Damar sertliğine bağlı hastalıklarda statin grubu ilaçların önemli bir yeri var. Ama, statin olmayan kolesterolü düşürücü ilaçlar da yararlı mı, kolesterolü ne kadar düşürmeliyiz, yan etkileri nedir tartışmaları sürüyor. Yeni bir araştırmanın sonuçları bu sorulara cevap veriyor
Statinlerin yararı eskiden beri biliniyor
Simvastatin adlı statin ilacı verilen hastalarda, boş hap alanlara göre her yıl ölüm ve kalp damar sorunlarına daha az görüldü. Çalışma bittikten sonra ikinci gruptaki hastalar da statin almaya başlayınca, farkın ortadan kalktığı görüldü. 10 yılın sonunda toplam sonuç ilk 5 yılda ilaç alanların daha iyi durumda olduğunu gösterse de, ortada zararın neresinden dönülse kardır denilecek bir durum olduğu açık.
Damar darlıkları nedeniyle hasta olan kişilerin tekrar hasta olma tehlikesini azaltmak için alınacak bir çok tedbir var. Bunların başında akdeniz tarzı sağlıklı beslenme, haraketli bir yaşam sürme ve sigara içmeme geliyor. Sağlıklı hayat tarzını benimsemenin yanı sıra kalp damar hastalarının mutlaka almaları gereken ilaçlar da var. Bunların başında asprin ve statin grubu kolesterol düşürücü ilaçları geliyor. Bu konuda yapılmış araştırmaların hepsi bu tavsiyeyi destekleyen sonuçlar ortaya koydu. En eskilerinde birini örnek vererek açıklayayım.
Oxford Üniversitesi bilim adamlarının önderliğinde 1994 ile 1997 arasında kalbi veya diğer arganları besleyen damarlarında darlık olan, veya şeker hastası olan 20 bin kişi rastgele 2 gruba ayrıldı. Birinci gruba simvastatin adlı statin grubundan bir ilaç ,ikinci gruba ise boş ilaç (plasebo) verildi. Kime gerçek ilaç kime boş hap verildiğini ne hastanın kendisi ne de doktoru biliyordu.
Beş yılın sonunda
Beş yıllık takibin sonunda hastaların ne durumda olduğuna bakılınca, statin ilacının çok yararlı olduğu ortaya çıktı. Birinci grupta ölüm, kalp krizi, inme gibi kalp damar sorunlarının ikinci gruba göre ciddi biçimde azalmış olduğu görüldü.
Bu geniş bilimsel çalışmanın bir başka önemli sonucu da, simvastatinin kalıcı, hayatı tehdit eden yan etkilerinin olmadığının görülmesiydi. Sonuçlar, “statin grubu ilaçlar kanser ve kronik karaciğer hastalığı gibi ciddi hastalıklara yol açıyor” iddalarını çürüttü.
Kalıcı faydası var
Yirmibin kişilik araştırmanın sonuçları açıklandıktan sonra ikinci gruptaki hastaların bir çoğu da doktorlarının tavsiyesiyle statin almaya başladı.
Oxford’lu bilim insanları hastaları beş yıl daha izlediler. İkinci grupta olan hastalar da kolesterol düşürücü ilaç almaya başlayınca ölüm ve kriz oranları düştü. iki grup arasında fark kayboldu. Ama 10 yıl sonra bile toplam olaylara bakıldığında statin almaya önce başlayan grubun daha iyi durumda olduğu görüldü.
İlaçlar kandaki kolesterolü nasıl azaltıyor?
Kolesterol düşürmenin farklı yolları var
Statinler karaciğerde kolesterol üretimini azaltarak kandaki kötü kolesterol düzeyini düşürürler. Kötü kolesterolü (LDL) düşürmenin statinlerden başka yolları da var. Bunların başında bağırsaklardan kolesterol emilimini önleyen bir ilaç geliyor. Ezetimib adlı bu ilacın kötü kolesterol düzeylerini aşağıya çektiği gösterildikten sonra kullanılmasına onay verildi.
Hastalara yönelik yoğun bir reklam kampanyasıyla satışı arttırıldı. İlacı üreten şirketin kasasına milyarlarca dolar girdi. Bu durum bir çok uzman tarafından şiddetle eleştirildi. Artan baskı sonucunda şirket daha geniş bir araştırma için gerekli olan kaynağı ayırmaya karar verdi. Parasal desteği şirket sağlasa da araştırmanın yürütülmesi uluslararası bir bilim kuruluna devredildi.
Eski ilaca yeni kanıt
Ezetimib ile yapılan araştırma geçen hafta yapılan AHA toplantısında açıklandı. Otuzdokuz ülkeden 18 bin hasta üzerinde yapılan bu araştırmada ülkemizden Profesör Sema Güneri’nin önderliğindeki ekip de yer aldı. Türkiye’den 50 hastanın katıldığı çalışmada kalp krizi geçiren veya ona yakın bir durumda hastaneye yatırılan kişilere simvastatin verildi. Hastalar rastgele iki gruba ayrıldı. Birinci gruptakierin tedavisine ezetimib adlı farklı bir kolesterol düşürücü ilaç eklendi. Diğer gruptaki 9 bin hastaya ise boş hap (plasebo) verildi. Böylece birinci gruba verilen ek ilaç dışında, iki gruptaki hastaların tüm özelliklerinin aynı olması sağlandı. Ek ilacın yararlı mı yoksa etkisiz mi olduğu, zararı var mı yok mu sorularına güvenle cevap verebilecek bir karşılaştırma yapılabilirdi artık.
Hastaların kan kolesterol değerleri belli aralıklarla ölçüldü, kalp hastalığına bağlı ölümler ve kalp krizi ya da krize yakın bir durumda hastaneye yatma, inme, baypas ameliyatı veya stent takılması gibi yeni bir kalp damar sorunu ortaya çıktı mı diye izlendiler.
Ortalama 6 yıllık takibin sonunda, ek olarak verilen ezetimib adlı ilacın kötü kolesterolü daha da düşürerek kalp damar olaylarını azalttığı ortaya çıktı. Aynı zamanda ek olarak verilen ilacın yeni yan etkilere yol açmadığı görüldü.
Ezetimib ek olarak verildiğinde yarar sağlıyor, ama bu yarar oldukça küçük. Bir kalp damar sorunun önlenebilmesi için 50 kişinin 6-7 yıl tedavi edilmesi gerekiyor. Üstelik simvastatinden daha güçlü statinler kullanılacak olursa ek yarar sağlayıp sağlamayacağı bilinmiyor. Başka bir bilinmeyen de, kısa süre önce kalp krizi veya ona yakın bir sorunu olmuş hastaların dışındaki kişilerde de aynı olumlu etkiyi yapıp yapmayacağı. Bu nedenleri dile getiren bir çok kardiyolog, ezetimibin kullanımının oldukça sınırlı kalacağını belirtiyor.
Uzmanlar bir hastada çok yüksek olan kolesterol değerleri güçlü bir statinin yeterli dozda verilmesine rağmen düşürülemiyorsa bu ilacın ek olarak kullanılabileceğini söylüyorlar. Yüksek doz statin alamayan hastalar da ezetimibden yarar görecek başka bir grup. Bu özel durumların dışında, kalp damar hastalıklarıyla mücadelede ilk akla gelen ilaç statin olmaya devam edecek.
Statin grubu ilaçlardan simvastatine ezetimib adlı ilaç eklenince kötü kolesterol miktarlarnda 16 miligramlık bir düşüş oldu. Bu sayede kalp damar hastalıklarına bağlı sorunlarda az ama anlamlı bir azalma sağlandı.
Kolesterol düştükçe risk azalıyor
18 bin kişi üstünde yapılan bu karşılaştırmalı çalışmanın ortaya koyduğu çok önemli 2 başka sonuç var ki, yıllardır yapılan tartışmaları sona erdireceğe benziyor.
1 Kandaki kötü kolesterol düzeyi düştükçe kalp damar hastalığı riski azalıyor
2 Kötü kolesterolün çok düşürülmesinin yol açtığı bir olumsuzluk yok.
Sadece simvastatin alan grupta 6 yıl boyunca ortalama kötü kolesterol düzeyi 70 mg/dl iken, ek olarak ezitemib alanlarda 54 mg/dl bulundu. Buna rağmen yan etkiler açısından bir artış olmadığı görüldü. Ne karaciğer testlerinde, ne ciddi kas sorunlarında, ne de kanser sıklığında 2 grup arasında bir fark vardı. Hastaların yarısına yakınında kan kolesterol düzeylerinin ortalama değer olan 54ün bile altında olduğu düşünülecek olursa, kolesterolü cok düşürmenin başka sağlık sorunlarına yol açacağı tezinin çürütüldüğünü söyleyebiliriz.
Kalp damar hastalarında kötü kolesterolü (LDL) iyice düşürmenin güvenli ve yararlı olduğu haberi uzmanları şaşırtmadı. Çünkü bundan önceki bir çok bilimsel çalışmada da benzer sonuçlar elde edilmişti.
Bu bilgiler ışığında kalp krizi veya inme geçirmiş ya da baypas veya stentle tedavi edilmiş, kısaca kalp damar hastalığı olan bir kişinin, benim kolesterolüm “normal” diye ilaç almamasının ya da gereğinden düşük dozda ilaç almasının büyük bir hata olacağını söylemek yanlış olmaz.
SON?SÖZ
Damar sertliğine bağlı kalp damar hastalığı olanların kolesterol duşürücü tedaviden yarar görüyor olmaları hayat tarzı değişikliklerinin önemini azaltmıyor. Sigara içmeme, sağlıklı beslenme, haraketli bir yaşam, fazla kilolardan kurtulma tedavinin temelini oluşturuyor. Bu temel üstüne eklenen güçlü ve yeterli dozda statin ve gerekirse ek ilaç, kalp damar hastalığının yavaşlatıyor hatta durduruyor, İlaçsız ve ilaçla yapılan çok yönlü tedavinin hastalığı durdurmanın ötesinde geriletilebildiğini gösteren çalışmalar bile var.