Finans krizinin devre dışında bıraktığı Demirbank ve Kentbank, hukuk mücadelesini kazandı. Demirbank Fon tarafından İngiliz kökenli uluslararası finans kuruluşu HCBS banka satılmış, Kentbank da Bayındırbank bünyesine dahil edilmişti.Fiziki varlıklarının tümü TMSFye geçen Demirbank ve Kentbank için yeni bir süreç başlıyor. Bunun başında da Demirbankın sahibi Halit Cıngıllıoğlu ile Kentbankın sahibi Musafa Süzere yeniden bankacılık yapmanın yanı sıra, tabelalarını asma yetkisi geliyor.Cıngıllıoğlu, Demirbank üzerindeki tüm intifa haklarından vazgeçerek, tazminat yolunu kapıyor. Devlet ile alacak - verecek kavgasından kaçınıyor. Cıngıllıoğlu en son HSBCnin kiracı olarak kullandığı ve bombalanan Demirbank binasını almaya razıydı, ondan da feragat etti. Cıngıllıoğlunun kızı adına kurduğu yatırım bankası D Banka, mevduat toplama izni verilmesi belki de aileyi Türkiye içinde en kısa sürede sektöre döndürecek karar olacak. Türkiyenin en büyük 5. özel bankası Demirbank 6 Aralık 2000 tarihinde, 11. büyük bankası Kentbank ise 9 Temmuz 2001 tarihinde TMSFye alındı, her iki banka da dün itibariyle yeniden bankacılık yaşamına geri dönme özgürlüğünü elde etti. Kentbank süreci ise Süzere çok acılı günler yaşattı. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun Kentbankın Fona alınma kararını bozması ile kardeşini kaybettiği haberi bir saat ara ile gelmişti. Son bir yıldır sağlığı da bozulan Süzer, kasım ayında Amerikaya kontrole gitmesi gerekiyordu, gidemedi...Dün verdiği hukuk mücadelesini kazanan Süzer "Zalimin zulmunden korkan birileri var. Türkiyede hukuk düzeninin işleyişinin bir ispatı daha gerçekleşti" diyerek sisteme duyduğu güveni tazelediğini söylüyor.Geriye ne kalıyor? En geç 30 gün içinde ya yeni bir banka kurma lisansı, ya da Fon bankalarından birinin Kentbanka verilmesi. Pamukbank, Halkbank, Ziraat Bankası bu alana girecek mi, göreceğiz.Fona alındığında 186 milyon dolar sermayesi, bin 850 çalışanı, 94 şubesi bulunan Kentbank yeniden tabela asmaya hazırlanıyor. Tabi bu süreçte Fona geçen garimenkullerin, varlıkların ve bankaya aktarılan kaynakların hesabı kitabı çıkacak, yeküne bakılacak.Süzer "Devletle üç aşağı, beş yukarı anlaşırız" diyerek ayrıntılara girmek istemiyor. Bu sözlerinden de anlıyoruz ki, "pazarlıkçı" bir üsluptan çok, "yatırımcı" azmi ön plana geçecek.Süzer "Yeni banka kurma izni veya ellerindeki bankalardan birini verdiklerinde kadromuz hazır, bir hafta içinde bankacılık faaliyetlerimizi başlatabiliriz" vurgusunu yapıyor.Süzer ve Cıngıllıoğlu pazartesi gününden beri Ankarada bu kararı bekliyordu; elde edilen en net sonuç iade - i itibar. Hortumcuyla, mağdurun birbirine karıştığı finansal kriz depreminden, alnının akıyla çıkmak az şey değil. syilmaz@milliyet.com.tr Hukuk düzeni ispatlandı