Düzenli antrenman yapan sporcuların kalbi kalınlaşır. Koşu, yüzme, kürek çekme gibi sporlarda kalp kası ve kalp boşlukları genişler. Kalp esnekliği korunur hatta daha da iyileşir. Böylece kalp hem rahat rahat kanla dolar hem de hızla ve kuvvetle kasılıp içindeki kanın çoğunu vücuda atabilir
Olimpiyatlar için yapılan elemelere katılabilmek için gerekli sağlık taramalarında doktorları en çok zorlayan sorunlardan biri, atletlerin kalbinde gördükleri büyümedir. Kalınlaşan kalp kası ve genişleyen kalp odaları yıllar süren ağır antrenmanların doğal bir sonucu mudur, yoksa hayati tehlikesi olan bir hastalığın belirtisi mi? Eğer tanı birincisiyse, sporcunun kalbi, en zorlu yarışmalarda kasların istediği kan ve oksijeni rahat rahat sağlayacak demektir. Ama, doğru olan ikinci tanıysa, bırakın olimpiyatlara katılmayı antrenman yapması bile kısıtlanmalıdır.
Kan atımı 10 kat artar
Düzenli antrenman yapan sporcuların kalbi bir süre sonra kalınlaşır. Koşu, yüzme, kürek çekme gibi sporlarda kalp kası genişlerken, kalp boşlukları da genişler. Kalp esnekliği korunur hatta daha da iyileşir. Böylece kalp hem rahat rahat kanla dolar hem de hızla ve kuvvetle kasılıp içindeki kanın çoğunu vücuda atabilir. Gerektiğinde bir dakikada attığı kan miktarını on katına çıkarabilir.
Halter kaldırma, gülle atma gibi sporları yapanlarda kalbin büyümesi biraz daha farklı olur. Kalp kası kalınlaşırken, kalp boşluklarında koşanlar ve yüzenler kadar bir genişleme olmaz. Bu değişikliklerin nedeni farklı sporların kalpten istediklerinin farklı olmasıdır. Örneğin kürek çekenlerin vücudundaki büyük kas gruplarının hepsi ritmik bir biçimde, hiç durmadan çalışır. Artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için, antrenman veya yarış süresince çok bol oksijen talep ederler. Bu da ancak kaslara giden kanın kat kat artmasıyla karşılanabilecek bir taleptir.
Kürekçilerin kalbi her atımında hem hızlı hem de bol kan atar ve bunu uzun süre devam ettirebilir. Kalpleri, odalarının genişlemesi, kastan duvarların kalınlaşması sayesinde normalden 10 kat daha fazla kan atabilir. Buna karşılık halter kaldıran bir sporcunun kalbi aralıklı olarak ama yüksek basınca karşı kuvvetle çalışır. Ağır yükü kaldırabilmek için kalbin kası kalınlaşır ama odaları pek genişlemez.
Soldaki resimde, normal boyutta bir kalp görülüyor. Sol karıncık duvarları sağ karıncığın duvarlarından daha kalın. Sağdaki resimde, ağır spor yapan bir kişinin kalbi var. Sol karıncığın duvarının tüm bölümleri eşit olarak büyümüş. Sol karıncık da genişlemiş. Sporcunun kalbi, daha fazla kanı daha kuvvetle pompalamaya hazır hale gelmiş.En büyük kalp kürekçilerdeSporcuların kasları, kalpten hiç durmadan bol bol kan göndermesini ister. Kürek çekenlerde kol ve bacak kaslarının yanı sıra vücut kasları da sürekli hareket halindedir. Uzun süre çok çalışıp kaslara kan yetiştirmek zorunda olan kalp, boşluklarını genişletip, duvarlarını kalınlaştırır. Kişi sporu bırakacak olursa, kalp normal boyutuna döner.Pekin olimpiyatları öncesinde yapılan araştırmalarda, kalbi en çok büyüyen sporcuların kürekçiler olduğu görüldü. ABD kürek takımını inceleyen doktorlar, daha önce sağlıklı insanlarda bu kadar büyük kalp görmediklerini söyledi. Kalp kası kütlesinin normal boyda bir erkeğe kıyasla iki katı olduğunu ve güçlü bir emme basma pompası gibi çalıştığını eklediler.
Sporcu kalbinin bir başka özelliği de dinlenme halinde dakikada 30-40 arasında atmasıdır. Böylece, en az enerjiyle en yüksek verimi verebilecek durumda olan atlet kalbi çok da esnektir. Buz pateni şampiyonlarında yapılan bir araştırma, kalplerinin çok iyi kasıldığını ve çok rahat gevşeyip genişleyebildiğini gösterdi. Sporcuların kalpleri bol kanla rahatça dolup, vücutlarının artan oksijen ihtiyacını karşılayabiliyor.
İlginç olan bir nokta da, spor yapmayı bırakanların kalbine ne olduğu. Buz pateni yarışmalarına katılan sporcular yaz için yoğun antrenmanlarına ara verdikten birkaç ay sonra yapılan incelemelerde sporcuların kalplerinin küçüldüğü görüldü. Yeniden antrenmana başlayınca kalbin tekrar üstüne düşen görevi yerine getirebilmek için büyümeye başladığı gözlendi.
Zorlu yarışmalar zarar verir mi?Demir adam veya triatlon gibi müthiş dayanıklılık isteyen, birçok sporun bir arada yapıldığı yarışmalara katılan sporcuların kalplerinde gözlenen bazı değişiklikler doktorlarda endişe yarattı. Uzun ve çok ağır sporlarla geçen günlerden sonra, kan tahlillerinde kalp krizi geçirenlerde görülen anormallikler saptandı. Kalp kasında geçici de olsa zayıflama gözlendi. Bu bulgular doktorlarda, ‘acaba belli bir sınırın ötesinde zorlandığında, kalp spordan zarar mı görüyor?’ şüphesini uyandırdı. Bu soruya cevap arayan İtalyan bilim insanları olimpiyat oyunlarına katılan 114 atleti inceledi. Aralarında kürek çeken, bisiklete binen, maraton koşan ve yüzen bu sporcular en az iki olimpiyat oyunlarına katılmıştı. Olimpiyat öncesi hazırlıkları da göz önüne alındığında ortalama olarak yaşamlarının son 9 yılı sürekli, çok dayanıklılık gerektiren antrenmanlarla geçmişti. Yapılan ayrıntılı incelemeler, kalbin yapısında ve çalışmasında en ufak bir bozukluk olmadığını gösterdi. Birçoğu 10 yıl veya daha uzun süredir her gün ağır spor yapan bu atletler birkaç yıldır ciddi spor yapan atletlerle karşılaştırıldı. İki grup arasında hiçbir fark bulunamadı. Kısacası, elimizde çok ama çok ağır sporların kalbe zararlı olduğunu gösteren bir kanıt yok.
Sporcuyu bekleyen tehlİkeEn sağlıklı insan dendiği zaman akla gelen sporcuların hastalanmaları hepimizin dikkatini çeker. Özellikle müsabaka sırasında, sahada yıkılıp kalan bir atletin durumundan derinden etkileriz. Bu olayların nedeni, belirti vermese de, sporcuda daha önceden var olan ciddi bir kalp hastalığıdır. Bir sporcunun aniden fenalaşıp bayılmasına veya hayatını kaybetmesine yol açan en sık neden kalp kasının anormal olarak kalınlaşmasıyla seyreden bir hastalıktır. Tıbbi adı ‘hipertrofik kardiyomiyopati’ olan ve genetik bir bozukluk sonucu ortaya çıkan bu durum yıllarca, hiç belirti vermeden gizli kalabilir. Çoğu zaman, kalbin ultrasonla görüntülenmesi (Eko) kesin tanı koydurur. Bazen, bu ciddi hastalığa bağlı olan kalp kası kalınlaşmasını, halter gibi ağır spor yapan bir kişinin kalbindeki kalınlaşmadan ayırmak zor olabilir. Kalp kasının zayıflayıp, kalp boşluklarının genişlediği durumlar da sporcularda ani ölüme yol açabilir. Şüphelenilirse kolay tanı konur ama her zaman belirti vermediği için uzun süre fark edilmeyebilir. Amatör veya profesyonel olarak spor yapacak olanların hatta okul takımlarında yarışacak genç atletlerin ender de olsa bir felaketle karşılaşmaması için spora başlamadan muayeneden geçmesinde yarar vardır. Şüphe edilen durumlarda yapılacak daha kapsamlı bir inceleme hayat kurtarıcı olabilir.
Soldaki resimde, hipertrofik kardiyomiyopati hastalığı olan bir kişinin kalbi görülüyor. Kalp kası aşırı olarak kalınlaşmış. En kalın yer sağ ve sol karıncık arasındaki ara duvar. Sağdaki resimde, ağır spor yapan bir kişinin hafifçe kalınlaşmış kalbi var. Soldaki kalpte, sporcu kalbinin aksine sol karıncık boşluğu küçücük kalmış. Esnekliği çok azalmış olan bu kalbin gereken miktarda kanla dolması sporcu kalbine göre çok daha zor.