- Mirasçılık belgesi nasıl alınır?
- Mirasçılık belgesi iptal edilebilir mi?
- Vasiyetname nasıl olur?
- Vasiyetname iptal edilebilir mi?
- Miras sözleşmesi kimlerle yapılabilir?
- Mirastan feragat edilebilir mi?
Soruların yanıtları bugünkü yazımızda...
Mirasçılık durumunun en kolay ispatı, bir mirasçılık belgesi, eski adıyla veraset ilamı alarak olur.
Mirasçılık belgesi TMK’nın 598/1 hükmü uyarınca sulh hukuk mahkemelerinden veya noterlerden alınabilmektedir.
Bir kimse vefat eden birisinin mirasçısı olduğunu düşünüyorsa, miras payının da gösterileceği bir miras belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkemeye başvuruya göre daha pratik bir yol olduğundan istem notere yapılırsa, noter de sistem üzerinden gerekli incelemeleri yaparak, miras bırakanı ve mirasçılarını, pay oranlarını tespit edip, mirasçılık belgesini düzenler.
Tabi ki bunun için soy bağının veya yasal mirasçılığın tespitinde bir güçlük görünmemesi, nüfus kayıtlarında çelişkiler bulunmaması, açık olmaması gerekir. Miras bırakanın bir vasiyetnamesi varsa, mirasçılar arasında gaip olan, evlatlık olan varsa, sulh hukuk mahkemesine başvurulmalıdır. Yabancıların da mirasçılık belgesini mahkemeden alması gerekir.
Mirasçılık belgesinin iptali genellikle, ya mirasçı olmasına rağmen belgede mirasçı olarak gözükmeyen, ya da pay oranının hatalı olduğunu ileri süren birisi, yani mağdur olan her mirasçı tarafından istenebilir. Dava ölen kişinin son veya mirasçılardan her birinin yerleşim yerinde açılabilir. Zorluk, davanın bütün mirasçılara karşı açılması gereğidir.
Vasiyetname nasıl hazırlanır?
15 yaşını tamamlamış herkes, ayırt etme gücüne sahip olması koşuluyla vasiyetname düzenleyebilir. Vasiyet, resmî şekilde veya miras bırakanın el yazısı ile ya da sözlü olarak yapılabilir.
Resmi vasiyet; iki tanığın huzurunda noterde veya sulh hukuk mahkemelerine başvurularak ya da kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli önünde düzenlenebilir. Miras bırakan arzu ve isteklerini resmi memura sözlü olarak bildirir. Resmi memur, miras bırakanın arzu ve isteklerine uygun olarak bu hususları yazar veya yazdırır, okuması için miras bırakana verir. Miras bırakan vasiyetnamenin isteklerine uygun biçimde yazıldığını anlarsa, imzalar. Daha sonra ise memur tarafından da tarih konularak, tanıklarla birlikte imzalanır. Tanıklara vasiyetnamenin içeriği açıklanmak zorunda değildir. Onlar, miras bırakanın vasiyetnamenin içeriğini okuduğunu ve arzusuna uygun olduğunu beyan ettiğine ve vasiyetname düzenlemeye ehil olduğuna tanıklık ederler. Ama miras bırakan okuyamıyor ve imzalayamıyorsa, o zaman vasiyetnamenin içeriği iki tanığa da okunur.
El yazısıyla...
El yazılı vasiyetname ise; miras bırakan tamamını kendi el yazısı ile yazarak düzenlendiği tarihi de yıl ay gün şeklinde belirttiği vasiyetname türüdür. Tarih açık bir şekilde yazılmamış olsa bile yazılan metinden tarihin ne olduğu kesin olarak bilinebilmelidir. El yazılı vasiyetnamenin mutlaka bir kağıt üzerine yazılması gerekmez. Gerçek bir olayda, bir hastanede son saatlerini geçiren birisinin, dolabın çekmecesine el ile yazdığı vasiyetname geçerli kabul edilmişti. El ile yazılan vasiyetnamenin nereye, ne üzerine yazıldığı değil, gerçekten el ile yazılı olup olmadığı ve tarihinin net bir şekilde tespit edilebilmesidir.
Elektronik ortamlara bilgisayarla yazılan vasiyetnameler, Whatsapp, Twitter gibi mesajların içeriği vasiyet olsa da geçerli değillerdir. Bu anlamda bir babanın çocuklarına Whatsapp mesajı atarak mallarını paylaştırması vasiyetname olarak geçersizdir.
Sözlü vasiyet
Vasiyetnamenin bir başka türü ise sözlü vasiyetnamedir. Resmi veya el yazılı şekilde yapılmasının mümkün olmadığı olağanüstü hallerde sözlü vasiyetname yapılabilir. Örneğin dağda kar fırtınasına yakalan kimse, bir trafik kazasında ağır yaralanan kimse sözlü vasiyetname yapabilir. Sözlü vasiyetnamenin de iki tanık huzurunda yapılması gerekir. Bu iki tanık zaman kaybedilmeksizin sözlü vasiyeti kağıda geçirmeli ve sulh veya asliye hukuk mahkemesine bildirmelidir. Kağıda geçirmeye fırsatı olmamışsa, miras bırakanın sözlü vasiyetini hakime anlatarak tutanağa geçirilmesini sağlarlar.
Sözlü vasiyet yoluna başvuran kimse askerlik hizmetinde bulunuyorsa, teğmen veya daha yüksek rütbeli bir subay; Ülke sınırları dışında seyreden bir ulaşım aracında bulunuyorsa, o aracın sorumlu yöneticisi kaptan veya kaptan pilot, sağlık kurumlarında tedavi edilmekteyse, sağlık kurumunun en yetkili yöneticisi hâkim yerine geçer.
Whatsapp mesajıyla
Her ne kadar yasada düzenleme olmasa da, örneğin bir ormanda tek başına kaybolan kimse, denizde tek başına fırtınaya yakalan kimsenin Whatsapp, Telegram, Messenger, Youtube gibi elektronik mesaj platformlarıyla vasiyetini açıklaması da mümkündür. Bu kişinin yanında iki tanık yoktur ama son arzusunu, vasiyetini kendi serbest iradesiyle bildirebileceği elektronik iletişim olanağı vardır. Yasanın bu yönüyle yeniden göden geçirilmesi ve teknolojiye uyum sağlanması gerekir.
Asliye hukuk mahkemesinde vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi istenebilir. Vasiyetnamenin içeriğinin miras bırakanın isteklerine göre düzenlenmediği, bazı mirasçıların yasal haklarının ihlal edildiği, açık ve bariz bir hata, yanılma, ehliyet eksikliği, miras bırakanın korkutma, zorlama, aldatma, baskılarla vasiyet ettiği iddiaları gerekçeleri arasındadır.
Miras sözleşmesi
Miras sözleşmesi hem yasal mirasçılarla hem de yasal mirasçı olmayanlarla yapılabilir. Ağır şekil şartlarına bağlandığı için pek tercih edilmez. Resmi vasiyetname şeklinde yapılmalıdır. Mirasbırakan tam ehliyetli olmalıdır.
Miras sözleşmesi ile kişiye ya bir mal bırakılır ya da mirasçı olarak tayin edilir. Kişi mirasbırakandan önce ölürse, sözleşme geçersiz hale gelir.
Mirasbırakanın vefatından sonra mirasçılara intikal eden terekeye giren malların mirasçılar arasında yapılacak
yazılı bir sözleşme ile paylaşılması mümkündür. Miras paylaşım sözleşmesi bütün mirasçıların onayı ve imzası ile tamamlandığından ileride çıkması muhtemel uyuşmazlıkları da ortadan kaldırır.
Maalesef ülkemizde bir çok tereke, mirasçılar arasında çeşitli sebeplerle, örneğin “tamahkar” gözükmemek, “uyumlu” olma güdüsüyle yıllarca paylaşılmamakta, bu durum ilerde paylaşımı daha da zor hale getirmektedir. Şöyle ki, bir mirasçı vefat ettiğinde bazen ardında 5-6 mirasçı, bunlardan da bazısı vefat ettiğinde yine fazla sayıda mirasçı bırakmaktadır. Başlangıçta 2-3 mirasçının kolayca paylaşabileceği bir tereke, yıllar sonra bir araya gelmeleri fiilen imkansız hale gelmiş yüzlerce mirasçısının paylaşımına konu olmaktadır.
Feragat sözleşmesi
Kural olarak henüz doğmamış bir haktan feragat edilemez. Ama mirastan feragat sözleşmesi bunun açık bir istisnasıdır. Çünkü TMK md 528 hükmüne göre mirastan feragat sözleşmesi ile mirasçı ileride doğacak olan mirasçılık sıfatını ve buna bağlı haklarından vaz geçmektedir. Mirastan feragat sözleşmesi mirasbırakan ile mirasçısı arasında yapılır.
Mirastan feragat bir karşılık alınarak yapılabileceği gibi, karşılıksız da mirastan feragat edilebilir. Örneğin, deniz kıyısındaki yazlık evi alarak, tüm mirasçılık haklarımdan feragat ediyorum gibi. Eğer böyle bir karşılık alınarak mirastan feragat edilirse, mirastan feragat edenin altsoyu da mirasçılık sıfatını yitirmiş olur. Elbette aksi kararlaştırılabilir.
Mirastan feragat, belirli bir kişi lehine de yapılabilir. O zaman, lehine mirastan feragat edilen kişi mirasçılık haklarından yararlanır. Medeni Kanunumuz md 530 ile alacaklıları korumaktadır, tekenin borçları daha fazla ise ve kimse bu borçları ödemiyorsa, feragat için son beş yılda alınan şeylerden zenginleşme tutarı kadar sorumluluk doğar.
YARIN: Mirastan men etmek ne demektir?