24.04.2021 - 03:00 | Son Güncellenme:
Zeynep Kakınç
Zeynep Kakınç - Anadolu’nun örnek kadınlarından ikisi, Kastamonu İksirli Çiftlik sahipleri İksir Aydın ve kızı Ece Aydın ürettikleri lezzetleri İstanbul’a da taşıdı. Uzun süredir üzerinde düşündükleri İstanbul hayallerini gerçekleştirmenin mutluluğu içinde olan anne-kız, çıkış noktalarını hem ürünlerinin tüketicilere daha hızlı ulaşması hem de zengin yerel mutfaklarının tanınmasıyla bilinirliğinin artması olarak özetliyor. Pek çok lezzet meraklısının müdavimi olduğu, benim de her fırsatta gitmekten büyük keyif aldığım İksirli Çiftlik, İksir Resort Town Tatil ve Yaşam Kasabası ile birlikte Kastamonu Daday’ın muhteşem doğasında misafirlerine eşsiz bir deneyim sunuyor. Çiftliğin bölgeye özel ürünleri de sadece Kastamonu’dan değil, diğer illerden de büyük talep görüyor.
İstanbul’da Mutfak&Dükkân
İstanbul’da açılan Mutfak&Dükkân konseptinin ana unsuru, İksirli Çiftlik ürünleriyle Kastamonu mutfağını, mevsimsellik faktörüyle bir araya getirmek üzerine kurulu. İksirli Çiftlik’in tüm ürünleriyle Kastamonu pastırması ve sucuğu, coğrafi işaretli peynirler, özellikli zeytinyağlar tüketiciyle buluşturuluyor. İşin güzel yanı, Mutfak&Dükkân menüsü sadece Kastamonu’yla sınırlı değil.
Farklı bölgelerin ürünleri ve ambalajsız bakliyatlar, Dükkân kısmında yer alıyor. Mutfakta börekler, yerel ürünler eklenerek hazırlanan bazlama tostlar, omlet çeşitleri menüde göz dolduruyor. Bakliyat ağırlıklı salatalar, değişen çorba çeşitleri, banduma, kel simit tiridi, müsellim sarma ve çiftliğin tavukları ile sunulan tavuk tandır ise ana yemeklerde sunuluyor. Mutfak&Dükkân’a, gel-al servisi, Yemek Sepeti ve Getir uygulamaları üzerinden ulaşmak mümkün. Çok yakında, Anadolu bölgesine de haftalık gönderimleri başlıyor.
İlerleyen günlerde workshoplar, söyleşiler ve farklı bölgelerin ürünlerini de katarak oluşturacakları tadım menülerini merakla bekliyorum.
Sorgül buğdayından iyi haber
Yer altı su kaynaklarımızın azaldığı bir dönemdeyiz. Yani hem toprak hem de onu eken çiftçi zor günler yaşıyor. İstatistikler önümüzdeki 5 yılda sulu tarım yapmanın güçleşeceğini gösteriyor. Bu durumda da dikkatler susuz tarımda umut ışığı olan tarihi Mezopotamya kadar eski buğdayı sorgülün üzerinde. Sorgül buğdayının Mardin ve Konya’da toprakla buluşturulması projesinin yürütücüsü, sosyal girişimci şef Ebru Baybara’dan güzel haberler var. “Sorgül’ün toprağı iyileştirme gücü ve verimi inanılmaz boyutta” diyen Baybara, Mardin’de 2020 yılında 1400 dönüm arazide 400 ton rekolteye ulaştıklarını ve haziran ayında da hasat etmeye hazırlandıklarını söylüyor.
Ebru Baybara bir güzel haber de Konya’dan veriyor: “Mardin topraklarına umut olmayı başaran sorgül buğdayının Konya’da 40 dönüme yapılan deneme ekiminin kısa sürede yeşermesi moral verici bir gelişme.” Yani sorgül buğdayının dayanıklılığı ve sulama ihtiyacı çok düşük seviyede olan yapısıyla Konya Ovası’ndaki kuraklık stresini aşması konusunda umutlar yüksek.
Siyez ekmeği (İksirli Çiftlik)
Malzemeleri:
Yarım kilogram siyez unu
350 gram içme suyu
100 gram ekşi maya
10 gram tuz
10 gram zeytinyağı
Hazırlanışı: Bütün malzemeyi yoğurun. Ele yapışan bir kıvamda olan hamuru yağlanmış bir kaba alın. Üzerini streç filmle örterek 4 saat kadar oda ısısında, bir gece de buzdolabında bekletin. 12 saat buzdolabında bekletilen hamuru dikdörtgen bir pişirme kabına alın. Kalıba alınan siyez ekmeğinin üstünü kapatarak oda sıcaklığına göre 3-4 saat daha bekletin. Bu arada hamur yaklaşık 2 katına çıkacaktır. Buharlı fırında (yoksa fırına bir kap içerisinde buz kalıpları koyarak) 230-240 derecede 10 dakika, 220-210 derecede 10 dakika, 200 derecede 25-30 dakika pişirin. 45-50 dakika pişen siyez ekmeğinin üstü kızarmış, içi pişmiş olur. Fırından çıkarılan ekmeği 12-24 saat dinlendirin.