Koronavirüs salgınının ilk merkezi olan Avrupa bir kez daha pandeminin merkez üssü haline gelirken, ülkemizde de tablo hiç açıcı değil. Günlük vaka sayısı 20 binin, ölenlerin sayısı ise 200’ün üzerinde. Dolayısıyla, bazı Avrupa ülkelerinde uygulanan “aşı olmayana karantina” ve tartışılan “zorunlu aşıya” kadar pek çok yeni önlemin bizde de gündeme alınmasında yarar var. Şöyle ki; Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 18 yaş üstü nüfusta iki doz aşı yapılma oranı yüzde 80’i geçti ama koronavirüsle mücadelede bırakın kitlesel bağışıklık duvarını yakalamayı, çok az kaldı bile diyemiyoruz. Niyesi de iki doz Sinovac yaptıranın üç ay sonra, iki doz BioNTech yaptıranın da yaklaşık 6-7 ay sonra antikorlarının düşüşe geçmesi, aşının etkisini kaybetmesi. Yani bir yandan da bağışıklık kaybediliyor. O yüzden de uzun zamandan beri özellikle iki doz Sinovac olanlara 3. doz ya da hatırlatma dozu yaptırın deniliyor. Aynı çağrı kısa bir süre önce iki doz BioNTech olmuş ve üzerinden altı ay zaman geçmiş 18 yaş ve üzeri vatandaşlar için de yapıldı. İnsanlar da bunların gereğini yerine getiriyorlar, hatta 4. doz olanlar, dahası 5. dozu konuşan, tartışanlar bile var. Ama bu arada toplum sağlığını hiçe sayarak hâlâ aşı olmamakta direnenler de söz konusu. Yani Avrupa ülkelerinin hemen hemen hepsi teyakkuzda. Birçok ülke tedbirlerini artırıyor, biz ise daha çok aşının doz sayısına odaklanmış durumdayız. Dolayısıyla, aşı olanlar açısından duruma baktığınızda akla gelen soru da şu:
Daha kaç doz aşı olacağız? Bunun 5, hatta 6. dozları da söz konusu olacak mı? Soruya Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan yanıt veriyor:
“Şu anda tek kabul edilen ve gerekli olduğunu düşündüğümüz 3. doz aşılamalar. İki doz Sinovac aşısı olana da iki doz BioNTech aşısı olana da süreleri değişiyor (Sinovac üç ay geçtikten, BioNTech altı ay geçtikten sonra) 3. doz aşı öneriyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde 4. doz aşı falan önerilmiyor. Yani Türkiye dışında herhangi bir ülkede iki Sinovac’tan sonra iki tane BioNTech diye bir uygulama yok. Çünkü böyle bir veri yok. Mesela, ben de öyleyim, aşağı yukarı bütün sağlık personeli, 60 yaşın üzerindekiler. O zaman tek seçenek vardı, iki doz Sinovac aşısı olduk hepimiz. Sinovac’ın etkenliğinin azaldığını görünce, bir de BioNTech olduk. Şimdi bir BioNTech daha yaptırıyor insanlar ama bunun için hiçbir veri yok. Şu anda gördüğümüz, sadece iki Sinovac üzerine bir doz BioNTech olanların öyle hastanelerde, yoğun bakım servislerinde falan yatmadığı. Demek ki koruyuculuk devam ediyor diye düşünüyoruz. 4. doz aşı gerekecek mi derseniz, muhtemelen gerekecek ama bu şu an gerekli değil. İnsanlar şimdi böyle koşturup 4. doz aşı yaptırıyorlar ama yarın 4. doz aşı gerekir denildiğinde millet 4. dozu yaptırırken muhtemelen onlar 5. dozu yaptırmak zorunda kalacak. O yüzden şimdilik bekliyoruz.”
Bu 5 hatta 6. doz aşı da gelebilir anlamında mı?
“Hayır, gelmemesi gerekir. Bakanlığın elinde veri var aslında, yani bakanlık hastalananların ne kadarı BioNTech aşılı, ne kadarı Sinovac aşılı, elinde veri var ama bu bilgiyi açıklamıyorlar. Açıklamadığı için de bilemiyoruz ne kadar süre koruyor çünkü dünyadan da veri yok, dünyada böyle bir uygulama yok çünkü. Yani dünyada iki doz Sinovac aşısının üzerine bir doz BioNTech yapılan dört tane ülke var bunlardan biri Türkiye, diğerleri de Bahreyn, Şili, Endonezya. Bunlar da zaten durumlarıyla ilgili bilgileri açıklamadılar, o yüzden bilmiyoruz.”
Fazla doz sayısı olası yan etkileri artırır mı?
“Şu ana kadar her aşıda görülen yüzde 10 yan etkiler var. Bunların bir kısmı ateş, baş ağrısı, halsizlik, genel vücut ağrısı gibi, bir kısım da lokal aşının yapıldığı yerde görülen yan etkiler ama hani böyle çok ciddi bir yan etki şimdiye kadar saptanmadı. Aşının daha fazla tekrarladıkça yan etkisi artar diye bir bilgi yok hiçbir aşı için. Ama gereksiz yere niye aşı olacaksınız? Hiçbir anlamı yok. 4. doz aşının dediğim gibi şu an hiçbir temeli yok yani.”
Peki ya kitlesel bağışıklık durumu?
“Vaka sayısı açısından şu anda dünyada dördüncü, Avrupa’da üçüncü sıradayız. Aşılamada Sağlık Bakanlığı sadece 18 yaş üstünü hesap ediyor ve iki doz aşılama oranı yüzde 80 diye açıklama yapıyor. Anlamlı olan, tüm toplumun ne kadarının korunduğu. Sonuç olarak, ülkemizde iki doz aşılama sadece yüzde 59 civarında. Aşılamayı yüzde 80, yani aşıyla korunabilir hale getirme düzeyine erişmediğiniz sürece yaptığınız aşılama yüzde 50-60’lardaysa salgını yaşamam diye bir şey olmaz. Yine salgın yaşarsınız. Sizin o noktaya gelinceye kadar salgındaki vaka sayısını azaltacak önlemler ve kısıtlamalar. Aşı salgını bitirecek bir uygulama ama o noktaya gelinceye vaka sayılarını azaltacak uygulamada kısıtlamaları ve ekstra önlemler. Yani bu süreçte aşı tek başına yeterli değil.”
Özetle; durum vahim, aşı olmamakta hâlâ inat edenlere adı yasak ya da yaptırım veya kısıtlama ne şekilde olursa olsun, bir an önce karar verilip uygulanması şart. Aynısı sanki virüse karşı savaş kazanılmış rahatlığıyla maskeleri atan, mesafe, hijyen kurallarını unutanlar için de geçerli. Yoksa toplumun sadece bir kesimi bilmem kaç doz aşı olmuş falan hepsi virüse karşı hikâye.