Merkez Bankası’nın (TCMB) 19 Kasım’da atacağı adımı bekleyen piyasalarda iyimserlik hâkim. Yatırımcıların enflasyonun üzerinde getiriye odaklanmaları faiz toplantısını kritik hale getirdi.
Son bir haftada piyasalardaki gerçekleşmeler perşembe günü yapılacak TCMB toplantısına yönelik beklentilerin yüksek olduğunu gösteriyor. Yıllık bazda yüzde 11.89 seviyesinde olan enflasyonun üzerinde bir getiri öngörüsü yatırımcılarda heyecan yaratıyor.
Yatırım araçlarının getiri seyri yatırımcıların piyasa eğilimlerini de ortaya koyuyor. Yılbaşından bu yana ve son 12 aylık getirilere bakıldığında tüm enstrümanların mevduat faizlerinin üzerinde bir getiri sağladığı görülüyor.
En yüksek altın
Yatırım araçları içinde en yüksek getiriyi altın sağladı. Gram altın yılbaşından bu yana yüzde 62.43 oranında değer kazanırken 12 aylık getirisi yüzde 72.75 oldu. Yılbaşından bu yana dolar/TL yüzde 30.42; euro yüzde 37.32 değer kazandı. Borsanın yükselişi ise son bir haftada rekor kapanışlar yaşanmasına rağmen hala yüzde 13.68 seviyesinde
Piyasalarda reform rüzgârı esiyor. Pandemiden en fazla etkilenen ve değerinin altında işlem gören sektörlere gelen alımlar borsayı rekora koşturdu. Dolar kuru 7.67’lere çekildi. Gözler faizdeYabancı yatırımcılar havayolu ve banka hisselerine yönelince bu hisselerin değer kazancı bir haftada yüzde 20’ye ulaştı. Borsada hacim rekoru kırıldı. BIST 100 Endeksi 1.291,29 puanla tarihindeki en yüksek kapanışını gerçekleştirerek rekor kırdı.
Borsa İstanbul’da alımların güçlü olduğu dönemlerde dahi günlük 40 milyar TL olan işlem hacmi 62 milyar TL’ye yükseldi. Yılbaşından bu yana net satıcı konumda bulunan yabancılar, 2020’nin ocak-ekim döneminde 6 milyar 197 milyon TL’lik satış gerçekleştirdi.
Ekonomide atılan istikrarlı adımlar meyvesini vermeye başladı. Piyasalarda normalleşme hızlandı. Borsa İstanbul’da yatırımcı sayısıyla rekor kırılırken hacim ve zirve rekoru da geldi.
Piyasalarda uzun süren fırtınalı dönemden sonra normalleşme sinyalleri gelmeye başladı. Dolar kuru 8 liranın altına kayarken borsa yeni rekorlar kırdı. Yabancıların yoğun satışıyla yılbaşından bu yana baskı altında kalan BIST 100 endeksi pandemide 819 seviyesine kadar gerilemişti. Son 3 aydır sürekli tabanını yukarı taşıyan endeks 1.064 seviyesinin üzerinde kalmayı başardı.
Salgına rağmen büyüyen ekonominin meyvelerini vermeye başlaması, küresel piyasalardaki iyileşme, aşı çalışmalarında sonuca yaklaşılması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomiye dair verdiği mesajlar yükselişe ivme kattı.
Peki endeks zirve seviyelerinde kalıcı olabilecek mi? Bunun için yükselişin dinamiklerindeki hareketlenmelere bakmak gerekiyor.
Öncellikle ekonomide atılan istikrarlı adımlar sayesinde, Türkiye ekonomisi, dünyaya göre koronavirüsten daha az etkilendi. Üretim ve ihracattan beslenen, dünyaya kıyasla büyüyen
Piyasalarda ABD seçimleri sonrası yeni bir dönem başladı. Duyurusu yapılan aşı küresel fiyat hareketlerini etkiledi. Piyasalar kademeli normalleşecek
Oldukça fırtınalı bir dönemin ardından piyasalar normalleşiyor. ABD seçimlerinde resmi olmayan sonuçlar açıklandı. Buna göre Biden başkanlığı kazandı. Trump seçim sonuçlarına itiraz edeceğini söylese de mevcut durumun değişme ihtimali zayıf görünüyor.
Buna bağlı olarak ABD doları küresel çapta zayıf bir seyir izliyor. Öte yandan Senato’nun Cumhuriyetçilerde mi kalacağı yoksa Demokratların kontrolüne mi geçeceği sorusu hâlâ cevap bulmuş değil. Tüm bunların yanında Kovid-19 aşı açıklaması piyasalardaki seyri değiştirdi.
Merkez’den güven
Kovid-19 için Pfizer firmasının duyurduğu aşının, yüzde 90’ın üzerinde başarılı bir şekilde hastalığı önlediği iddia edildi. Piyasalarda normalleşme adımları görülürken borsalarda havayolu şirketleri talep gördü. Altının onsu yüzde 2 düştü, Brent petrolün varil fiyatı
Pandemi etkisinin hissedildiği 2020’de borsa bilançolarına bakıldığında banka, telekomünikasyon, otomotiv ve dayanıklı tüketimde hareket gözlendi. En fazla etkilenen sektörler petrol ve ulaştırma olduBorsa şirketleri dokuz aylık mali tablolarını paylaştı. Bilançolarda banka, telekomünikasyon, dayanıklı tüketim, cam sektörlerinde kâr artışları gözlenirken petrol ve ulaştırma sektörlerinde zarar oluştu.
2020 şüphe yok ki finansal piyasaların en çalkantılı yıllarından biri oldu. 3 Ocak’ta İran Generali Kasım Süleymani’nin öldürülmesi, 30 Ocak’ta koronavirüs acil durum alarmı yapılması ve 27 Şubat’ta Rusya ile İdlib gerilimi yaşanması ilk iki ayda daha yılın geneline ilişkin olumsuz enerji birikimini sağlamıştı. 9 Mart’a gelindiğinde petrol fiyatları son dört yılın en düşük seviyesine geriledi. 11 Mart günü ise Türkiye’de ilk koronavirüs vakası görüldü.
ABD seçimlerine kadar piyasalar hep diken üzerinde durdu. İşte bu süreçte borsa şirketleri daralan pazarlara, düşen
Borsa İstanbul’daki yerli yatırımcı sayısı sürekli rekor tazeliyor. Yılbaşından bu yana 677 bin 506 yatırımcı borsaya geldi. SPK işi sıkı tutuyor. Başkan Taşkesenlioğlu, manipülasyona karşı uyarılarda bulunuyor. Peki yatırımcı nelere dikkat etmeli?
Borsa İstanbul’da yerli yatırımcı sayısı yine rekor tazeledi... Ekimde 121 bin 814 artarak aylık bazda rekor artış sağlayan yerli gerçek yatırımcı sayısı, 1 milyon 874 bin 395’e ulaştı. Borsa İstanbul’daki yerli yatırımcı sayısı, yılbaşından bu yana yüzde 57 artarak 677 bin 506 yükseldi. Fakat artan ilgiye bağlı suiistimallerde de artış var.
Bilinçli yatırımcı
Ekimde kısa sürede yüzde 400 yükselen bir hissenin hareketini incelemeye alan Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), 8 kişiye 6 ay boyunca işlem yasağı getirdi. SPK tedbir uygulamasını devreye alırken özellikle Telegram ve Twitter üzerinden yanlış ve yanıltıcı yönlendirmelerin yapıldığını belirtti. Bu tür sosyal gruplara katılanların da suç kapsamında değerlendirilebileceği hatırlatılan bir diğer ayrıntı...
Özellikle sığ hisselerde suni hareketlendirmelerde bulunmaya çalışan
Piyasalarda oynaklık hayli yüksek ve dalga boyları da artıyor. Spekülatif beklentilerle borsaya gelen birikim sahipleri için kaygıların arttığı bir süreçten geçiyoruz. Zararda olan hatta faaliyeti dahi olmayan sığ ve dar hacimli hisselerdeki çıkışlar yatırımcıların getiri elde etme duygusunu körüklüyor. Her gün artan fiyatlara bakıp bundan istifade etmek isteyenler beraberinde ciddi bir riskin altına giriyor. Bireysel yatırımcılar adeta gözlerini kapatıp büyük beklentilerle mali yapısına dahi bakmadıkları hisse senetlerini alıyor.
Sosyal medya etkisi
Ana alım kriteri ise hisselere ilişkin aldıkları duyumlar; sosyal medya hesaplarından yapılan duyurular, telegram, YouTube kanallarından yapılan yorumlar olmakta. SPK ve Borsa İstanbul tarafından yapılan uyarılar, uygulanan ceza ve tedbirler bu tür yönelimleri durdurmaya yetmiyor. Gözlenen o ki daha büyük mağduriyetlerin yaşanmaması için faaliyeti olmayan firmalardan başlamak üzere tedbirlerin dozu artırılacak.
Geçtiğimiz hafta bunun ilk ciddi işareti verildi. 30 Ekim’de faaliyeti olmayan Egeli&Co grubuna
Pandemide yeni dalga beklentisi ve ABD seçimleri piyasalarda gerilimi artırıyor. Ancak aşı çalışmaları da sürüyor. Borsada panik yerine güçlü firmalarda alınacak pozisyonlar getiri şansını artıracaktır
Piyasalarda tansiyon arttı. Dolar kuru 8.38 seviyesine tırmanırken BIST 100 Endeksi 1.112’ye geriledi. Gösterge faiz ise 14.98 seviyesinde bulunuyor. 22 Ekim faiz toplantısında TCMB’nin faizde değişikliğe gitmemesi, reel getiri beklentisinde olan yatırımcıların TL’den kaçışını hızlandırdı. Dolar kurunda yükseliş beklentisinin sürmesi var olan pozisyonların korunmasına neden olurken yeni alımları beraberinde getirdi.
İkinci dalga ve sonrası
Koronavirüs vakalarında son haftalarda dünya ölçeğinde hızla bir artış yaşanıyor. Avrupa’da, yaz aylarında kaldırılan birçok salgın tedbiri soğuyan havalarla birlikte yeniden gündeme geldi. Günlük vaka sayıları salgının ikinci dalgasının ilkbahar aylarındaki ilk dalgadan daha sert geçeceği yönündeki beklentileri yükseltiyor. Birçok ülkede gözlenen günlük vaka