18.10.2022 - 15:29 | Son Güncellenme:
Nuri Pakdil, ölümünün üzerinden geçen üçüncü yılda rahmetle anılıyor. 1934 yılında Kahramanmaraş'ta dünyaya gelen Nuri Pakdil, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tamamladı. İlk çalışmalarını şiir ve deneme türlerinde Kahramanmaraş'ta yaptı. Mahlas'ı Ebubekir Sonumut olan Nuri Pakdil'in takma adı da Kudüs Şairi olarak bilinir. 85 yaşında Ankara'da 2019 yılında hayata gözlerini yuman Nuri Pakdil'in hayatı ve bilinmeyenleri haberimizde...
NURİ PAKDİL KİMDİR? HAYATI VE KARİYERİ...
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. İlk çalışmalarını, şiir ve deneme türlerinde Kahramanmaraş'ta, Demokrasiye Hizmet gazetesinde yayımladı. Lisedeyken Hamle adında bir dergi çıkardı (1954/55). İstanbul'da bir haftalık dergide sanat sayfaları düzenledi (1964).
Edebiyat dergisini (Şubat 1969) ve Edebiyat Dergisi Yayınları'nı (1972) kurdu. Edebiyat Dergisi Yayınları'nın ilk kitabı Batı Notları'dır. Edebiyat dergisi, kimi aralıklarla uzun yıllar sürdürdüğü yayınına, Aralık 1984'te ara verdi. Edebiyat Dergisi Yayınları, 1972-1984 yılları arasında 18'i Nuri Pakdil imzasını taşıyan, 45 kitap yayımladı.
28 Şubat 1997 tarihinde Edebiyat Dergisi Yayınları'ndan yeniden kitap yayımlamaya başladı. Daha önce yayımlanan 5 kitabın yeniden çalışılmış basımı ve 12 yeni kitabın ilk basımları yapıldı.
Kasım 2014'te Necip Fazıl Saygı Ödülü'nün ilkini aldı. Aynı yıl yaptığı bir açıklamada, "Muhafazakâr değil devrimciyim," dedi. Sağcı veya solcu olmadığını belirtip "İslamcı" olduğunu söyledi. "Özgürlükçü, emekten yana olan dinden yanayım" şeklinde ifadeleri de mevcuttur. Pakdil marksizme ve komünizme yakınlık hissetmediğini fakat ilgiyle izlediğini de açıkladı.
POPÜLER KÜLTÜRDEKİ YERİ
2014 yılında TRT1'de yayınlanmış olan Yedi Güzel Adam dizisinde Nuri Pakdil'i Kemal Uçar canlandırmıştır.
NURİ PAKDİL KİTAPLARI
Anneler ve Kudüsler
Güz suları bizim şehrin önünden akar
Kış savunması
Bizim şehir üs öbür şehirlere
Dakka şimdi bir doğu kamerası
Ölümü çeken
Geleceği parmakların bir bir gösterdi
Yeşil bir harmani dizlerinde
Çek denizi aradan
And anıtları koy
Eski çağ taşlarının üstüne
Yeni çağ silahları üstüne
Eylem öğlesi
Gül kurularını birbirine bağladık
Ekmeğimize bulaşan çağın hakkını
Kitabı açarak
Yonttuk
Soluğunda gül kokusu
Okunan ve bitmeyen bir sayfa
Gibi
Beni çeker bir girişime
Daha dinç ötede
Gerçekte olduğundan daha parlak
Yeresel
Otuzüç katlı bir yapı gibi
Damarlarımızda dolaşan kan gibi
Hamid çizgisi
2
At ipi atladı
Kitap soluyan atlar
Çocuk atı çağırdı
At çocuğu tanıdı
Denizi çek annemin başörtüsüyle ey sevgili
At geçer o zaman denizi
Bilirsiniz ormanlarla sonsuz bir at gelir
Görmüşsünüzdür çocukların rüyalarında da gelir
Biner ona
Sünnetçi
Cezayir’e atlarla gidilirdi
Babam atla bağa gelirdi
Yeni Ali
Paris’i atla dolaşacak
İyi binen ata
Bir solukta geçer Hazer’i
Yavaş yavaş ingiliz
Tuzağına düşer at süren yiğitlerin