Bir insanın olmadık sözüne,
Hiç düşündün mü gerçekten?
Tek bir sıkıntın yok, tek bir hayal kırıklığın, acın yok.
Herşey güllük gülistanlık yaşamında.
O zaman ne hissederdin?
Çok mu mutlu?
“Elbette daha ne olsun” diyenleri hissediyorum:)
Hayır efendim hiç de öyle olmazdı çünkü o zaman hayat içindeki zıtlıkları, iyi-kötü, olumlu-olumsuz, mutluluk-acı terimlerinin hiçbirini anlayamıyor, fark edemiyor olacaktık.
Şükretmeyi bilenler şükretmeyi bilmiyor olacaktı.
Onlar gece gündüz çalışıyor ve gökyüzünde bir uçak dolusu insana güleryüzleriyle hizmet ediyorlar.
Siz uçaktan indiğinizde onlar yine yolculuklarına devam ediyor ve belki günde bin küsür kişiye servis veriyorlar.
Her şeye hazırlıklılar…
Fırtınaya, türbülansa, şimşeğe, bulutların tüm oyununa…
Yolcunun kaprisine, hastalığına, şikayetlerine.. İnsani her duruma empati yapacak güçte özenle eğitiliyorlar..
Dediğim gibi her şeye hazırlıklılar..
Ben onlara “gökyüzünün melekleri” diyorum ve uçmayı çook seven biri olarak da işlerinden arta kalan zamanları olduğunda uçakta keyifle sohbet ediyorum:) Her tür emeklerine, iletişim becerilerine,kriz yönetimlerine sonsuz saygı duyuyorum.
Geçenlerde 2010 yılından beri faaliyet gösteren ARFAA emekli kabin memurları derneğinin onlarca etkiliğinden birindeydim. Annem de orada ressam olarak tablolarını paylaştı. Her sergisinde gururla yanında olurum beni bu ülkeye böylesine güzel, güçlü, özel yetiştiren zarif annemin..
“Oysa ben ona ne kadar anlayışlı davranmıştım her defasında”
Ama O beni hemen asacak bir bahane buldu..bunu hiç hak etmiyorum”
Dünyadaki milyarlarca insanın kaç milyonu bu sözleri tekrarlamıştır acaba ?
Her tür ilişkinizde canınızı yakacak olaylar yaşayabiliyorsunuz. Bazı insanlar acıya daha çok meyilli, canını yakanı daha çok sevmeye meyilli.. acıdan besleniyor, geçmişten besleniyor hatta yaşanan kadın-erkek ilişkisiyse bu durumu çok büyük AŞK diye tanımlıyor. Kerem ile Aslı, Ferhat ile Şirin .. kavuşulamayan aşklar ilüzyonu…
Normal bir ilişkiyse; yaşanan acıdan, kazıktan vs.. sonra kişi kendini “hak etmemiş olan KURBAN” olarak tanımlıyor.
Haksız mıyım ? Hangimiz yapmadık ki..Önce kendimize bakmadan dışarıda sorumlular, suçlular aradık hep. Ya da başkaları tarafından suçlu görülmeye o kadar alışmışız ki yansıtılan her cümlenin ardında “ne yani yine ben mi suçluyum” der olduk.. Şu bilinçaltımız ne güzel oyunlar oynuyor bize:)
Şimdi yaşanan olaylara farklı gözle bakalım;
Yıllar yıllar önce okumuştum “Tibetin gençlik pınarı” kitabında.
Tabi o zamanlar farkındalığım bu tarz kitapları satın alarak başlamış olsa bile belli ki ben farkında değildim:)
Şimdi size bu 5 adet vaktinizden hiç çalmayacak hareketleri ÜŞENMEDEN her sabah yapın desem, daha da gençleşeceksiniz desem, hücreleriniz taptaze olacak desem… denemeye değmez mi ?
Köşemde detaylı paylaşacağım ama tabi isterseniz bir an evvel kitabı bulun ve evinizin rafında yerini alsın.
Dünya hızla değişiyor. Fiziksel formlarımızdan ışık bedenlerimize doğru muazzam enerjiler akıyor. Belki fark ediyoruz belki etmiyoruz..Bu aşamada sağlıklı beslenerek, bol su içerek, beden karmalarımızı temiz tutarak ve meditasyonlar yaparak biz de katkılar da bulunmalıyız.
Gelelim fiziksel bedeni yaşlandırmayan 5 adet mucize tibet hareketine:
Başlangıçta her hareketin 3 kez yapılması tavsiye ediliyor. Daha sonra her hafta tekrar sayısını 2 şer arttırarak 21 tekrara ulaşıncaya kadar arttırmaya devam edin.Yani 2.hafta her hareketi 5 kez, 3. hafta 7 kez, 4. hafta 9 kez ve bu şekilde arttırmaya devam edin 10 hafta sonra her hareketi 21 kere yapabilir duruma geleceksiniz.
Bu 5 hareketi tamamladıktan sonra ılık yada serin suyla duş alm
En dibe vurduğu zamanlarda bir rüya gördü. Rüyasında “Trust Human” ı (İnsana Güven) duydu. Baktı araştırdı bir şey bulamadı. Bugün o rüyasında duyduğu “İNSANA GÜVEN” ikinci yuvaları olarak dönüşüme açık yüzlerce kişiyi çatısı altında topluyor.
Sevgili Metin ile 2012 yılında bir oteldeki eğitimi esnasında tanışmıştık. Hemen buyur etti içeri “Gelin siz de katılın” dedi. Sanırım orada 100 e yakın kişisel dönüşüme hazır insan vardı. Yüzlerindeki mutluluğu görmeliydiniz. Balık baştan MUTLU :)
O gün bugündür “İllüzyonu aşmak ve İç "ben"le tanışma” eğitimleri tüm hızıyla devam ediyor. Merhabalaştığı insanların sayısı artıyor, yapılan iyilikler katlanarak büyüyor, yeri geliyor örgü örüyor, yeri geliyor her katılımcı için ağaç dikiyor, yunus evlat ediniyor, Yol kitabı 200 binlere ulaştı ve daha çocuk yaşta fizyoterapist Metin'in egosu tavan yapabilecek durumdayken bugün hala o şık mütevaziliğini, içindeki çocuğu koruyor:)
Neden bu meslek deyince cevabı çok net ; “İnsanların gözlerinin parladığını görmek, “hayatım tamamen değişti” dediğini duymak benim neden bu işi yaptığımın cevabı aslında.”
Doğumu hiç kolay olmuyor Metin Hara’nın. Sezeryan esnasında annesi ölüm döşeğinde astım
Nefes nefes ve bir daha nefes !
Sözün bittiği yer. “Hiç konuşma artık, sadece bağlantılı NEFES al” demek istiyorum kendime.
Geçtiğimiz haftasonu kelimelerle değil sadece NEFES’im ile tarif edebileceğim bir deneyim yaşadım. Şimdi her saniye nefesimi kontrol ediyorum. “Duygu doğru nefes al, Duygu hücrelerin tüm nefesi hissetsin. Nefes almak çoook güzel “ diye sabah uyanır uyanmaz, akşam gözümü kapattığım anda nefesim ile uğraşıyorum.
Tüm bu mucizeye şahit olmam için elimden tutup beni heybeliada’nın huzuruna çağıran müthiş enerjisiyle ışık saçan kişi kim mi ? 11 yıldır Nefes koçluğu yapan Sibel Kavunoğlu’nun ta kendisi:)
Cuma akşamüstünden başlayıp Pazar akşamüstüne dolu dolu bir eğitim yaşadık hep birlikte. Kocaman bir NEFES ailesi olduk Sibel hanım, onun diğer koçları ve tüm katılımcılarla birlikte.
Şimdi bir hayal edin ; Deniz yoluyla Heybeliada’ya gelmişsiniz, mis gibi bir hava sizi karşılamış ve Heybeliada’nın en eski ve görkemli nostaljik oteli Merit Halki Palace’ın terasına çıkmışsınız, odalarınız hazır. 3 gün boyunca sizin doğru nefes almanız için elinden gelenin en iyisini yapan, kendinizi sorgusuz teslim edeceğiniz Sibel hanım ve diğer nefes koçlarıyla ve
Doğada var olan yaşam enerjisini, yaşanılan mekânlarda harekete geçirme yöntemlerini gösteren eski bir Çin öğretisi Feng Shui, günümüzde oldukça yaygınlaşmaya başladı. Hepimiz kitaplardan, televizyondan biraz bilgi sahibiyiz. Bu yüzden ben de sağdan soldan duyduklarımla değil, bu konuda eğitim alan bir uzman ele bırakma kararı aldım bu yazımı..
Dünyalar güzeli Ela’nın annesi sevgili Ceren Ateş ile tanıştırayım sizi. Restoran açılış aşamasından, çocuklarının uyku düzenini dengelemeye.. her kesimden danışanları var. Los Angeles'ta iç mimarlık okurken Feng Shui ile tanışıyor. 2007 yılında hobi olarak hayatına girmesinden sonra Esra Koyuncunun seminerine katılıyor ve en sonunda hamilelik döneminde Master Raymond Lo'dan ve Master Esra Koyuncu'dan eğitimlerini tamamlayarak bu mesleğe adım atıyor.
*Cerenciğim kimlerle çalışmalar yapıyorsun?
Feng Shui danışanlarım genelde hayatında yardıma ihtiyacı olan, bir eksik veya sorun hisseden herkes ile oluyor. "Genel olarak her şey yolunda ama bir türlü para akışı yok" diyen danışanlarım var. En son olarak Bağdat caddesinde restoranları olan bir müşterim oldu, hatta yeni restoranı açılmadan Feng Shui uygulaması yaptık ve açması gereken