcak suyun kahve ile buluşması esnasında kahvenin yanmasını engelliyor.
DaysOld
Coffee olarak kurumsal müşterilere mi hitap ediyorsunuz, bireysel satışınız da var mı?
www. daysoldcoffee. com.tr e- ticaret sitemiz ile hem bireysel müşterilere hitap ediyoruz hem de Türkiye genelinde birçok satış noktamız bulunuyor. Ayrıca yüksek hacimli talepler için özel firma logolu üretim de yapıyoruz.
‘Yapamazsın’ diyenler olacak, dinlemeyin!
Kadın girişimci olarak sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Benim annem ilkokul mezunu. Ben de kadınların her zaman arka planda olduğu hatta sokakta bile yürüyemediği bir köyde doğdum. Kadın kısmı okumaz dediler, okudum. Bunun için çok çalıştım ve bunları söyleyenlere başarılarım ile cevap verdim. Çünkü, başarıyı kimse inkâr edemez. Bu yolda en büyük destekçim annemdir. Tek hayali benim eğitimimi tamamlamamdır ve ben onun hayallerini gerçekleştirdim.
Eskiye kıyasla şimdi durum çok farklı. Hem eğitime hem de bilgiye ulaşma imkanı çok daha fazla ama öncelikle bireylerin bakış açısını değiştirmek gerekiyor. Kadın yapamaz veya erkek yapamaz kavramlarını artık söylememeliyiz, duymamalıyız.
‘Yanıtım başarı’
Kadınların doğdukları andan itibaren en büyük problemi çevresindeki insanların olumsuz yorumları ve hayatlarına haksız bir şekilde müdahale edilmesidir. Yapamazsın diyenlere itibar etmeyip, deneyip yapamadıklarını kendi gözleriyle görsünler. En üst noktadan başlamak gerekmiyor. En basitinden başlasınlar ama mutlaka başlasınlar. Ürettikçe motivasyonları artacak ve başardıkça daha çok çalışmak isteyecekler.
Bir kadın olarak hem iş hayatım hem de sosyal hayatım boyunca ne fiziki ne de psikolojik olarak bir şiddetle karşılaşmadım. Çünkü buna asla izin vermedim. Söylenenlere, yapılanlara başarımla cevap verdim ve şimdi kendi şirketimin sahibiyim.
Unutmayın, kadın varsa umut vardır!