22.01.2021 - 10:15 | Son Güncellenme:
Çocuklarımızın doğup, büyüyüp, olgunlaşmasını Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisine benzetirim genelde. Çünkü bebekler doğduklarında önce hızlı hızlı nefes alırlar ve zamanla doğru nefes almayı öğrenirler. Sonrasında karınlarının doyması, güvenli bir alanda olma isteği, sevilme-aidiyet duygusu ve büyüdükçe saygı duyulmayı beklemesi ve en sonunda çocuğun kendini gerçekleştirme arzusu vardır. Bütün bunları yapabilmesi için;
-Ona rehber olabilen,
-Destekleyen,
-Güvenen
-Rol model olabilen ebeveynlere ihtiyaç duyar.
Çocukluk çağında gerçek manada ihtiyaçları karşılanamayan çocuk büyüdüğünde
-Öfkeli,
-Tahammülsüz,
-Hayata negatif bakabilen bireyler olabilirler.
Gerçek anlamda ihtiyaçların karşılanması, çocuğun zihnen ve ruhen doyuma ulaşması demektir. Bu doyum ise, çocuğun asıl olan temel ihtiyaçlarının yani fizyolojik, güvenlik, aidiyet, sevilme, saygı duyulma ve kendini gerçekleştirme ihtiyaçlarına ebeveynlerinden olumlu dönüt alması ile gerçekleşir.
Birçok ebeveyn çevresi tarafından çocuğu övülsün ister ve sırf bu duyguyu yaşamak için bazen farkında olarak yada olmayarak çocuğuna baskı yapar ve çocuğun gerçek manada kendini geliştirmesinin önüne geçebilir. ‘’Falancanın kızı okul birincisi, falancanın oğlu çok akıllı’’ gibi kıyaslamalar ile çocuğun benlik duygusu zedelenebilir. Aile için çocuğun akademik başarısı ne kadar önemliyse çocuğun kendini özgür hissettiği ilgi alanları da çocuk için bir o kadar önemlidir ve çocuk buna ailesinin saygı duymasını bekler.
Çocuk hem sosyalleşme hem de kendini keşfedebilme açısından ebeveynleri tarafından önemsenmeli ve bu yönlerinin açığa çıkarılması için desteklenmelidir. Çocuk ilgi alanlarına, tercihlerine saygı duyabilen ve öncesinde ona tercih hakkı sunabilen ebeveynler ile öz benlik duygusunu güçlendirmeyi, kendini geliştirebilmeyi, sosyalleşmeyi daha rahat gerçekleştirebilir. Bu manada mutlu olan ve desteklenen çocuk akademik yönden de daha başarılı olur ve gelecekte;
-Özgüvenli,
-Hayata karşı güçlü durabilen,
-Hayata pozitif bakabilen,
-Çözüm odaklı,
-Kişilik gelişimini tamamlamış bireyler olurlar.
Güçlü çocuk güçlü aile demektir. Güçlü aile ise güçlü toplum demektir. Güçlü toplum eşittir aydınlık, ileriye dönük, çağdaş toplum.