Otelde çalışan kadınları istismar edip öldürdü! Sır perdesi böyle aralandı
11.04.2022 - 07:04 | Son Güncellenme:
30 yılı aşkın süredir yakalanmayan bir seri katilin ardındaki sır perdesi aralandı. Amerika’nın Indiana ve Kentucky eyaletlerinde, otellerde çalışan kadınlara saldıran seri katilin kimliği, filmleri aratmayacak şekilde ortaya çıkarıldı.
Derleyen: Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr - Yıllardır kim olduğu bulunamayan seri katilin kimliği gün yüzüne çıktı. Indiana Eyalet Polisi'nin yanı sıra FBI ve Kentucky polis departmanından yetkililer, üç kadını kimin öldürdüğünü ve dördüncüyü öldürmeye çalıştığını bulduklarını açıkladı. Yetkililer, 1987 ve 1990 yılları arasında iki eyalette bir dizi cinayet ve saldırısıyla ilişkilendirmek için DNA kanıtlarını kullandıklarını da duyurdu. Yetkililer yaptıkları açıklamada, Harry Edward Greenwell'in on yıllar önce Indiana ve Kentucky'de Interstate 65 isimli otoyol üzerindeki motellerde üç kadını öldüren ve bir diğerine tecavüz eden "I-65 katili" olarak adlandırıldığını söyledi.
OTELLERDE ÇALIŞAN KADINLARI HEDEF ALDI
Polis, I-65 katilinin 1987 ve 1989'da Indiana ve Kentucky'deki otellerde çalışan üç kadına tecavüz edip öldürdüğünü ve 1990'da dördüncü bir kadına cinsel tacizde bulunduğunu aktardı. Greenwell'in fotoğrafları, hayatta kalan tek kurbanın, saldırganı tanımlamasıyla oluşturulan taslak ile eşleşince yıllardır gizli kalan gerçek ortaya çıktı. Greenwell ile bağlantılı cinayetler 21 Şubat 1987'de Kentucky'de bir motelde gece vardiyasında çalışırken öldürülen 41 yaşındaki Vicki Heath'in tecavüz edilip öldürülmesiyle başladı.
İki yıl sonra, 3 Mart 1989'da aynı gün iki otel işçisi daha benzer şekilde öldürüldü. 24 yaşındaki Margaret "Peggy" Gill de diğer kurbanlar gibi gece vardiyasında çalıştığı otelde tecavüze uğradı ve öldürüldü. Polisler, genç kadının ayakkabılarına ve çoraplarına kadar çıplak halde bulunduğunu ve başının arkasına tek bir kurşun yarasının olduğunu dile getirdiler. Saatler sonra 34 yaşındaki Jeanne Gilbert, Indiana, Remington'daki bir motelde çalışırken tecavüze uğradı ve öldürüldü. Cesedi ise otelden yaklaşık 45 kilometre uzaklıkta bir hendekte bulundu.
SERİ KATİLDEN KURTULAN TEK KADIN OLDU
Tarihler, 2 Ocak 1990'ı gösterdiğinde ise seri katili yakalatacak bir gelişme yaşandı. Yine motelde çalışan bir kadın, Greenwell'in saldırısına uğradıktan sonra kaçmayı ve polise şüphelinin görüntüsünü anlatmayı başardı. Kadın, seri katilin vahşi ve acımasız saldırılarından kurtulabilen tek kişi olarak biliniyor. Yıllar geçtikçe Indiana Eyalet Polisi laboratuvarı, Gill'in ve Gilbert'in cinayetlerini birbirine bağlayan kanıtları eşleştirdi.
FBI Indianapolis Özel Sorumlusu Herbert Stapleton, “Greenwell 2013 yılında kanserden öldü ve cinayetler nedeniyle yargılanamıyor fakat katilin kimliğinin tespit edilmesinin kurbanlarının ailelerine bir tür belirsizliği sonlandırma duygusu getirmesini umuyoruz” dedi. Greenwell'in suç geçmişi bunlarla da sınırlı değil. 1963'te Kentucky'de silahlı soygun suçundan iki yıl ıslahevinde kaldıktan sonra ve beş yıl da denetimli serbestlik cezasına çarptırıldı. İki yıl sonra ise tutuklanan Greenwell, 1969'da Kentucky Eyalet Hapishanesinden şartlı tahliye edildi.
‘SEVDİKLERİNİZİN KAYBINI ASLA UNUTTURMAZ’
Yetkililer, "Bu korkunç olayların üzerinden geçen yıllara rağmen sevdiklerinizin kaybını asla unutmadığınızı ve bu iğrenç suçun tüm bu yıllar boyunca hepinizin her gün yaşamak zorunda kaldığı bir şey olduğunu biliyoruz. Yaptığımız bu duyuru, hissettiğiniz acıyı ortadan kaldıramaz, ancak umduğumuz şey, bu bilginin iyileşme sürecinizde size yardımcı olması” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Gilbert'in kızı Kim Gilbert Wright İSE annesinin onunla konuştuğu son sözleri hala hatırladığını söyledi: “Seni seviyorum, yarın görüşürüz, demişti. Onu yarın görmedim, ama onu her gün görüyorum."
Ayrıca Wright, “Aileler, bu cinayetlerin neden işlendiğini ve bu korkunç kaderi neden yaşadıklarını asla bilemeyecekler ancak katilin kimliğinin ortaya çıkması bizler için az da olsa bir teselli oldu” dedi. Wright ailesi, 33 yılı aşkın bir süredir bu çözülmemiş davaları ön planda tutmayı taahhüt eden ve bu davaları acı çeken herkes adına çözüme kavuşturmak için yorulmadan çalışan yetkililere son derece minnettar olduğunu dile getirdi.
SERİ KATİLİ 10 YAŞINDAKİ KIZ YAKALATTI
Teksaslı Tommy Lynn Sells isimli seri katil de 1985 ve 1999 yılları arasında birçok vahşi cinayetten hüküm giydi. 13 yaşında bir kızı 16 yerinden bıçakladı. 10 yaşındaki bir kızın da odasına girip bıçakladı ve ölüme terk etti.
Küçük kız şans eseri hayatta kaldı ve komşularından yardım istedi. Katilin yüzünü hatırladığı için de polislere yakalanması konusunda oldukça yardım etti. Tommy Lynn Sells, küçük kızın yardımlarıyla yakalandı ve ölüm cezasına çarptırıldı.
YAMYAM KATİL, ÖLDÜRDÜĞÜ İNSANLARIN BEYİNLERİNİ YİYOR
İngiltere'nin en ünlü katillerinden biri olan Robert Maudsley de öldürdüğü insanların beyinlerini yediği için ‘yamyam katil’ olarak biliniyor. 68 yaşındaki Maudsley üç cinayeti cezaevinde olmak üzere toplam dört kişiyi öldürdü. Maudsley, günün 23 saati özel olarak inşa edilmiş bir hücrede tutuluyor. 2000 yılında bir evcil hayvanı beslemesine izin verilmesi için Birleşik Krallık Hapishane Servisi'ne başvurdu ve aynı zamanda yememeye söz verdi.
YEŞİL NEHİR KATİLİ, 70 KADINI ÖLDÜRDÜĞÜNÜ İTİRAF ETTİ
Gary Ridgway, 1980'ler ve 1990'larda en az 70 kadını öldürdüğünü itiraf eden bir seri katil. Kurbanlarına tecavüz edip nehire ya da ormanlık alanlara bırakan Ridgway, 2001 yılında yakalanarak tutuklandı. Yetkililere cinayetlerin ayrıntılarını ve cesetlerinin yerlerini verdiği için ölüm cezasından kurtuldu, ancak 49 cinayetten hüküm giydi ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
250 HASTASINI ÖLDÜRDÜ
Harold Shipman, İngiltere'nin en çok konuşulan seri katiliydi. Suçlarıyla ilgili kamu soruşturmasına göre, eski aile doktoru 23 yıl boyunca en az 250 hastasına öldürücü dozda ilaç enjekte etti. Harold Shipman, 13 Ocak 2004'te Wakefield hapishanesindeki hücresinde kendini asarak yaşamına son verdi.
AMERİKA’NIN EN KORKUNÇ SERİ KATİLİ
Albert Fish , Amerika'nın en korkunç seri katillerinden biriydi. 100’den fazla çocuğu öldürdüğü söylenen Fish, aynı zamanda onları yediği de biliniyor. Tecavüz, cinayet ve yamyamlık suçlamalarıyla yargılandı. Kurbanlarının annelerinden birine, kızının kaçırılması ve yemesi de dahil olmak üzere cinayetinin tüm sürecini detaylandıran bir mektup göndermesi tüyleri ürperten bir detay olarak tarihe geçti. Bu mektubu takip eden polisler, Fish’i kaldığı otel odasında yakaladılar. Fish, yaptığı cinayetleri itiraf ederek idam cezasına çarptırıldı.
