Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İlk bluetooth kulaklık 20 yıl önce, 2004’te piyasaya sürüldü. Tek kulağa takılan ve telefonla birlikte kullanılan kablosuz kulaklıklar 1999’de piyasaya sürülmüştü ancak müzik dinlemek için üretilen ilk bluetooth ürünün piyasaya sürülmesi için beş yıl geçmesi gerekti.

Ses kalitesi vasatın altındaydı. Ayrıca şimdikilere benzemiyordu, kabloları vardı. Ses kaynağına yani CD player ya da iPod’a kabloyla bağlanmanız gerekmiyordu ama boynunuza asmanız gereken bir küçük port ve kablolarla kullanılabiliyordu. Hiç rahat değildi. Bugün koşuya çıkarken, yolda yürürken, uçakta, evde çalışırken kullandığımız ve hayatımızda önemli bir yer edinmiş olan kulaklıkların yaygınlaşması için 2010’ları beklemek gerekti.

Haberin Devamı

Kulaklarımızın içini giren kulaklık patentinin 1890’lara ait olduğunu biliyor muydunuz? 1920’lerde kulaklıklar (kafa üstü modeller) şimdiki şekillerini almıştı. Ama kullanım alanları tamamen iş ile ilgiliydi. Telefonlarla ilgili bir işiniz varsa ya da sesle ilgili çalışıyorsanız lazımdı size kulaklık. 1950’lere kadar da bu yolda devam edildi. Telefon santrali, stüdyolarda, radyo ve televizyon gibi yayın işlerinde kullanılıyordu. Bir de orduda.

1970’lerde Sony Walkman çıktı ve bütün dengeleri değiştirdi. Müzik kaynağını artık yanımızda taşıyabiliyorduk. ‘80’lerde kaset ‘90’larda CD çalan taşınabilir cihazlar müzik dinleme deneyimimizde büyük bir sıçrama yarattı. Bu sıçramada kulaklıkların payını unutmamak lazım. Kulaklık, herkesin kullanacağı, herkesin sahip olacağı bir nesne hâline geldi bu süreçte. Önce küçüldüler. Sonra kulak içine girdiler.

2001’de Apple, iPod’un lansmanının yapınca yeni bir devrim yaşandı. iPod’dan önce de müzik çalan hard disk mantığına dayalı ürünler vardı ancak iPod bu teknolojiyi herkese ve makul bir fiyata sağladı. Yani dijital çağın walkman’ini yapmış oldu. Yalnız ufak bir sorun vardı. iPod’la birlikte gelen kulaklıkların ses kalitesi çok kötüydü. Hatırlıyorum cızırtı gibi bir ses duyulurdu çoğunda ve (elbette kablolu) bu kulaklıklar kulağa doğru dürüst de oturmazdı. Yürürken hep düşerdi. Koşmak neredeyse imkânsızdı. Bir eliniz devamlı kulaklıklarda olurdu.

Haberin Devamı

2004’te Sony ilk bluetooth kulaklıkları piyasaya sürdü. Girişte anlattığım kulaklık. Sony DR-BT20NX. Ben kullanmadım. Çoğumuz da kullanmadık çünkü kablolu kulaklıklarımızla hayata devam ediyorduk şikâyetimiz yoktu. Müzik genellikle gittiğimiz kulüplerde, konserlerde, barlarda ya da evlerde dinleniyordu. Seyyar hâlde müzik dinlerken ses kalitesinden ödün vermek normal geliyordu. 2005’lere hatta 2010’lara kadar bu böyleydi.

Ancak müzik endüstrisi ve müzisyenler bu durumdan memnun değildi. Müziklerinin küçük kulaklıklarla kalitesiz bir sound’la dinlenmesinden hoşlanmıyorlardı. Teknoloji şirketleri gibi onlar da gelecekte herkesin mobil / seyyar hâlde müzik dinleyeceğini öngörüyordu.

Dr. Dre ve Interscope’un kurucusu prodüktör ve müzik adamı Tommy Iovine işe erken uyandılar ve Beats’i kurdular. Beats premium diye tanımlanan kablosuz kulaklıkların yaygınlaşmasında ilk büyük sıçramayı yaptı. Hem kaliteli ses verecek hem şık olacak, hem “cool” olacak, hem rahat olacak, hem de kablosuz olacak. Beats bunu başarınca Apple tarafından satın alındı zaten.

Haberin Devamı

2023’te 37 milyar dolar

2007’den sonra akıllı telefonların gelişimine paralel olarak kulaklıkla müzik dinleyen insan sayısında büyük bir patlama yaşandı ve bluetooth teknolojisi de giderek gelişti. Bu alanda ar-ge anlamında büyük yatırımlar yapıldı. Kulaklıkların birer fetiş nesnesi, saat, araba, çanta, ayakkabı gibi statü göstergesi hâline gelmesi 2010’lardan sonra gerçekleşti. Erkek dergileri, kadın dergileri, stil ve moda dergileri kulaklık özel ekleri ve sayıları yapmaya başladı, hâlâ da düzenli olarak yıl sonunda yapılan listelerdendir bunlar. Bugün onlarca eski ve yeni marka bu pazara durmadan yeni ürün sağlıyor.

Kablosuz kulaklıkların gelişimi ve çoğalmasıyla spor, fitness, gym trendlerinin yükselmesini de paralel olarak görmek lazım. Kulaklıklar spor sırasında müzik dinleme imkânı sağlayınca bu müzik türlerini de etkiledi. Bugün stream platformlarında en fazla dinlenen listeler arasında kardiyo ve koşu listeleri olması sürpriz değil. Bu müzikler var çünkü koşarken ya da spor yaparken rahatça onları dinleyebiliyorsunuz.

Pek çok farklı ses kalitesine sahip ucuz ve pahalı kablosuz kulaklıkların müzik dinleme deneyimimizi ve müziği kökten değiştirdiği bir gerçek. Akıllı telefonların sağladığı iletişim ve multimedya olanaklarının gelişimini ve etkilerini kablosuz kulaklıklardan bağımsız düşünemeyiz zaten. Haberlerden, podcast’lere, video’lara, günlük iletişimden, sosyal medyaya, müzik dinlemeden film / TV izlemeye kulaklık olmayan bir hayat artık imkânsız. Kulaklık pazarının büyüklüğü 2023’te 37 milyar dolar olarak açıklandı. 2030’larda 100 milyar dolara büyüyeceği tahmin ediliyor. Yani gelecekte onlara daha da çok ihtiyacımız olacak.

Otobüste, trende, metroda, yolda yürürken bu kulaklıkları kullanmayan, telefonlarını yatay bir şekilde tepsi gibi tutup ağızlarına yaklaştırarak konuşan, etraflarına bağıra çağıra video izleten, şarkı dinleten ve acaba başkaları rahatsız oluyor mu diye hiç düşünmeyen insanlar elbette var. Onların da bir gün yeryüzündeki milyarlarca insan gibi medeniyetin izinden gidip birer kablosuz kulaklık alacakları ve bize biraz huzur verecekleri günü sabırsızlıkla bekliyoruz.