EN iYi YAŞLANAN ÜNLÜLER KiM?

5 Kasım 2012

Şah Yaycı, Habertürk’te ‘Alt Üst Muhabbet’teydi.İlk defa dinledim kendisini. Estetik olayının tanınmış isimlerinden. Buraya çıkınca zaten ‘sosyete ve magazin dünyasının tanınmış’ ismi oluyorsunuz. Onu bir kenara koydum. Ne dediklerine baktım. “Yaşlan ve yaşının iyisi ol” sloganını benimsemiş bir estetik uzmanı. İlk intiba önemlidir. Zaten ‘bu işi bilen ünlü biri’ imajını bir kenara bırakıp, ne dediğine bakma şansı tanıyor bu ilk tanışma. Söyledikleri ve örnekleri çok doğru geldi. Yaycı’nın listesi ve gerekçeleri birbiriyle örtüşüyordu.

FİLİZ AKIN BİR NUMARA

Listesinde kimler vardı; “Filiz Akın estetik ameliyat olmuştur. Ama doğru bir planlama içinde yapmıştır. Pozitif bir ışığı vardır” diyerek ilk sıraya yerleştirdi kendisini. ‘En iyi yaşlanalar’ listesinde, Biricik Suden ikinci örnekti. “İyi yaşlanan bir kadın. Tarzı olan bir kadın. Çok makyaj yapmaz, kendi stili vardır. Hiç estetik olmamıştır.” Listede diğer isimler şöyle; Pınar Altuğ; “Çok iyi yaşlanan bir kadın. 10 yıl sonra bu daha da iyi anlaşılacaktır” yorumuyla listeye girdi. Moda dünyamızın marka isimlerinden Dilek Hanif için de şu yorum yapıldı; “Gençliğine göre çok daha zinde, çok daha dişi...”

Yazının Devamı

EBUSSUUD NASIL BiRi?

4 Kasım 2012

Tuncel Kurtiz’in canlandırdığı, ‘Muhteşem Yüzyıl’ın yeni karakterlerinden Ebussuud Efendi tarihte nasıl biriydi? Dizide güleryüzlü, bilge bir kişilik çiziyor Tuncel Kurtiz. Amcam Orhan Koloğlu’na sordum. Ebussuud Efendi neler yapmıştı? Koloğlu’nun yorumu şöyle:
“Ebussuud Efendi, Kanuni Sultan Süleyman zamanında Şeyhülislamdır. İçki, kahve, tütün gibi madddelerin yasaklanmasının yanı sıra ‘İslamı öğretmek için değilse yabancı diller öğrenilmemelidir’ diye de fetva vermiştir. Bu sonuncusu, Osmanlı’nın yönetim kadrosunun hiçbir Avrupa dili öğrenmemesine ve bütün tercümanlığı, başta Rumların sonra Ermenilerin üstlenmesine yol açmıştır.

İçki fetvaları rejimi katılaştırdı
İçki konusundaki fetvaları da rejimi katılaştırmış, bu yüzden iç çatışmalar çıkmış ama sonunda, kahvehane yasağı da, tütün yasağı da kalkmış, gayrimüslim kesimin kendi meyhanelerini işletmeleri de devam etmiştir.

Bizi frenleyen taktiklerden biri olmuştur

Yazının Devamı

‘MUHTEŞEM YÜZYIL’DA BAKLAVA ÇALAN ÇOCUKLARA NE CEZA VERiLDi?

2 Kasım 2012

Kadı Ebussuud Efendi rolünde Tuncel Kurtiz döktürdü son bölümde. Sultan Süleyman, kadının davasını ‘gizlice’ izliyordu. İki çocuk geldi. Davalı “Bu iki velet, benden iki tepsi baklava çaldı” dedi. Çocuklar suçlarını kabul etti. Davacı ‘ibret olsun’ diye çocukların ellerinin kesilmesini istedi. Kadı Efendi önce “Suçlarını kabul etti çocuklar, sen de hakkını helal et” dedi. Davacı “Bugün baklava çalan, büyünce ne yapar Allah bilir” dedi. Ebussuud Efendi, zararın ne kadar olduğunu sordu. 10 akçe olduğunu öğrenince, “Bu kadar az mal için bu çocukların ellerinin kelimesini istemekten utanmıyor musun?” diyerek dükkan sahibini azarladı ve kararı açıkladı: “Hesap miktarı kafi gelmediğinden çocukların bir yakını tespit edilsin, 10 akçe cürüm tahsil edilsin...”
1997 yılında Gaziantep’te dört çocuk, baklava çaldıkları iddiasıyla yargılanmış ve 9 yıl hapse mahkum olmuşlardı... İzleyicide ‘unutulmaz davanın’ hemen çağrışım yapacağını sanırım tahmin etmişlerdi! Örneği de onun için baklavadan seçmişlerdi.

iNCELEMEYE ALINAN HEYKELLERiN BELGESELi YAYINLANDI

Andrew Rogers’ın Kapadokya’daki taş heykellerle ilgili çalışması ‘5N 1K’da böyle ekrana gelmişti.

Sci Tech TV’de birden

Yazının Devamı

KADIN ÇORABI REKLAMI AZALDI MI?

1 Kasım 2012

Nadir görüyordum; kadın çorap reklamlarını. Hani komplo teorisi diyeyim; etken ‘mahalle baskısı’ mı acaba? 2000’li yılların algılarından biri de bu. Kadınların en çok kullandığı giysilerin başında çorap gelir. Sanırım bu ilgiyle doğru orantılı reklam pek yapılmıyor.
Nar Ajans, ülkemizin, yazılı ve görsel basın üzerine en geniş bilgi bankası olan kuruluş. Verilerine göre bu yıl eylül ayına kadar hiç çorap reklamı yer almamış ekranda. Eylül ayından itibaren (ki ben de sanırım bu zaman dilimi içinde rastladım) bir ‘kadın çorabı da var’ reklamları çıkmaya başladı. Son iki ay içinde 1.261 spot yayınlanmış.

EL YORDAMIYLA RAHİM KONTROLÜ
Fox’un ‘Amerikan uyarlaması’ yerli dizisi ‘ Merhaba Hayat’ta Gülay adında bir kadın suda doğum yapmak için kliniğe gelir. Sorunlu bir doğum olacaktır. Doktor Deniz kontrolleri yapar. Bu kontrol sırasında Deniz hastasının rahminin ne kadar açıldığını şöyle bir ‘el yordamı’yla hemen anlar. Yani çarşafın altından bakmasına gerek yoktur. Hatta ne kadar açıldığını bile söyler, 8 santim açılmıştır.

AREF DÜNYA ÇAPINDA MI?
Show TV’de yayınlanan ‘En Büyük Show’ programını izledikten sonra Aref Ghaffouri için ‘olağanüstü’ diyebilmek zor. Bu

Yazının Devamı

TRT HABER, YÜRÜYÜŞÜ PROVOKE EDECEKLERi BULDU

31 Ekim 2012

TRT Haber 29 Ekim, 13.00 haber bülteninde, ‘İzinsiz 29 Ekim Yürüyüşü’ haberi yaptı. Önce işte hikaye anlatıldı, ‘tarafsız’ bir şekilde. Görüntüde polisin vatandaşlarla olan ‘gazlı muhabbeti’ verildi. Asıl enteresan olay, haberin son bölümünde yer aldı, “Ankara Valiliği bazı radikal grupların yürüyüşü provoke edeceği istihbaratı sebebiyle yürüyüşe izin vermemişti” (Bu muhteşem cümle ayrı araştırma konusu!) diye metin okunurken üstte hangi görüntü yer aldı dersiniz?
Polisin biber gazı ve tazyikli su sıktığı DİSK’li işçilerin görüntüsü. Şimdi bu metni yazıp da üzerine bu görüntüyü seçenler, sanki bunun ne anlama geldiğini bilmiyor mu? ‘Radikal gruplar’ DİSK oluyor ve bunu çağrıştırmak için ‘eski görüntüyü ‘ bu haberin sonuna ekliyorlar.

CACIK YEMEK OLUR MU?

‘Yemekteyiz’ programının Fox versiyonu devam ediyor. Açıkçası, ne kadar çekim benzer olsa da, Show TV’deki ‘Yemekteyiz’ bir başkaydı. Ya da alışkanlık yapmıştı. Neyse Fox’takine denk geldim. Yarışmacılar bir evde toplanmış. Ev sahibi cacık yapmış. Biri “Cacık sevdiğim bir yemek” dedi. Ben de “Senden bir cacık olmaz” dedim. Önce cacığın ne olduğunu öğrenin, sonra da ‘yemek’ eleştirileri yapın!

“BİR YIL ÖNCE DE

Yazının Devamı

SERGEN TEATRAL MiZANSENDEN ANLAR MI?

30 Ekim 2012

‘Yetenek Sizsiniz Türkiye’ bazen, nasıl denir, ‘faça veriyor’. Son bölümde yarışmacılardan biri, orkestra şefi olarak sadece fondaki darbukaları idare etti, aynı zamanda ritme göre değişik figürler yaptı. Ama bunlar ‘o an yaratılmış’ hareketler değildi. Düşünülmüş, müzikle birlikte epey çalışılmış figürlerdi. Sergen, “Bunun neresi yetenek?” dedi... Ona göre, müzik çalmış, yarışmacı da ritme ayak uydurmuştu; ‘bunu neresi yaratıcılık’tı... Yarışmacı, Sergen’in anlayacağı dilde söylemek gerekirse, ‘sıradan bir vatandaş’tı ve yorumu şu oldu: “Yaptığım teatral bir mizansen”. Yaptığı işin ne olduğunu anlatmak için bundan daha anlaşılır bir ifade olabilir mi? Gösteride ritm var, ritmle seçilen hareketlerin bütünlüğü var. Yani sıradan vatandaş, yaptığı gösterinin ne anlama geldiğini biliyor ve açıklıyor ama Sergen “Bunun neresi yaratıcılık?” diye ısrar ediyor. Neyse Hülya ve Acun olayı anladı da yarışmacımız yırttı!

‘HAREM’DEN AK PARTi’YE GÖNDERME
Gaibettin’in küresinde gördüğü İstanbul isimli küçük kasabanın ileride çok değerleneceğini duyan Sultan Küçük Esat, İstanbul’u fethetmek için sefere çıkmaya karar verdi son bölümde. Gaibettin neler görmüştü kürede? Kuleler, tüp geçit,

Yazının Devamı

ORHAN KEMAL DiZiLERiNE NE OLDU?

29 Ekim 2012

Çok iddialı başladılar. ‘Hanımın Çiftliği’ örnek oldu. Orhan Kemal hikaye ve romanlarının konusu, dizilerimizin tam da aradığı işlerdi. Ama olmadı. Hem de ikisi birden olmadı. Bu akşam ‘Evlerden Biri’ final yapıyor. ‘Kötü Yol‘ da finale yaklaştı. ‘Kötü Yol’un yapımcısı Faruk Turgut’a sordum. Yeni ‘reyting ölçüm sistemi’yle değişen ‘denek yapısının’ beğenileri değiştirdiğini söyledi. Hedef kitlenin de entrika ve gerilimin bol olduğu dizileri beğendiğini belirtti. Kendi dizisiyle ilgili çarpıcı bir örnek de verdi: “İlk bölümleri Adana’da çektik. İzlenme oranı iyiydi. Ne zaman ki dizi İstanbul’a taşındı, izlenme oranı düştü. Çünkü burada öyle aman aman olaylar yoktu.” Dizinin İstanbul’a taşınıp heyecanının düşmesi, yeni izleyici profiline göre, izlenme oranını etkilemiş. Sanırım benzer gerekçeler bu akşam final yapacak ‘Evlerden Biri’ için de geçerli.
Şahsen her iki diziyi de izledim. Bölüm bölüm atlasam da, olayı kaptım, diyeyim. Ve her iki dizi de belli kalitede, konu bütünlüğü içinde gidiyordu. Aman aman yapımlar değildi. Ama sanırım ‘bir sezonluk’ diye de düşünülmemişlerdi. 2013 yılında anlaşılan yeni tartışma konusu, bu ‘ölçüm’ler, değişen denekler ve izlenme oranı

Yazının Devamı

BAYRAMDA TV HABERLERİ YİNE KAN

28 Ekim 2012

"Kimi zaman güldürdü, kimi zaman düşündürdü"... Böyle bir cümle bayramın birinci günü Fox TV'nin ana haber bülteninden. Hemen altını çizeyim, bu Fox'a özel bir durum değil. Çok izlenen haber bültenlerinin ortak dili. 'Hem güldüren ama aynı zamanda düşündüren kurban haberleri!' Güldüren, boğa kovalarken yere düşen adam oluyor. Düşündürense yine aynı boğanın kıstırılıp ayaklarından asılıp kesilmesi ya da tüfekle (!) vurulması görüntüsü! Bunu daha da açıyor haber bültenleri 'kimi zaman öfkelendirici' diyerek daha bir anlam yüklemiş oluyor! Bursa'da sahibinden kaçan boğanın sonu 'kurşuna dizilmek'ti! Erzurumda'da, Kayseri'de 'işkence ve cinayet' bizzat vatandaş tarafından 'kurban' niyetine yapıldı. Biz de seyrediyoruz. Mesela Star "İşte beklediğimiz haber" diyerek sanki biraz 'özeleştiri biraz hiciv'le vahşeti sunuyor! Bayramın birinci günü işin 'acemi kasap' ya da bir başka 'ülke gerçeğinin' altını çiziyordu; 3 bin acemi kasap (!) hastaneye başvurmuştu. Sevindirici bir haber yer aldı bu arada; İstanbul'da sahibinden kaçan boğa ormanda kaybolmuş ve yırtmıştı!

'NOT DEFTERİM'DEN KURBAN HABERLERİ

Özel televizyonun zirve yaptığı son 10 yılda 'kurban haberleri' de bayramın

Yazının Devamı