Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Soçi Mutabakatı’na rağmen bombaların yağdığı ve her gün onlarca sivilin öldüğü İdlib’de gözyaşı ve göç görüntüleri değişmiyor. Değişmesi de zor çünkü Rusya, rejim güçlerini kullanarak İdlib’deki tansiyonu yükseltiyor. Gerekçe olarak da bölgedeki teröristlerin süren varlığı ile M4 ve M5 karayolunun güvenliğini gösteriyor. Dolayısıyla da yeşil hat olarak kullanılan yer gittikçe Türkiye sınırına doğru küçülüyor. Yani Rusya, Türkiye’nin ateşkes konusundaki tüm çabalarını hiçe sayarak başından beri kafasında var olan etkili operasyon planını uyguluyor. Ancak bu İdlib’de oynanan oyunun sadece Rusya boyutu, bunun bir de ABD ayağı var. O da katliama karşıymış havası veriyor ve saldırıları kınıyor ama “derinden” CIA ve onun kan kardeşi MOSSAD aracılığıyla bölgedeki radikal örgütleri manipüle ediyor. AB ülkeleri ise tam anlamıyla seyirci konumunda. Tabii amaç da malum Türkiye’yi zora sokmak ve Türkiye ile Rusya’nın arasını bozmak. Hem de ta Soçi Mutabakatı’na imzaların atıldığı andan itibaren. Nasılını eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı Em. Korg. İsmail Hakkı Pekin, anlatıyor:

Haberin Devamı

“Soçi’de anlaşma yapıldığı zaman yani teröristlerin silahlarının alınması, bölgeden uzaklaştırılmaları, yolun emniyete alınması konularında Türkiye istihbarat servisi vasıtasıyla epey yol almıştı. Ama diğer istihbarat örgütleri CIA, MOSSAD, İngiltere ve Fransa servisleri devreye girerek o bölgede buna mani oldular ve adamlar silah bırakmadı. Dolayısıyla onların kışkırtmalarıyla bu duruma geldi olay yoksa Türkiye bu işi yapardı ama diğer istihbarat örgütleri oradaki Heyet Tahrir Şam’ı, diğer unsurları kullanmak suretiyle buna mani oldular.”

Normal seyrinde gitse Türkiye yolu açardı yani?

“Evet, yapardı açardı. Bir sıkıntı yoktu o zaman ama maalesef böyle bir sorun ortaya çıktı, diğer istihbarat örgütleri devreye girdi ve adamları halletti.”

Türk ve Rus servisleri bunun farkında değiller mi?

“Farkında olsalar bile yapacakları bir şey yok. Yani adamlar angaje olduktan sonra yapacağınız bir şey yok bu konuyla ilgili. Ne yapabilirsiniz ki adamlara para geliyor, silah geliyor, yardım geliyor, hayatlarını idame ettiriyorlar. Onların hayatlarını kim idame ettiriyorsa onun dediğini yaparlar. Destek olmasalar ülkeler gerçekten dürüst olsa, teröristle mücadele gibi bir niyetleri olsa böyle bir şey yapmazlar zaten. Türkiye’ye ve Rusya’ya zorluk çıkarmak amaç.”

Haberin Devamı

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey Türkiye’nin yanındayız diyor?

“O lafta 700 bin tane göçmen, sığınmacı geliyor neyin yanındaymış Türkiye’nin. Jeffrey ya da diğerleri öyle söylüyor ama sonuca baktığımız zaman yaptıkları öyle değil. Bunlar çok farklı şeyler. Türkiye’yi olabildiği kadar bölgede zora sokup enerjisini almaya, doğu Akdeniz’de ve başka yerlerde gücünü kullanmasına engel olmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin bu konuyla ilgili başarılı olmasını istemiyorlar bu kadar basit. Çünkü bu aynı zamanda Türkiye ile Rusya’nın arasını da açıyor...”

Peki, böyle bir şey olası mı? İdlib’de gerilen durum nedeniyle Türkiye ile Rusya’nın karşı karşıya gelmeleri söz konusu olabilir mi? Pekin, devam ediyor:

Haberin Devamı

“Türkiye Rusya’ya rağmen orada bir şey yapmaz. Böyle bir şey olmaz. İki tarafında buradan milli menfaati var ve iki taraf bu konuda masa başında anlaşmayı her zaman tercih eder. Çünkü öbür türlü iki taraf da kaybeder. Askeri açıdan şu olabilir bir güvenlikli bölge kurarsınız orada sınırlarını belirlersiniz, halkı o güvenli bölgenin içerisine alırsınız ve oraya bombardıman yapılmasını engellersiniz. Ancak böyle bir şey olabilir, yoksa askari müdahale denilen şey Rus Silahlı Kuvvetleri’ne ya da Suriye Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik bir şey olmaz.”

Teröristle halk nasıl ayrılacak?

“Asıl sorunlardan bir tanesi de o çünkü teröristler halkla beraber hareket ediyor. Belki istihbarat örgütleri ayırabilir daha evvelden isimleri ya da eşkâlleri biliniyorsa. Bunlar arasında Suriye Milli Ordusu’nun unsurları var onlar bunları bilirler ama ayırmak zor. Bir kısmı silahını bırakıp halkın arasına karışır bir kısmı silahıyla beraber Türkiye’ye geçebilir ve içerde bir terör faaliyeti başlayabilir. Bu da Türkiye’nin enerjisini içe dönük kullanmasına neden olur, dolayısıyla da Suriye’de bir Kürt devleti kurulmasını önleyecek tedbirleri alma konusunda zor durumda bırakabilir...”